Son Yorumlar
Son Şans, Tekrarı 105 Yıl Sonra
Bilgi
Yazım içeriği ve bilgi edinme yönünden güzel bir yazı olmuş. En çok di...
Yorumu Oku

Geyve'de köpekler etkisiz hale getiriliyor
Hayvanseverlik
Bu şekilde, canlıların hangi amaçla bayıltığını bilmeden ve sonrasında...
Yorumu Oku

Geyve'de köpekler etkisiz hale getiriliyor
BELLİ
ORADAKİ YURTTAN ŞİKAYET GELMİŞTİR BELEDİYEYE BELEDİYEDE GEREKENİ YAPMI...
Yorumu Oku

Ak Parti'de değişim başlıyor!
MÜTEAHHİT
GEYVE TEŞKİLATI TAMAMEN DEĞİŞMELİ MÜCAHİTLİKTEN MÜTEAHHİTLİĞE YÜKSELME...
Yorumu Oku

Murat Kaya, TCDD Genel Müdürü ile görüştü
dileğimizdir
sayın Murat Kaya; TCDD'nın genen müdürü ile görüşürken HIZLI TREN...
Yorumu Oku

 
Doğru Zamanda Doğru Yere Bakmak...
Çarşamba, 02 Mart 2011

Televizyon izlemeye pek vakit bulamadığım bu son zamanlarda, geçen gün arkadaşımın anlattığı bir olaya çok şaşırdım. Aslında ağlanacak halimize nasıl da güldüğümüze bir daha şahit olmama sebep oldu. Şu sıralar özel bir televizyon kanalında çok fazlasıyla ilgi ile izlenen bir yarışma programında, sorulan sorulardan biri “Aşağıdakilerden hangisi gezegen değildir?” ve şıkları da “Neptün, Venüs ve Plüton” Buraya kadar her şey normal ama yapılan yorumları duyunca çok üzüldüm. İşte soru üzerine yapılan bir kaç yorum “ben Venüs’ü biliyorum ama Türkiye de Venüs’ü gezegen saymıyorlar” ve “Ben astroloji ile ilgileniyorum ve her gün burcumu okuyorum ama Venüs diye bir gezegen duymadım” … İnanın anlatılanları duyunca inanamadım ve ardından “peki soruya ne cevap verdiler “diye sormamışım bile… Sorunun cevabı Plüton’dur. Uluslararası Astronomi Birliğinin yaptığı yeni “gezegen” tanımlaması sonucu Plüton, Ağustos 2006’dan beri gezegen olarak değil “ cüce gezegen “ olarak kabul etmektedir.* Olsun her şeye rağmen yılmayacağız, öğreneceğiz ve öğreteceğiz…

Güneş sistemini tanıyorduk, geçen yazımda Güneşten bahsetmiştik ve şimdiki konumuz ise güneşe yakınlığı ile bilinen Merkür gezegeni(bakınız şekil 1)

Şekil 1:http://apod.nasa.gov/apod/image/0608/planets_iau_big.jpg

Merkür, gökyüzünün yabanî çocuğudur. Hani bir eve misafirliğe gidersinizde evin çocuğu çok karşınıza çıkmaz ya, sevdirmez ya kendini onun gibi işte. Nazlıdır biraz Merkür kafanızı her kaldırdığınızda göremezsiniz onu gökyüzünde, onu görmek isteyenler daha doğrusu çıplak gözle görmek isteyenler, gün batımından hemen sonra batıda ve gün doğmadan hemen önce doğuda, ufka çok yakın bir noktada sizi bekliyor olacaktır… (bakınız şekil 2) Merkür aslında birçok yıldızdan, hatta Sirius’tan (büyük köpek takımyıldızının en parlak -1.47 görünür kadir** derecesiyle ) daha parlaktır. Merkür -1,9 görünür kadir dercesine sahiptir. Ama sorun arka zeminin karanlık olmamasıdır. Eski dönemdeki yaşayanlar “sabah” ve “akşam” Merkür’ü olarak adlandırmışlar ama ikisinin de aynı gezegen olduğu anlaşılmış sonralarda. Astronom olan Partrick Moore ‘a göre Merkür bir yılda on beş ile yirmi gün kadar çıplak gözle gözlenebildiğini saptamış.**

Şekil 2:http://www.bulutsu.org/ggg/?gun=080112

Gezegenimiz çok hızlı hareket ettiği için ona Yunan Tanrılarından Hermes’in adı verilmiş. Hermes “tanrıların habercisi” olarak ve Roma Tanrılarından Merkür diye bilinir.

