Son Yorumlar
Son Þans, Tekrarý 105 Yýl Sonra
Bilgi
Yazým içeriði ve bilgi edinme yönünden güzel bir yazý olmuþ. E...
Yorumu Oku

Geyve'de köpekler etkisiz hale getiriliyor
Hayvanseverlik
Bu þekilde, canlýlarýn hangi amaçla bayýltýðýný bilmeden ve s...
Yorumu Oku

Geyve'de köpekler etkisiz hale getiriliyor
BELLÝ
ORADAKÝ YURTTAN ÞÝKAYET GELMÝÞTÝR BELEDÝYEYE BELEDÝYEDE GEREKE...
Yorumu Oku

Ak Parti'de deðiþim baþlýyor!
MÜTEAHHÝT
GEYVE TEÞKÝLATI TAMAMEN DEÐÝÞMELÝ MÜCAHÝTLÝKTEN MÜTEAHHÝTL...
Yorumu Oku

Murat Kaya, TCDD Genel Müdürü ile görüþtü
dileðimizdir
sayýn Murat Kaya; TCDD'nýn genen müdürü ile görüþürken H...
Yorumu Oku

 
Kurtarýcýlardan kurtulmak
Cuma, 20 Ekim 2017

Araþtýrmalara göre hafta sonu futbolla yatýp kalkýp, haftanýn ilk gününü deðerlendirme, kritik etme ve yorumla geçiren insanlarýmýz, hafta ortasýna doðru ancak ayýkýp ‘ne olacak bu memleketin hali’ demeye baþlýyorlarmýþ.

Ýþin ilginç olaný, bu sorunun alt yapýsýnda ‘ kim kurtaracak bu memleketi’ beklentisinin olmasý ki gerçekten çok acý…

Malumunuzdur; Neyzen Tevfik, hayatýnda ilk defa sinemaya gider, izlediði filmde ormanlar kralý Tarzan’ýn vahþilerin elinden kurtardýðý kýza sonradan yaptýklarýný görür ve der; “Böyledir iþte, bu kurtarýcýlar böyledir.”

Biz, kendimizi ve ülkemizi, yangýnda ilk kurtarýlacaklar misali görür ve sürekli bir ‘kurtarýcý’ ararsak, buluruz mutlaka ki bulmuþuzdur da ama ardýndan ‘bizi bu kurtarýcýdan kurtaracak yok mu’ feryadýný basmýþýzdýr.

Biz sürekli kurtarýlýyoruz zaten.

Bazen askerler çýkýyor bizi sivillerden kurtarýyor, bazen siviller çýkýyor bizi askerlerden kurtarýyor bazen de siviller kendi aralarýnda bizi birbirlerinden kurtarýyorlar.

Birileri çýktý, bizi tek partili rejimden kurtardý.

Ardýndan birileri ülkenin kurtarýlmasý gerektiðini düþünüp 1960’ta ihtilal yapýp, ülkeyi güya Menderes’ten kurtardýlar.

Yetmedi, 12 Mart ve 12 Eylül’de Demirel’den kurtardýlar.

Bütün bunlar da yetmedi, 28 Þubat’ta bu kez de Erbakan’dan kurtarma ihtiyacý doðdu, kurtardýlar!

En son da 2002’de yeni kurtarýcýlarýmýz çýktý, ülkeyi birilerinden kurtardýlar.

Sonuç hep Neyzen Tevfik’in dediði gibi oldu. Asker de, sivil kurtarýcýlar da kurtardýklarýna hep ayný muameleyi yaptýlar.

Þimdi de kurtarýcýmýzdan nasýl kurtulacaðýmýzý düþünüyoruz!

Bir düþünür; ‘kurtarýlmaya muhtaç toplumlarýn, toplum gibi düþünen insanlar tarafýndan kurtarýlmýþ olduðuna tarih tanýklýk etmemiþtir’ diyor.

Ama daha ilginci Atatürk’ün sözü;

“Bu millet kurtarýcý arama zarureti içine düþerse, kendimi görevimi yapamamýþ addederim” diyor.

Gerçekten de, demokrasi ile idare edilen bir ülkede halk, ülkesinin kurtarýlmasý gerektiðini düþünüyor ve iþin daha kötü tarafý bir kurtarýcý bekliyorsa, o ülkenin yönetim biçimini þöyle bir gözden geçirmesinde sonsuz faydalar vardýr.

