Bin yataklı hastane için en uygun yer neresi?

7 Haziran seçimi öncesi Başbakan Ahmet Davutoğlu bin yataklı hastane sözü vermişti Sakarya’ya…
Şimdi bu sözün takipçisi AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Sakarya Milletvekili Ayhan Sefer Üstün…
Üstün hafta içinde Yenihaber’e yaptığı açıklamada hastane için Serdivan, Korucuk, Erenler veya Söğütlü’den yer önerileri olduğunu son kararı Bakanlığın vereceğini söyledi.
Evet…
Sakarya’da hastane yeri tespit etmek bir hayli zor.
250 Doğumevi için yıllarca bir karar veremediler.
Proje, Bakan’ın sözünün ardından 6 yıl gecikti.
Şimdi Başbakan’ın bin yataklı hastane sözü var.
Bu sözü iyi değerlendirmeli ve hastanenin nereye kurulacağı konusunda doğru karar vermeliyiz.
Üstün’ün söylediği bu 4 yer de bin yataklı hastane için uygun değil.
Sakarya’nın öncelikli olarak merkezde bir 2’inci kademe hastaneye ihtiyacı var.
Bu hastane için de en uygun yer şunda Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin kullandığı yer.
Ancak buradaki yatak kapasitesi yetersiz.
400 yatak yetmediği için çoğu ameliyatlar yapılamıyor.
Şimdi 250 yataklı bir kadın doğum ve çocuk hastanesi inşa ediliyor.
Orman Bölge arazisine girilip burada bir 500 yataklı hastane inşa edilirse burada yaklaşık 1150 yataklı bir 2’nci kademe devlet hastanesi kurulabilir.
Kalan 500 yataklı hastaneyi de Korucuk’taki hastanenin yanına inşa ettik mi buradaki hastanenin kapasitesi 750 yatağa çıkar.
Karşınıza 750 yataklı şahane bir 3’üncü kademe yani Eğitim ve Araştırma Hastanesi çıkar.
Tıp Fakültesi için de hazır hastane olur.
Hocalar Korucuk’tan merkeze gidip gelmek zorunda kalmaz.
Yok illa “bin yataklı bir bütün halinde hastane inşa etmek istiyoruz” derseniz o zaman en uygun yer TÜVASAŞ Sosyal Tesisleri’nin bulunduğu arazidir.
Bu arazinin sayılan diğer alternatif yerlere göre tek dezavantajı burayı TCDD’den alabilecek bir babayiğit siyasetçi olmamasıdır.
Sağlıkla ilgili kime sorarsanız sorun, eğer kafası biraz çalışıyorsa bin yatak için bu araziyi işaret edecektir.

Darıçayırı bir başka ilde mi?

AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Sakarya Milletvekili Ayhan Sefer Üstün Cuma akşamı basın mensuplarıyla buluştu.
Dün gazetelerden okuduğum kadarıyla Üstün “yeni dönemde kentin patronu benim” havasında.
Neredeyse her konuyla ilgili kendini sorumlu tutuyor.
Bir tek Daraçıyarı’na kurulacak çimento fabrikası konusunda topu taca atıyor.
Şöyle konuşmuş çimento fabrikasıyla ilgili;
“Bizim dışımızda gelişen bir olay. Çimento fabrikası kurulacağı zaman biz karşı geldik. Dönemin Belediye Başkanı Aziz Duran da karşı çıkmıştı. Herkes reddetti. Çok insan devreye girdi. Çok hatırlı kişiler devreye girdi. Bizim kararlılığımızı gördüler ve burada bunu yapamadılar. Ancak öbür tarafta vatandaş buna onay verdi. Vatandaş kabul etti. Oradaki yerel halkı aldılar Avrupa’ya götürdüler, gezdirdiler. Fabrikanın çevreye zarar vermeyeceği konusunda vatandaşı ikna ettiler. İşçi alınacağı, bölgeye istihdam sağlayacağını anlatarak, halkın gözünü boyadılar. Halk bunlara kandı ve onay verdi. Bizim yapabileceğimiz bir şey kalmadı. Halk yerlerini verdi. Sorumluluk bölge halkının.”
Üstün’ün bu sözlerini okuyunca kendi kendime sordum;
Acaba çimento fabrikasının kurulacağı Darıçayırı bir başka ile mi bağlı?
İkizce Osmaniye’de çimento fabrikası kurulmasına karşı çıkma sorumluluğunu kendisinde hisseden Üstün neden Darıçayırı’ndaki girişimlere karşı çıkmaz?
Üstün’ün milletvekilliği Adapazarı ve Ferizli ile mi sınırlı?
Daha kuzeyden başka bir vekil mi sorumlu?
Şaka bir yana Üstün’ün bu sözlerini talihsiz bir açıklama olarak görüyorum.
Ama yapacak bir şey de yok.
O’nun liste başı olduğu AKP, Sakarya’da yüzde 67.5 oy aldı.
Sayın Üstün sorumluluk “bölge halkının” diyorsa doğru söylüyordur!..
Bildiği bir şey vardır…

İlk Yorumu Siz Yazın

Yorum Yaz

Lütfen Yorumlarınız Haberin Konusuna Uygun Olsun. Kişisel Sözlü Kelimeler Silinecektir.
Adınız:
Başlık:
BBCode:
Yorum:
Güvenlik Kodu:*
	Bu Habere Yazılan Yorumlar Hakkında E-Posta Aracılığıyla Bilgilendirilmek İstiyorum