Merkür gezegeni Ay ve Venüs gibi evre göstermektedir. Gezegenin dünyamıza en uzak konumunda yani güneşin arkasında bulunduğu zaman görünen yüzeyin tümünün aydınlamasından dolayı ışıklı bir daire şeklinde görünür. Buna “DOLUN” evresi denir. Bu evre aynı zamanda uzaklık nedeniyle açısal boyutunun en küçük olduğu dönemdir. En güzel gözlendiği zamanda ise en yüksek uzanım anında (yani Dünya'dan bakıldığında Güneş ile yaptığı açı) Merkür yarım daire şeklinde gözükür. Güneş ile dünya arasında kaldığı zaman ise karanlık yüzünü göstererek hilâl şeklini alır. (bakınız şekil 3) Hilâlin en ince olduğu dönemler Merkür’ün Dünyaya en yakın olduğu ve açısal boyut olarak en büyük olduğu dönemlerdir ama Güneş gökyüzünü aydınlatmasından dolayı gezegen gözlenemez.

Şekil 3: http://www.bulutsu.org/ggg/?gun=080126

Merkür’ün bir uydusu yoktur ve yer benzeri gezegen sınıfındandır. 4870 km çapıyla oldukça küçük bir gezegendir. Karşılaştırma yapmak açısından Ay’ın çapı 3472 km iken Dünya’mızın çapı da 12.742 km olduğunu belirteyim.(bakınız şekil 4) Güneşten ortalama uzaklığı 58.000.000 kilometredir. Dünya ya en yakın uzaklığı ise 80.000.000 kilometredir. Kütlesi Dünya’mızın 0.055 katı (3.302×1023 kg) kadardır. Güneş Sisteminde Dünya’mızdan sonra en yoğun ikinci gezegendir. Yüzey kütle çekimi ise dünyamızın 0.38’i kadardır. Dünyadaki ağırlığı 80 kg olan bir kişi Merkür de yaklaşık 30 kg civarında olacaktır bu da kilosu sorulunca söylemek istemeyen ya da sıkılarak söyleyen kişilere tavsiyem, gidin Merkür’de rahat edin, tüy gibi hafif olun…

 

Şekil4:http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/4/48/Mercury_Earth_Comparison.png

Gezegen kendi ekseni etrafında bir dönüşünü tamamladığı 58,65 günlük süre içinde Güneş çevresindeki dönüşünün de üçte ikisini gerçekleştirdiği için, Güneşin görünür hareketi çok daha yavaş olmaktadır. Bu arada uyumayı çok seven, geceler daha uzun olsun diyen arkadaşlara tavsiyem, Merkür’e gitmelisiniz çünkü Merkür'ün herhangi bir noktasında güneşin iki doğuşu arasında geçen süre dünya ölçülerine göre 176 gündür; diğer bir deyişle gezegenin bir günü Dünya’mızın iki yılına eşittir. Güneşe en yakın gezegen olmasından dolayı gündüz sıcaklığı 427 C° 'ye kadar ulaşır ve geceleri sıcaklığı -173 C° 'ye kadar iner. İnce bir atmosfere sahip olduğu için bu sıcaklığı tutamaz ve büyük sıcaklık farkına sebep olur. Atmosferi çok ince bir tabaka olduğu için genelde yokmuş gibi söz edilir, çünkü atmosfer basıncı bir milibarın milyarda biri kadar bile değildir. Büyük ihtimalle Güneş rüzgârları yardımı ile taşınmış olan helyum elementi, atmosferin ana elementidir. (bakınız şekil 5)

Şekil 5: http://starchild.gsfc.nasa.gov/Images/StarChild/solar_system_level2/mercury_big.gif

