Dinlemeler ve mağdur edebiyatı |
Cuma, 14 Mart 2014 |
Dün AKP’nin yayın organlarından Star Gazetesi’nde Türkiye genelinde “paralel yapı” tarafından dinlemelerin yapıldığı iller arasında Sakarya’nın da adı geçti.
Gazeteye göre Sakarya’da Vali Yardımcısı Adem Saçan, Büyükşehir Belediyesi Özel Kalem Müdürü Orhan Bayraktar, AKP MKYK Üyesi Çiğdem Atabek, AKP Milletvekili Ali İhsan Yavuz’un Danışmanı Süleyman Karakuş dinlenmiş.
Haberde STK temsilcileri ve çok değişik mesleklerden kişilerin de dinlendiği belirtiliyor.
Dinlemeler de yasal yollarla gerçekleştirilmemiş.
Bu beni hiç şaşırtmadı.
Sakarya’da insanların yıllardır usulsüz olarak dinlendiğini yazıyor ve çiziyoruz.
Ne AKP’nin yerel yöneticileri ne bu ilin idarecileri, “Arkadaş siz ne diyorsunuz. Sizi kim dinliyor?” demedi.
Şimdi kendilerinin dinlendiğini öğrenince kıyameti koparıyorlar.
Çok değil bundan 5-6 ay kadar önceydi.
Bir oda başkanıyla ilgili bir iki olumsuz haber çıkmıştı gazetede.
Başkan gazeteye geldi.
Baktım bizim kaynaklarımızı biliyor.
Ne konuştuğumuza kadar bildiğini ağzından kaçırdı.
Hiç beklemediği bir anda, “Sen bizi dinletiyorsun herhalde” diye takıldım.
İtiraz edemedi.
Birkaç hafta sonraydı.
Yine çok çok özel bir haberimiz vardı.
Bu haberin kaynağı çok merak konusu oldu.
Haberin muhatapları (onlar da AKP’de etkili ve yetkili kişiler) benim telefon kayıtlarımdan istihbarat kaynağıma ulaşmaya çalıştılar.
Çabaları onları yanlış hedefe götürse de kanunsuz bir şekilde benim telefon görüşmelerimi takip ettiler.
Sözünü ettiğim Oda Başkanı AKP’li.
Bildiğim kadarıyla da “paralel yapıyla” hiçbir ilgisi yok.
Ama Emniyet’te dinlemeleri yapan birimin başındakiyle çok yakın ilişkisi vardı.
Diğer özel haberimizi araştıranların da aynı kişiyle çok yakın olduklarını biliyorum.
Bu dinleme birimleriyle ilgili öylesine iddialar dolaştı ki geçmişte.
Çok üst düzey bir ismin bu yapıya sevgilisini dinlettiği de herkesin konuştuğu bir şeydi.
Biraz daha eskilerde yapılan dinlemelerle elde edilen bilgilerle bazı işadamlarına şantaj yapıldığı, korkutularak Emniyet’e yardımlar alındığı hep konuşuldu.
Hatta bir keresinde bir din adamının sevgilisi bir başkasıyla yaptığı telefon konuşması dinlenmiş ve çok üst düzey bir makamda bu dinleme kaydı din adamına dinletilince adam şeker komasına girmişti.
Bu makamın sahibi dinlemede ne kadar ileri gittiklerini anlatırken bir STK yöneticisiyle ilgili “Biz o adamı öyle takip ediyoruz ki, cinsel organının fotoğrafını çekip sevgilisine gönderdiği bilgisi elimizde” diye konuşmuştu.
İşte yasa dışı dinleme böyle bir şey.
Şimdi bakıyorum da Emniyet’te dinleme yapanlarla yakın temasta olmak için sıraya girenler şimdi “dinleme mağduruyuz” edebiyatı yapıyorlar.
Doğal olarak da bana hiç samimi gelmiyor. Sezai Matur hakkındaki diğer yazılar Gösterim: 1330 | E-posta
|
|
|