MÝMAR SÝNAN
- Doðumunun 522. yýlýnda O’nu Anarken -
Ne zekâ imiþ zekân,
Ne hüner varmýþ bileklerinde.
Ben de yaþamak isterdim doðrusu,
Senin o muhteþem devirlerinde…
Bir çýrak olsaydým sana,
Anlasaydým senin iþinden.
Ben de beraber gitseydim seninle,
Anlý þanlý ordularýn peþinden…
Kah köprü kurup, kemerler yapsaydým,
Kah kýlýç sallasaydým küffâra.
Uyvar’da, Estergon’da dövüþseydim,
Alsaydým bir yerimden yara…
Sonra dönseydim, ardýndan ben de,
SÜLEYMANÝYE için Ýstanbul’a.
Taþ taþýsaydým, kum taþýsaydým eserine,
Durup dinlenmeden, vermeden mola…
Ve camilerin þâhý, SELÝMÝYE’yi,
Yapan ellerini öpseydim.
Tarihimin, o muhteþem taký altýndan,
Ben de geçseydim…
Senden bir çok aný kaldý bizlere,
O ölmez eserlerinle beraber.
Yýllar geçti, asýrlar geçti ama Sinan’ým,
Hep seni yâd eder ve edecek de,
SÜLEYMANÝYE’lerle, SELÝMÝYE’ler…
Fahri ERSAVAÞ Fahri Ersavaþ hakkýndaki diðer yazýlar Gsterim: 3422 | E-posta
|