Merkür’ün yörüngesi dairesel değil, dış merkezli bir elipstir. Güneşe uzaklığı günberi (güneşe en yakın olduğu yer) 45,8 milyon km, günöte(güneşe en uzak olduğu yer) 85.2 km olmak üzere iki değer arasında değişir. Buda yörüngesel hızı değişirken, dönüş hızının sabit olduğunu gösterir. Yani yörüngedeki konum ve dönüş miktarı zaman zaman birbirine ayak uyduramaz. Sonuç olarak Merkür de Ay gibi öne arkaya doğru sallanır. Bu durum da Merkür üzerinde sürekli gündüz olan bir bölge, sonsuza kadar karanlık olan bir bölge ve bu ikisinin arasında, Güneşin ufukta bir görünüp bir kaybolduğu ince bir alacakaranlık denilen bir kuşak oluşturacaktır. Bu da birçok bilim kurgu yazarının dikkatini çekip, bunun üzerine hikâyeler yazmalarına sebep olmuştur. Ve Ay gibi Merkür’ünde hep aynı yarım küresini gözlemliyoruz. (Bakınız şekil 6)

 

Şekil 6:http://www.bulutsu.org/ggg/?gun=080319

Dünyanın ekseni 23,5 derece eğik olunca Merkür Dünya’mızın yanında ekseni eğik değilmişçesine kabul edilebilir. Çünkü eksen eğikliği 2 derecedir. Merkür’ün yörüngesine göre “dik” bir şekilde döndüğünü gösterir.

Merkür’ün zayıf ama ölçülebilir bir manyetik alanı vardır. Dünya'nınki ile manyetik alan ile aynı tür özelliklere sahip olan bu manyetik alan, Dünya'nın yüzde biri kadar güçlüdür. Manyetik alan dönüş eksenine göre 14 derece daha eğiktir. Bu manyetik alanın varlığı, kesin olmasa bile yaklaşık olarak Ay kadar ya da Ay’dan daha büyük bir demir çekirdeğe sahip olduğunu anlamına gelir.

Gelelim Merkür ile bu kadar bilgiyi nasıl elde etmiş olabileceğimize, tabii ki uzay araçları ve astronomlar yardımıyla… Merkür gezegenine ilk gönderilen uzay aracı olan 3 Kasım 1973 yılında fırlatılan Mariner 10 (bakınız şekil 7) uzay sondasıdır. 5 Şubat 1974 yılında Venüs’e yakın geçişini gerçekleştirdi ve gezegen hakkında bilimsel gözlemler yaptı ama bilimsel gözlemleri yapmadan önce de Ay’ın birkaç güzel fotoğrafını çekti… 29 Mart 1974, 21 Eylül 1974 ve 16 Mart 1975 tarihlerinde gerçekleşen üç yakın geçişte gezegen hakkında çok değerli bilgiler elde edildi. 16 Mart 1975 327 km yaklaşan sonda, bu geçişten kısa bir süre sonunda yakıtının bitmesi ile 24 Mart 1975 de araçla olan bağlantı kesildi. Şu an nerede peki derseniz, halen Güneş etrafında dönmekte olduğundan ve düzenli olarak Merkür’ün yanından geçmektedir. Ama bu araçla bir daha bağlantı kurulma olasılığı maalesef yok…

 

Şekil 7:http://nssdc.gsfc.nasa.gov/planetary/image/mariner10.gif

MESSENGER (bakınız şekil 8) , karmaşık ve uzun bir rota izleyerek Mart 2011'de Merkür etrafında yörüngeye girmek üzere, 3 Ağustos 2004'te fırlatıldı. Yani önümüzdeki günlerde Merkür’e yaklaşacak…

Şekil 8: http://messenger.jhuapl.edu/images/BlueCraters.jpg

Asıl hedef Güneşe ulaşmak ve bunun yolu Merkür’den geçer. Bunun için ESA Avrupa Uzay Ajansı ile Japonya’nın ortak projesi olan, Merkür’e yolculuk çalışmaları sürüyor. Bu projede Merkür’e ilk uzay aracının gönderilmesi için altı yıllık bir çalışma öngörülüyor. Bunun sebebi ise Merkür’ün yüzey sıcaklığı, yüksek radyasyon ve aracın dışının nasıl görüntüleneceği de çözülmesi gereken problemler arasında.

