Önce yazýlarýma ara vermek zorunda kaldýðým için siz deðerli okurlarýmdan baðýþlamanýzý dilerim.
Þimdi diyeceksiniz ki bu vefa nereden çýktý ? Vefa çok önemli deðerli dostlar ve Ýstanbul da bir semt adý olarak kalmamalýdýr. Ýstikbaldeki iliþkilerimiz gösterdiðimiz vefaya baðlýdýr.
Ýlk yazýmda sizlere Ortadoðu da yaþanan olaylarýn senkronize olaylar olduðunu söylemiþtim ve bu sözlerime bazý küçük beyinli düþünürlerimiz o günlerde katýlmadýklarýný söylemiþlerdi ama Yaþanan Libya gerçeði bu sözlerde ne kadar haklýolduðumu gösterdi maalesef. Keþke ben haklý çýkmasaydým da binlerce din kardeþimin kaný akmasaydý. Müslüman kaný içmeye doyamayan vampirlerin tekmili birden Libyadaki
kardeþlerimin üzerine bombalar yaðdýrýyor ve büyük bir pervasýzlýkla da þu an vampirlerin baþý olan Fransa Dýþ Ýþleri bakaný da Allain Juppe de bunun bir haçlý seferi olduðunu açýk açýk söylüyor.Hani bu demokrasi isteyen masum halkýn ayaklanmasýydý.
Bakýn size þunu söylüyorum bugün Ortadoðu da yaþananlar senkronize olaylardýr ve küresel sermayenin kurgusudur. Bu böyle olmasa direnen Kaddafi'ye karþý bütün akbabalar, asýrlardan beri kan emen sülükler bir olup saldýrmazdý. Burada Libya'nýn 50 milyar dolarý bulan milli geliri bunlarýn iþtahlarýný kabartmýþtýr. Bunun aksini düþünmek, özgürlüðe susamýþ halka özgürlük götürdüklerini düþünmek safdilliðin ötesinde aptallýktan baþka bir þey deðildir. Allain Juppe'nin de itiraf ettiði gibi bu alenen 'Haçlý seferi'dir ve tarihte atamýz Selahaddin i Eyyubi'ye düzenlenen haçlý seferinden hiçbir farký yoktur.
O Libya ki bize kurtuluþ savaþýmýzda Þeyh Sunusi gibi bir gönül mücahidini göndermiþ ve bu mübarek zat Anadolumuzu dolaþarak halka kurtuluþ mücadelemizin haklýlýðýný ve gerekliliðini vazetmiþtir. O Libya ki 1974 Kýbrýs barýþ harekatýmýzda bütün dünyanýn kapýlarýný kapattýðý bize kapýlarýný ardýna kadar açmýþtýr sadece Pakistan ve o Libya dostluðunu korkmadan göstermiþtir. Þunu söylemek isterim ki politikacýlarýn
yaptýklarý iyilik ve kötülük asla halklar tarafýndan unutulmaz. Türkiye bu haçlý seferinde bu akbabalarla, bu kan emici sülüklerle hareket etmemelidir. Eðer bunun tersine yapacaðýmýz hareket tarihe not düþülecek ve Libya'nýn en az 8 kuþaðý Türkiye'nin müspet ya da menfi hareketini unutmayacaktýr.
Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan, 28 Þubat'ta þöyle konuþmuþtu: 'NATO Libya'ya müdahale etmeli midir? Böyle bir saçmalýk olur mu yahu? NATO'nun ne iþi var Libya'da? NATO mensubu olan ülkelerden birine herhangi bir müdahale yapýlmasý halinde böyle bir þeyi gündeme getirebilir. Bunun dýþýnda Libya'ya nasýl müdahale edilebilir? Bakýn Türkiye olarak biz bunun karþýsýndayýz, böyle bir þey konuþulamaz, böyle bir þey
düþünülemez.' Bunun peþi sýra da 'Kimse bizden Libya halkýna silah doðrultmamýzý beklemesin 'diye konuþarak yüreðimize su serpen baþbakan bugün ABD Dýþiþleri Bakanlýðý Sözcüsü Mark Toner, günlük basýn toplantýsýnda bir soru üzerine, Türkiye'nin ABD'nin "koruyucu güç/hami devleti" olmayý kabul ettiðini söyledi. Bu rolü kabul ettiði için Türkiye'ye "çok müteþekkir" olduklarýný belirten Toner, bunun yanýnda Türkiye'nin New York Times gazetecilerinin serbest býrakýlmasý ve güvenli þekilde ülkeden ayrýlmasýndaki çabalarýndan dolayý da "son derece minnettar" olduklarýný kaydetti.
Yine Ricciardone, Büyükelçilik konutunda verilen resepsiyonda gazetecilere yaptýðý açýklamada, New York Times muhabirlerinin Türkiye'nin çabalarý sonucu serbest býrakýlmasý konusunda Türkiye'ye bir kez daha
teþekkür etti. Ricciardone, 'New York Times muhabirleri sadece Türkiye'nin yardýmýyla serbest býrakýldýlar. Türkiye olmasaydý, onlar hala orada kalacaktý. Teþekkür etmek istiyorum. Bu çok önemlidir' dedi. Ricciardone, bu operasyonla gündeme gelen 'hami (koruyucu) devlet' konusunda da Türkiye ile iþbirliði içinde olduklarýný belirterek þunlarý söyledi: 'Aslýnda bir 'hami (koruyucu) devlet' anlaþmasý lazým. Biz buna 'protect in power' diyoruz. ABD'nin çýkarlarýný korumasý için Türkiye hami devlet olacak. Henüz resmi açýklama gelmedi. Ayrýntýlarý üzerinde çalýþýlýyor ama bu prensip olarak vardý ve 'de facto' olarak uygulandý.'
Ricciardone, bu çalýþmanýn Türkiye ve ABD'nin ortak kararýyla gerçekleþtirildiðini, bu anlaþmanýn yürürlüðe girmeden gazetecilerin Türkiye tarafýndan kurtarýldýðýný belirterek, 'Yani Türkiye'ye þükür!' diyor hükümetten ses seda yok.
Nato sözcülerinden bir duyuyoruz ki Türkiye, Libya operasyonuna yani haçlý seferine haçlý ordularý cephesinde Libya'ya karþý olarak katýlýyor ve 5 savaþ gemisi ile 1 denizaltý Libya açýklarýna gidecek ve hatta þu an 2 gemimiz Libya açýklarýnda. Tebrikler yüce hükümetim. O Libya ki bütün dünya bize ambargo uygularken herþeyini bizimle paylaþmýþtý ve bu yüzden vefa Ýstanbul'da bir semt adý olarak kalmamalý diyorum.
Bu sözlerim asla Kaddafi'nin sütten çýkmýþ akkaþýk olduðu anlamýnda yorumlanmamalý
þayet amaç Kaddafi'yi devirmekse bundan çok daha farklý yollar olduðu aþikardýr.
Vecihi Tekin hakkýndaki diðer yazýlar Gsterim: 4116 | E-posta
|