Son Yorumlar
Son Şans, Tekrarı 105 Yıl Sonra
Bilgi
Yazım içeriği ve bilgi edinme yönünden güzel bir yazı olmuş. En çok di...
Yorumu Oku

Geyve'de köpekler etkisiz hale getiriliyor
Hayvanseverlik
Bu şekilde, canlıların hangi amaçla bayıltığını bilmeden ve sonrasında...
Yorumu Oku

Geyve'de köpekler etkisiz hale getiriliyor
BELLİ
ORADAKİ YURTTAN ŞİKAYET GELMİŞTİR BELEDİYEYE BELEDİYEDE GEREKENİ YAPMI...
Yorumu Oku

Ak Parti'de değişim başlıyor!
MÜTEAHHİT
GEYVE TEŞKİLATI TAMAMEN DEĞİŞMELİ MÜCAHİTLİKTEN MÜTEAHHİTLİĞE YÜKSELME...
Yorumu Oku

Murat Kaya, TCDD Genel Müdürü ile görüştü
dileğimizdir
sayın Murat Kaya; TCDD'nın genen müdürü ile görüşürken HIZLI TREN...
Yorumu Oku

 
Kadir abi veya çay'ın sıcak yüzü
Cuma, 15 Ağustos 2014

Köyde doğanlar bir sıfır yenik başlarlar hayata. Bırakın hayatın diğer alanlarını, beş duyu bile gelişmekte ve derinleşmekte nazlanır burada. Bu yüzden imkânsızlıkların zehrini küçük yaşta içenler bir kere yakaladılar mı şehrin büyülü dünyasını bir daha bırakmak istemezler. Ta ki boğulana kadar bu havasızlıkta. Sonra posasını sahile bırakır böyle insanların şehir.

Hayata tutunmak zordur artık bu acımasız tücrübeyi yaşayan insanlar için bir daha. Kadir Abi de sahile vuranlardan kırk yıl sonra. Çocukluğunu köyde geçiren, peşi sıra şehre, hem de şehirler içre başşehir olan İstanbul’a kapak atan, bu zor dünyada kırk yıl kulaç salladıktan sonra rotasını geldiği yere çevirerek doğduğu yere/köye geri dönen insan Kadir Abi (Kadir Dayanç). Hayattan alacaklı olan insanlardan anlayacağınız. Zaten selam veren her insan ona borçlu kalır, insan cinsinden. Öyle bir mukabelede bulunur ki selamınıza, kırk yıllık hatır saati ve dahi dostluk kadranı hemen işlemeye başlar oracıkta.



İstanbul’daki ilk kılavuzlarımdan. Sıkıldığımda, bunaldığımda, yalnız kaldığımda demir attığım liman. Çıkınında sakladığı en güzel gülücüklerle karşılardı beni. Hiç mi derdi olmazdı, hiç mi sıkıntısı olmazdı, hiç mi bir kısmını bana yüklemek istemezdi içindeki sarsıntıların. Hep vermeye kurulu bir çark gibiydi. Sıkıntı alır, mutluluk saçardı.

Bilinler bilir İstanbul demek “Kapalıçarşı” demektir biraz da. Benim için “kapalı kutu” olan bu mekân onunla günyüzüne çıktı dükkân dükkân, insan insan. Kapalıçarşı’ya onunla girdim. Her dinden, her ırktan, her meşrepten insan tanıdım orada. Kafamdaki önyargıları pazara çıkardığım yerdi orası. (Gayrimüslim birinin, hem kendi dini bayramlarında hem de Müslümanlara ait dini bayramlarda çalışanlarına ikramiye vermesi beni çok şaşırtmış ve etkilemişti mesela.) Beyazıt, Cankurtaran, Çemberlitaş, Laleli sokaklarıyla, yollarıyla izbe ama hayat kokan çalışma mekânlarıyla iyi bilir bizi.

Alınmasın İstanbul’da yaşayan dostlarım, Kadir Abisiz İstanbul, İstanbulsuz Kadir Abi hep eksik, hep yarım.



Bu bayram bir kere daha çayını içtik Kadir Abinin. Köy kahvesindeki tezgâhında suya samimiyetin tılsımını üfleyen bu insanla uzun uzun hasbihal ettik. Sevdiklerini değiş-tokuşta kullanmayan bir esnaftır, bir ticaret erbabıdır Kadir Abi. Sadece çay satmaz, iç ısıtır, yüz güldürür. Para olsa da olur onun için, olmasa da.



Nasıl anlatılır ki Kadir Abi. Yüzünde suyun berraklığı, çayın sıcaklığı vardır. Yüreği bedenine büyük gelir, bu yüzden yalpalar normal ve sıradan insanlar arasında yaşarken. Biraz da bundan zorlanır her şeyin parayla ve makamla ölçüldüğü bu dünyada yaşamaktan. O hep bir beden fazlasıdır giydiklerinin; bir adım önündedir sevdiklerinin, bir basamak üstündedir merdivenlerin.

