Son Yorumlar
Son Şans, Tekrarı 105 Yıl Sonra
Bilgi
Yazım içeriği ve bilgi edinme yönünden güzel bir yazı olmuş. En çok di...
Yorumu Oku

Geyve'de köpekler etkisiz hale getiriliyor
Hayvanseverlik
Bu şekilde, canlıların hangi amaçla bayıltığını bilmeden ve sonrasında...
Yorumu Oku

Geyve'de köpekler etkisiz hale getiriliyor
BELLİ
ORADAKİ YURTTAN ŞİKAYET GELMİŞTİR BELEDİYEYE BELEDİYEDE GEREKENİ YAPMI...
Yorumu Oku

Ak Parti'de değişim başlıyor!
MÜTEAHHİT
GEYVE TEŞKİLATI TAMAMEN DEĞİŞMELİ MÜCAHİTLİKTEN MÜTEAHHİTLİĞE YÜKSELME...
Yorumu Oku

Murat Kaya, TCDD Genel Müdürü ile görüştü
dileğimizdir
sayın Murat Kaya; TCDD'nın genen müdürü ile görüşürken HIZLI TREN...
Yorumu Oku

 
Tehlikenin farkında mısınız?
Salı, 16 Eylül 2014

Meşhur kıssadır;
Duvardaki çatlaktan bakan fare, çiftlik sahibi ile karısının bir paket açtıklarını gördü. "İçinde yiyecek mi var?'" derken… Bir baktı ki fare kapanı!
Hemen bahçeye koşup, alarmı verdi : "Evde kapan var! Evde kapan var!"
Tavuk gıdaklayıp, kafayı kaldırdı ve 'Bay fare", bu sizin için ciddi bir sorun olsa da şahsen beni ilgilendiren bir tarafı yok ne yazık ki!
Fare dönüp bu sefer koyuna, "Evde kapan var, evde kapan var!" dedi.
Koyun konuyla ilgilendi, ama kendi hesabına 'Üzgünüm bay fare, vah, vah emin ol senin için dua edeceğim" dedi.
Fare bu kez öküze yöneldi: "Evde kapan var! Evde kapan var!" diye bağırdı nefes nefese.
Öküz: 'Bay Fare, senin için üzüldüm, ama burnumu sokacağım bir şey değil.' dedi.
E farenin de başını eğip, gitmekten başka çaresi kalmamıştı. Yalnızlık ve terk edilmişlik hisleri içinde, fare kapanı ile artık tek başına başa çıkmaya çalışacaktı!
O akşam evde, alışılmamış bir ses duyuldu. Sanki bir kapan, avının üzerine kapanmıştı. Sese koşan çiftçinin karısı, karanlıkta kapana, zehirli bir yılanın kuyruğu kaptırdığını görmemiş. Yılan da kadını ısırmıştı…
Çiftçi kendince usullerle yılanın zehrini emdi, yatağına yatırdı. Dediler ki, sıcacık bir tavuk çorbası iyi gelir. Tavuk hemen kesilmiş ve acilen pişirilmiş!
Ama kadın hala iyileşmiyormuş.
Eş dost ahbap, gelince hasta ziyaretine, çiftçi de sofraya koyunu çıkarmak zorunda kalmış! Ama çiftçinin karısı iyileşmemiş; ölmüş!
Aman ne kalabalık gelmiş cenazeye, ne kalabalık! Bu sefer de konukları, doyurmak için kesilen öküz olmuş.
Fare haklı çıkmış çıkmasına ama etrafında hakkını teslim edecek kimse kalmamış.
Gelelim kıssanın hissesine;
Seni ilgilendirmeyen bir sorun karşına çıkarsa bir düşün! Birimiz tehdit altındaysak, hepimiz risk altındayız demektir.

Hep söyledik;
İktidarın Dershaneler Yasası bizim için fare kapanının ta kendisidir.

Paralel yapı ile mücadele bahanesi ile tüm idarecilikler sıfırlanacak, yerlerine hükümetin emirerleri atanacaktır.

Yok canım, o kadar da olmaz dediniz.

Her birim, sıranın kendine gelmeyeceğinden emin gibiydi ki hiçbir eylemimize destek bile vermediniz.

İlçe milli eğitim müdürleri bir gecede değiştirildi. Bir alt ve sair birimdekiler oralı bile olmadı.

Şube müdürleri budandığında okul müdürleri ortada yoktu.

Okul müdürleri bir kumpasla görevlerinden alınırken, müdür yardımcıları ortada yoktu.

Bir tane eyleme, basın açıklamasına katılmadınız.

Şimdi sıra müdür yardımcılarına geldi.

Bakalım bu kez de öğretmenler bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyecekler mi?

Maalesef bu ve önceki fare kapanlarına karşı birlikte hareket edemedik.
Bir tarafta ‘hükümet ne yapıyorsa, vardır hikmeti’ diyen bir güruh…
Öbür yanda, ’hükümet, kamusal alan yetkisini bizimle paylaşsın, biz istediğimizi alalım istediğimizi atalım, elebaşlarımız bir yerlere müdür olsun, tabana da hükümetin ve idarenin himmeti ile küçük menfaatler temin edelim de gerisi önemli değil’ diyen bir sözde sendika…
Diğer yanda, tamam konuşmaya gelince tepkili ama eyleme gelince ortadan yok olan, henüz sendikal tercihini bile yapmayanlar, yaptıysa da eylem noktasında bizi yalnız bırakanlar…
Daha ötede, etliye sütlüye karışmayan, sesi soluğu çıkmayan, kurbanlık koyun misali bekleşenler…
Ha bir de ‘aman, nasılsa konuyu takip edenler, konuyla ilgili eylem söylem gerçekleştirenler var diyerek seyreden tatlı su kurnazları…

Ne zaman eylem yapmaya kalksak Timur’a filleri şikayete giden Nasrettin Hoca konumuna düşürüldük.

Hoş, biz fıkradaki gibi, köylü çok memnun, iki fil daha gönder demedik, demeyiz de ama sizlerde aklınızı başınıza alın artık.

Ve ey sevgili öğretmenler! Sıranın size de geleceğini, yarın performans değerlendirmesi adı altında bu iktidara biat ve itaat etmeyen, mamul-sen üyesi olmayan her öğretmenin görevine bir gecede son verebileceklerini görün…

24 Eylül’de iş bırakıyoruz.

Üretimden gelen gücümüzü göstermek ve hükümete kolay lokma olmadığımızı anlatmak için işte size bir fırsat!

Bu fırsatı kaçırmayın.


Erol Afşar hakkındaki diğer yazılar
Gösterim: 1857 | E-posta

İlk Yorumu Siz Yazın
RSS Yorumlar

Yorum Yaz
  • Lütfen Yorumlarınız Haberin Konusuna Uygun Olsun.
  • Kişisel Sözlü Kelimeler Silinecektir.
Adınız:
Başlık:
BBCode:Web AddressEmail AddressBold TextItalic TextUnderlined TextQuoteCodeOpen ListList ItemClose List
Yorum:



Güvenlik Kodu:* Code
Bu Habere Yazılan Yorumlar Hakkında E-Posta Aracılığıyla Bilgilendirilmek İstiyorum

Yazdır E-posta
 
 
 
© 2000-2019 Geyve.com Sitedeki içeriğin tarafımızca oluşturulan kısmı kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede kullanılan grafiklerin ikinci şahıslarca kullanılması yasaktır. Yer alan yorumlar ve haberlerden yazarları sorumludur.