İşte vatandaşın borç batakları |
Salı, 16 Şubat 2010 |
İster inanın ister inanmayın; isterse yandaş bakın; isterse vatandaş olarak bakın. Krizden en çok etkilenenlerin başında vatandaş geliyor.
Nasıl mı?
İşte size yanlış reçetenin vatandaşı nasıl daha ağır hasta hasta ettiğinin sonuçları :
Krizde borcunu ödeyemeyen vatandaş sayısı
Krizde borcunu ödeyemeyen vatandaş sayısının 3 milyon 243 bine yükseldiğini biliyormusunuz ? Diğer bi ifade ile her madur vatandaşın 3 kişilik bi ailesi varsa ortalama 9 milyon 729 bin kişi bu maduriyetin pençesinde.
Takipteki kredi miktarında rekor artış
Peki takipteki kredi miktarında neler oldu ? 2009 yılında takipteki kredi miktarı 55.5 oranında artarak 22 milyar liraya yaklaştı. Bireysel kredi borcunu ödeyemeyenler listenin en tepesinde. Çaresizlikten krediye yönelen vatandaş sayısında 1 milyon 74 bin yeni vatandaş eklendi. Böylece krizde borcunu ödeyemeyen sayısı yüzde 50 artarak 3 milyon 243 bine ulaştı. Bir başka deyişle; her iki kredi kartı kullanıcısından bir tanesi borcunu ödeyemez durumda.
Oysa bankalar karlarını krizde %50 artırdı
Sayın Devlet Bakanı Zafer Çağlayan’ın güvertelerde keyif çatmakla suçladığı bankalar karlarını yüzde 50 artırdı. Bankaların en önemli gelir kaynağı aslında fazilerin yanında geç ödenen kredilerdir. Önemli kar dilimini oluşturur. Yani banka aslında kredisini gecikmeye sokan geç ödeyen müşterilerini severler. Sonuç olarak 49 banka krizi 20 milyar 75 milyon karla kapattı.
Gel gör ki aynı dönemde kriz nedeni ile geliri düşen, işini kaybeden, şirketini kapatan vatandaş hem kredi hemde kredi kartı borcunu ödemekte ya ödeyemei yada ödemekte zorluklar çekti. Böylece 2009 yılında takibe düşen kredi miktarıda yüzde 55,5 oranında artarak 14 milyar liradan 21 milyar 600 bin liraya yükseldi. Yani sizin zararınız, maduriyetiniz bankaların karı oldu. Bu arada; takibe düşenme oranı 2008 de yüzde 3,7 iken, aralık 2009 sonu itibari ile yüzde 5,3 e çıktı.
Bireysel kredi müşterisi sayıda da arttı
Krizde bireysel kredi müşteri sayısı 34 milyon 345 binden Aralık 2009 sonu itibari ile yüzde 4,4 lük artışla 35 milyon 830 bine yükseldi. Tüketici kredinde artış oranı ise 6,3 lük artışla 11 nilyon 900 bine çıktı. Kredi kartı müşteri sayısıda bi o kadar vahim. 3,2 oranında artışla 26 milyon 328 bin oldu.
Ancak;
Krizde takipteki bireysel kredi müşterisi de arttı
Aralık 2008'de 2 milyon 169 bin bankaların takibinde iken; 1 yıl içinde aralık 2009 sonu itibari ile 1 milyon 74 bin kişi bu takibin kervanına katıldı. Böylece bankaların amansız ve acımasız takibine düşen bireysel kredi müşterisi sayısı 3 Milyon 243 bine yükseldi. 2010 daki takibe katılcakların sayısını düşünmek bile istemiyorum açıkcası.
Peki ya ev borcunu ödeyemeyenlerin durumu ne?
Takipteki müşteri sayısında en büyük artış ne yazık ki yüzde 90 lık oranda artışla konut kredilerinde olmuş.Böylece takibe düşen konut kredisi sayısı 10 binden 19 bine çıkmış. İhtiyaç kredisinde bu oran yüzde 75 oldu.
Tüketici kredisini ödeyemeyenler de durum
Tüketici kredilerinde ise takibe düşen müşteri sayısı 62,6 oranında artışla653 binden 1 milyon 62 bine yükseldi.
Kredi kartlarında 2 kişiden biri mağdur
Aralık 2008 kredi kartı borcu nedeniyle takipte olan kişi sayısı 45,6 oranında artışla 1 milyon 564 bin den aralık 2009 sonu itibari ile 2 milyon 277 bine ulaştı. Yani her 2 kredi kartı kullanıcısından 1 tanesi bankaların icara takibinde.
SONUÇ:
Hatırlarsanız daha önceki yazılarımda borç alma ve borç verme konusunda uyarılarda bulunuyordum. Ve yine hatırlarsanız; kredi almaktan mümkünse uzak durun diyordum. Özellikle borcu borçla kapatmaktan uzak durmanızda fayda var. Çünkü hiçbir gelir ödeyeyeceğiniz kredi faizinin üzerinde olmayacaktır. İşin acı tarafı siz takipte iken bankalar Sayın devlet bakanımız Zafer Çağlayan’ın dediği gibi güvertede keyif çatmakta karlarına karlar katmakta.
Asıl korkum 2009 krizinin etkilerin 2010 ilk yarısında takibe düşenlerin sayısında rekorlar kırılacağında. Çünkü; işinden olanların artışı; iş yerinden olanların artışı 2009 sonlarında artması kredilerin geri dönüşümün 2010 ilk yarısına denk gelmesi TAKİPTEKİ vatandaşların sayısını artıracağı endişesindeyim. Bunları söylerken yanılmayı çok isterim aslında. Çünkü, her krizde en ağır reçete ne yazıki yine vatandaşa kesiliyor.
Teğet geçen kriz 2009 kalması dileği ile. Yorum sizlerin. Allah yardımcımız olsun hem vatandaşın hem bizi yönetenlerin.
Not: kaynak mynet finansal portalından
Sorunsuz ve sıkıntısız sağlıklı mutlu huzurlu günler günler dileğiyle. Birol Yıldırım hakkındaki diğer yazılar Gösterim: 6064 | E-posta
|
|
|