Her þeyden önce kurtarýcý arama zaruretinin doðmasý, o ülkenin cumhuriyetinde bir hata olduðunun açýk bir göstergesidir!

Nedir cumhuriyet; En basit tanýmý ile halkýn kendi kendisini idare etmesi…

E biz bu cumhuriyeti ilan etmiþ miyiz? Etmiþiz.

Peki, bu cumhuriyet, kurtarýcý arama zarureti yaratmayan bir idare biçimi deðil mi? Öyle…

Ama gelin görün ki; yaklaþýk 50 yýldýr güzel ülkem hala kurtarýlmaya muhtaç ve hala kurtarýcý bekliyor.

Kurtarýcýdan kimi kastettiðimiz de belli deðil.

Asker desek, bizi kurtardýktan sonra bize yaptýklarýnýn yanýnda, Tarzan’ýn yaptýklarý hiç kalýr.

Hükümetlerse kasýt, eðer hükümetlerden kurtulmak, kurtulmak ise; biz çok kurtulduk, kurtarýldýk ama bunun faydasýný görmedik!

Dünyada bizim kadar hükümet deðiþtirmiþ kaç ülke vardýr? Demek ki bizim deðiþtirmemiz gereken baþka bir þey var.

O ne mi?

Sanýrým aþaðýdaki kýssa bu sorunun cevabýný arayanlara bir ipucu verecektir;

Kasabada eþeklere “illallah” dedirten semerci ölmüþ.

Eþekler sevinç içinde, “Ohh! Kurtulduk! Kurtulduk!” diye baðýrýp göbek atmýþlar.

Fakat “Gelen gideni aratýr” derler ya... Yeni gelen semerci, eskisinden beter çýkmýþ. Yaptýðý semerler o kadar kötüymüþ ki, eþekler; “Ahh! Off! Yandýk! Tanrým bizi bu semerciden kurtar” diye aðlaþmaya baþlamýþlar. Gel zaman, git zaman, eþeklerin duasý gerçekleþmiþ, o semerci de ölmüþ...

Ölmüþ ama yeni gelen semerci acemi mi acemi! Eþeklerin sýrtý yaralar içinde kalmýþ. Yine, semercinin ölmesi için duaya baþlamýþlar. Yaþlý bir eþek, diðerlerinden daha akýllý çýkmýþ ve;

“Arkadaþlar, bu iþ böyle olmaz. Semerci ölsün diye dua etmenin hiçbir anlamý yok. Yeni gelen de onun gibi olacak!”

“Peki, ne yapalým?” diye sormuþlar.

Yaþlý eþek þöyle demiþ; “Semercinin ölmesi için deðil, bizi eþeklikten kurtarmasý için Tanrý’ya dua edelim!”

Sözün özü; bir bilim adamýnýn dediði gibi; “Kahramanlar, içimizdeki özgürlükten kaçýþýn ve totalitarizmin arzusunun göstergeleridir. Bir toplumun ne kadar az kahramaný ve kurtarýcýsý varsa, o toplum o kadar çok olgun ve özgürdür. Bireyler, kendi akýllarýný kullanma cesareti gösterip kendi bilinçleri ile kendi zindanlarýný aþýp, kendilerini hakiki bir “özne” olarak inþa ettikleri sürece kahramanlara ihtiyaç duymazlar.”

 

Erol Afþar hakkýndaki diðer yazýlar
Gsterim: 1345 | E-posta

lk Yorumu Siz Yazn
RSS Yorumlar

Yorum Yaz
  • Ltfen Yorumlarnz Haberin Konusuna Uygun Olsun.
  • Kiisel Szl Kelimeler Silinecektir.
Adnz:
Balk:
BBCode:Web AddressEmail AddressBold TextItalic TextUnderlined TextQuoteCodeOpen ListList ItemClose List
Yorum:



Gvenlik Kodu:* Code
Bu Habere Yazlan Yorumlar Hakknda E-Posta Araclyla Bilgilendirilmek stiyorum

Yazdr E-posta
 
 
 
© 2000-2019 Geyve.com Sitedeki içeriğin tarafımızca oluşturulan kısmı kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede kullanılan grafiklerin ikinci şahıslarca kullanılması yasaktır. Yer alan yorumlar ve haberlerden yazarları sorumludur.