Meteoroloji iki gündür bizleri sevindiren haberler veriyor. Kar geliyormuş
bu akşam inşallah. İki haftadır akşam muhabbetlerine ara verdik biz
köyümüzde. Bağ bahçe budama işleri çıkınca bir fetret devri yaşadık
anlayacağınız.
        Akşam sohbetleri olmayınca kimin eli nerede kesilmiş haberimiz olmuyor.
Soramıyoruz birbirimizi göremeyince. 'Nasılsın sen, iyi miyim ben?' diye.
Açık havalarda da boş durmadık. Bir başka sünnetimizi ifa ettik. Elimizden
geldiğince doğaya elimizi attık.
         Yaz kurslarında öğrencilerimden meyve tohumu çekirdeği biriktirmelerini
söylemiştim. Onları kasım ayında içi toprak dolu teneke, poşet, pet şişe
veya naylon eski su kaplarına dikmiştik. Sıcak ortamda sakladığımız için
bazıları filiz verdiler. Genellikle çeşme başlarına köy tüzel kişiliğine
ait yerlere mezarlığa cami avlusuna ve bahçesine diktik.
          Yaza benzer bir kış geçiriyoruz derken elhamdülillah kar müjdesini aldık.
Rabbim rahmetiyle versin inşallah.
          Adı gibi temiz bir üstadımızı hocamızı Sayın Tahir Büyükkörükçü yü ahirete
sevgiliye uğurladık bu gün. Muhteşem, kıskandıran bir cenazesi vardı.
Sevenleri ona son kez dokunabilmek için birbirlerini ezdiler. Ne mutlu ki
onlara böyle kalabalık bir ordudan şahitlik alıp gidiyorlar. Allah tez
zamanda onların boşluklarını dolduracak yeni âlimler versin bizlere.
           İdeali olmayan bir kısım gençlik var aramızda. Kısa yoldan köşeyi dönüp
hayatı sadece şeytan üçgeninde yaşamak gibi bir idealleri var ama sadece
kendi menfaat zincirine bir halka ekliyorlar veya ekleyecekler. Hizmet
dediğimiz şey aslında hepimizde ver olan bir şey. Fakat bir yerinden
tutup faal hale getiremiyoruz.
           Tahir hoca efendimizin bir tespiti var. Paylaşmak isterim sizinle.
'Günümüz şartları bizi sadakadan uzak ediyor. Zira sadaka verecek kişiye
ulaşmakta zorlanıyoruz. Bu neden siz kendinize bit kutu yapın. Her gün
veya haftada bir defa verebileceğiniz miktarda ki sadakayı o kutuya atın.
Ay sonunda alın onu verin yerine.'
            Mükemmel bir yol, özellikle büyük şehirde yaşayanlar için. Ne mutlu
yapabilene.
            Geyve METEM öğrencisi Melike Kalemci okulunda deprem haftası
münasebetiyle bir fotoğraf sergisi açmış. Basında çıkmayan orijinal
fotoğraflar gerçekten dikkat çekici. Deprem haftasıyla ilgili bir
çalışma çıktı basında o da fiyasko malumunuz. Bu kızımızın yaptığı
takdire şayan. Allah annesinden babasından ve de kendisinden razı olsun.

Yorumlar (1)

Yorum Yaz

Lütfen Yorumlarınız Haberin Konusuna Uygun Olsun. Kişisel Sözlü Kelimeler Silinecektir.
Adınız:
Başlık:
BBCode:
Yorum:
Güvenlik Kodu:*
	Bu Habere Yazılan Yorumlar Hakkında E-Posta Aracılığıyla Bilgilendirilmek İstiyorum