Bepi Colombo (bakınız şekil 9) isimli aracın 2014 yılında fırlatılması plânlanıyor.****

 

Şekil 9:

Share |
http://nssdc.gsfc.nasa.gov/image/spacecraft/bepi_mmo.jpg

Sonuç olarak, amatör bir gözlemci Merkür’den çok şey beklemelidir. İlgi çekebilecek tek şey evre göstermesidir.

Güneşin tam önünden geçişi, hep Mayıs ve Kasım ayları arasında gerçekleşir. Ama geçiş sırasında Merkür görülemeyecek kadar küçüktür. Hatta Merkür’ün görüş alanına giren Güneş lekesi ile kıyaslayarak, Merkür’ün simsiyah lekenin ise daha farklı olduğunu anlayabiliriz.

*:Daha ayrıntılı bilgi için TÜBİTAK Bilim ve Teknik Dergisi 2006 Ekim sayısındaki yazıdan daha ayrıntılı bilgi alabilirsiniz.

**: Partick Mooore’nun Gezegenler Kılavuzu kitabından alıntıdır…

***: Yıldızın parlaklığını ifade edebilmek için “kadir” birimi kullanılır. Kadir biriminde ölçülen değer artıkça sayı değeri azalır.

****:haber, http://www.euronews.net/2011/01/19/mercury-space-project-passes-big-test/ den alıntı yapılmıştır.

BU AY Kİ GÖKYÜZÜ*****

MART 2011

Gezegenler

Merkür: Geçtiğimiz iki ay gündoğumunda gözlenen bu gezegen bu ay Güneş'in diğer tarafına geçerek ayın ortalarına doğru akşam günbatımından sonra kısa sürelerle gökyüzünde olacak. Parlaklığı ve ufuktan yüksekliği Ocak ayındaki kadar olmayacağından gözlenmesi zor olabilir.

Venüs: Ay boyunca sabahları doğu ufku üzerinde yer alıyor. Parlaklığı sayesinde dikkati çeken Venüs’ü görebileceğimiz süre giderek kısalacak ve ay sonuna doğru 1 saate kadar düşecek. Ayın ilk günü hilal evresindeki Ay ile Venüs şafak sökerken doğu ufkunda güzel bir "Ay-Yıldız" görüntüsü oluşturacak.

Mars: Bu ay Güneş’e çok yakın konumda olduğundan gözlenemeyecek.

Jüpiter: Ayın ilk günleri günbatımından sonra batı ufkunda yaklaşık bir saat kadar gözlenebiliyor. Ancak ayın ortalarından sonra gezegen Güneş’e iyice yakınlaşmış olacağından görülmesi zorlaşacak. 16 Mart günbatımından hemen sonra batı ufkunda Merkür ile Jüpiter yakın görünümde olacak.

Satürn: Ayın başında gün batımından yaklaşık 2 saat sonra doğacak olan gezegen ay sonuna doğru tüm gece gökyüzünde olacak. Bu ay teleskopla Satürn ve halkalarının gözlenmesi için iyi bir dönem. Satürn, 21 Mart gece yarısı Dolunay evresindeki Ay’la yakın görünümde olacak.

Gök Olayları

01 Mart Venüs ile Ay yakın görünümde (sabah)

16 Mart Merkür ile Jüpiter yakın görünümde (akşam)

21 Mart Satürn ile Ay yakın görünümde (gece)

23 Mart Merkür en büyük uzanımda (19°)

****: TÜBİTAK 2011 Gök Olayları Yıllığı kitapçığından alıntıdır…

Kaynakça

Moore. Patrick. (1993). Gezegenler Kılavuzu (Ö.Özbal . Çev.) Ankara: TÜBİTAK Popüler Bilim Kitapları

Akoğlu. A. ve Özışık. T. (2011) 2011 Gök Olayları yıllığı Ankara: TÜBİTAK Bilim ve Teknik Dergisi


