Seçime çok az bir zaman kaldı.
Kimsenin proje falan açıkladığı yok.
İş yine bize düştü.
Biz de eski defterleri karıştırıyoruz.
Geçen seçimden kalma “Başkan’a mektuplar”ı yayınlamaya devam edelim.
İşte geçen seçimin ilk “Başkan’a mektub”u
“Seçim geliyor ama gündem kısır...
Adayların açıklamalarından köşe yazısı konusu çıkmıyor...
Birine yüklensen, diğerini övsen hemen yaftalanıyorsun...
MHP’lilere göre AKP’liyiz...
AKP’lilere göre CHP’liyiz...
CHP’lilere göre MHP’liyiz...
Biz de ne olduğumuzu şaşırmamak için kimseyi eleştirmeden sandıktan çıkacak Başkan’a mektup yazalım dedik...
Seçime kadar bu mektuplar devam edecek...
Yararlanıp, kendine pay çıkaran olursa eyvallah...
Mektuplarımızı kimse dikkate almazsa da biz görevimizi yapmış olmanın vicdani rahatlığıyla kafamızı yastığa koyarız...
İşte ilk mektup:
Sayın Başkan...
Kent Park’ın hemen karşısında İtfaiye ile ADASU’nun (SASKİ’nin) kullandığı geniş bir arazi var.
Şehir merkezinde, konum ve genişlik itibariyle bu kadar değerli ikinci bir arazi herhalde zor bulunur.
Mevcut belediye yönetimi bu alanı İtfaiye ve ADASU’nun kanalizasyon araçlarını park etmek için kullanıyor.
Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak herkes sana ’proje’ soruyor.
Al sana proje.
Bu alanı mutlaka değerine uygun şekilde kullan.
Yazıktır, israftır.
Ya bu alanı satıp geliriyle hizmet üret.
Ya da Kent Park ile bütünleştirip, çocuklara yönelik bir oyun-eğlence merkezi haline getir.
Hiçbir şey yapamıyorsan, o araziye bir alışveriş merkezi, otel gibi semte canlılık getirecek bir kompleks kondur.
Ama o alanı kanalizasyon araçlarının park yeri olmaktan kurtar...
Dünya’nın hiçbir ülkesinde, şehir merkezinde böylesine değerli bir arazinin bu kadar kötü kullanılmasına kimse izin vermez.
Eldeki imkanları kullanmakta zafiyet gösterenlerin, ’Kaynak sıkıntısı var’ şikayetini de kimse ciddiye almaz.
Şimdi bu küçük örnekten yola çıkıp, sana bir tavsiyede bulunayım.
Sayın Başkan, sen sen ol, elalem ne der, acaba şöyle bir iş yapsam beni çok eleştirirler mi, diye evhamlanıp, elini kolunu kendi kendine bağlama.
Cesur ol, kararlı ol, şehrin menfaatine olan işlerde kimsenin eleştirisinden korkma.
Yoksa sen bizim memleketteki sünepelerin kafa yapısıyla hareket etmeye alışırsan, emin ol, hiçbir şey yapamaz hale gelirsin.
Ama sen işe korkarak başlarsan, değil bulvar açmayı, gazoz kapağı bile açamadan devrini tamamlar, evine dönersin.
Mektuplarım devam edecek.
Okuman dileğiyle...” Sezai Matur hakkındaki diğer yazılar Gösterim: 1354 | E-posta
|