Yalanın geçemeyeceği kale, menfaatin uğrayamayacağı zirvedir o. Kalbinin hakkını ve insanlığının zekatını fazlasıyla verir. Cömertliğinin sadakasıyla karada ve havada cümle kuşların karnı doyar. Çabuk kızar, ama çabuk da affeder. Hele bir sevmeyegörsün, yetişemez ona ne kadar hızlı çarparsa çarpsın, ne kadar hızlanırsa hızlansın kalbinizin ritmi. Çocuk gibi sever sevdi mi, cebindekileri de paylaşır, elindekileri de, gönlündekileri de. Dostluktan ve vefadan daha kıymetli akçesi yoktur onun anlayacağınız.



Hızlı hızlı yürüyen, komuta eder gibi yüksek sesle konuşan ve yerinde duramayan bu insan şakayı da sever elbet. Ne çok birikmiş anısı vardır hayatın her sahnesinden devşirdiği, kim bilir.



Bir gün sabah altıda yola nazır kahvesini açar Kadir Abi. Çayını koyar. Çay ya demlenmiştir ya demlenmek üzeredir. Biri durur kahvenin önünde kocaman kamyonuyla. Birazdan yorgun yüzüyle bir şoför çıkar içinden, “Hemşerim tuvalet nerede?” der Kadir Abiye uzaktan. Sağ elinin parmak işaretiyle köy muhtarlığının hemen altındaki malum yeri işaret eder Kadir Abi. Sabahleyin konuşmayı pek sevmez.

Bir müddet sonra gelir şoför, “Çayın var mı?” der bu sefer. Kafasını sallayarak “Var” der Kadir Abi. Daha bir yudum almadan bir soru daha; “Gazeten de var mı?” Önceki günden kalan bütün gazeteleri yığar Kadir Abi bu sabah sabah çıkıp gelen Tanrı misafirinin önüne, kendisi de televizyondaki sabah haberlerine dalar. Bu sessizlikte Kadir Abi’nin afyonunu patlatan şoförün, “Hemşerim be, bu gazeteler dününmüş ya!” serzenişi olur. Ve patlar benim güzel Kadir Abi’m. “Hemşerim” der, “Saat sabahın altısı, biz burada gazete basmıyoruz, çay satıyoruz.”

“Kızdırdı, patlattı adam beni.” derken bile yüzündeki tebessümü görseniz hemen içiniz ısınıverir Kadir Abi’ye. Nasıl özetlesek, çayın bayatını da sevmez Kadir Abi, insanın hamını da. Lafın yeri ve sırası geldi mi babasına bile hatır etmez. Ok gibidir kelimeler onda böyle zamanlarda, ama sevdikleriyle konuşurken ipeksi bir yumuşaklık yüzüne ve gönlüne galebe çalar. Yani hayatının hiçbir alanında göremeyeceğiniz iki yüzlülük; çok anlamlılık ve derinlik bağlamında onun kelimelerinin özünü, peşini bırakmaz.



Bir sabah yolunuz Karaçam Köyü’nden geçerse mutlaka arabanızı uygun bir yere park edip Kadir Abi’nin bir bardak olsun çayını için. Ne güzel demişler:

Bir mucizedir çay,
Sıcaklığı elinizi yakarken,
Kalbinizi serinletmesi bundandır.




Yıllarca ekmeğini dikiş makinesiyle ve makasıyla kazanan Kadir Abi’ye çaylı bir hayat çok yakıştı. Son gördüğümde biraz yorgundu. “Bırakacağım bu işi.” diyordu, sesini fazla yükseltmeden. Eksilmemiş ama her teline kar düşmüş saçları yorgunluğunun şahidiydi.

..

İnsan çınarıdır.

Daha ne olsun, ahir ömrümde gölgesinde huzur bulacağım merhamet ve sevgi bulutudur Kadir Abi.


Muharrem Dayanc hakkındaki diğer yazılar
Gösterim: 2034 | E-posta

İlk Yorumu Siz Yazın
RSS Yorumlar

Yorum Yaz
  • Lütfen Yorumlarınız Haberin Konusuna Uygun Olsun.
  • Kişisel Sözlü Kelimeler Silinecektir.
Adınız:
Başlık:
BBCode:Web AddressEmail AddressBold TextItalic TextUnderlined TextQuoteCodeOpen ListList ItemClose List
Yorum:



Güvenlik Kodu:* Code
Bu Habere Yazılan Yorumlar Hakkında E-Posta Aracılığıyla Bilgilendirilmek İstiyorum

Yazdır E-posta
 
 
 
© 2000-2019 Geyve.com Sitedeki içeriğin tarafımızca oluşturulan kısmı kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede kullanılan grafiklerin ikinci şahıslarca kullanılması yasaktır. Yer alan yorumlar ve haberlerden yazarları sorumludur.