Busra Dinmaz hakkındaki diğer yazılar
Gösterim: 5755 | E-posta

Yorumlar (5)
RSS Yorumlar
1. 25-03-2011 03:25
BU GÜZEL VE AKILLI KIZIMIZ SAĞOLSUN OLDUKÇA KIT OLAN ASTRONOMİ BİLGİLERİMİ ARTTIRMAKTA BANA ÇOK YARARI OLUYOR.ÖNCELİKLE KENDİSİNE TEŞEKKÜR ETTİKTEN SONRA,CAN KARDEŞİM OSMAN'A VE EŞİ HANIMEFENDİYE BÖYLE AKILLI BİR EVLAT YETİŞTİRDİKLERİ İÇİN TEŞEKKÜR ARTIK BİR BORÇ BENİM İÇİN.BÜŞRA KIZIMIZ ÜZÜLME MAALESEF TOPLUMUMUZ BİLGİ ÇAĞINDAN ÇOK UZAK BIRAKILDI.SANA DAHA ACI BİR ŞEY SÖYLEYEYİM YAPILAN BİR ARAŞTIRMA DA DOĞUDA KADINLARIMIZ 40 KELİME,ERKEKLERİMİZ EN ÇOK 200 KELİMEYLE TÜRKÇE KONUŞUYORLAR.BATIDA DA ORTA SINIFTA BU RAKAM 3-400 KELİME CİVARI,ŞİMDİ SIKI DUR BİR İNGİLİZ 2000 KELİMEYLE İNGİLİZCE KONUŞUYOR.İNSANLAR KELİMELERLE DÜŞÜNÜR,KELİMELERLE KENDİLERİNİ İFADE EDERLER.İŞTE BU KADAR KELİMEYLE DÜŞÜNEN BİR TOPLUMDA ANCAK BU KADAR BİLGİ ÇAĞINDA OLUR.MAALESEF SIKLIKLA BU TOPLUMDA AYAKLAR BAŞ OLMAĞA ÇALIŞIYORLAR,ONLARDA BAŞLARA AYAKLIK YAPTIRMAĞA.BURASI TÜRKİYE VE ALIŞ BUNLARA,BURADA AĞZI OLANIN KONUŞMASI ADETTENDİR.ONUN İÇİN ÜZÜLME FAZLA DERİM BEN.BAŞARILARININ DEVAMINI DİLİYORUM.SAĞLICAKLA KAL..
Yazar VECİHİ (Misafir)
2. 22-05-2011 00:17
Şen
Büşracım çok güzel olmuş ellerine sağlık
Yazar Özge (Misafir)
3. 12-09-2011 01:56
uzay
arkadaşlar uzay biraz uzak kacıyor gibi geldi bana şu ülkemizin ve insanımızın haline baksak diyorum.eli kolu baglı dili tutulmuş insanlar caresizlik poşet ve biat kültürüyle nereye kadar. bilmiyorum....
Yazar atakan (Misafir)
4. 22-09-2011 03:54
pes etmemeliyiz...
Bırakın onlar öyle kalsınlar elleri kolları bağlı... ama onların çaresizliğinin farkında olan bizler, sadece yakınarak, bunlardan bir şey olmaz, yürümez diyerek pes edersek iste o zaman biz acınacak durumda olup, hiç bir şey yapamayız... bence biz bir çok şeyi başarabiliriz yeter ki üzerimize düşeni yapalım...
Yazar Büşra DINMAZ (Misafir)
5. 03-02-2012 20:36
pes etmemeliyiz...
Güzel bir çalışma.... Tebrik ederim
Yazar remzi (Misafir)

Yorum Yaz
  • Lütfen Yorumlarınız Haberin Konusuna Uygun Olsun.
  • Kişisel Sözlü Kelimeler Silinecektir.
Adınız:
Başlık:
BBCode:Web AddressEmail AddressBold TextItalic TextUnderlined TextQuoteCodeOpen ListList ItemClose List
Yorum:



Güvenlik Kodu:* Code
Bu Habere Yazılan Yorumlar Hakkında E-Posta Aracılığıyla Bilgilendirilmek İstiyorum

Yazdır E-posta
 
 
 
© 2000-2019 Geyve.com Sitedeki içeriğin tarafımızca oluşturulan kısmı kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede kullanılan grafiklerin ikinci şahıslarca kullanılması yasaktır. Yer alan yorumlar ve haberlerden yazarları sorumludur.