|
Değerli dostlar seçimler yaklaşırken başlıklı yazımın bugün 4’üncüsü ile bizleri tekrar buluşturan; “Sizlerin içinizden iyiliği emredip kötülükten alıkoyan bir topluluk bulunsun” diyen Rabbimize hamd,
İnsanların hayırlısı insanları faydalı olandır diyen ve geçen (Nisan) ay doğum yıl dönümünü kutladığımız o yüce Resule sonsuz salât ve selam olsun.
Seçim atmosferine giren ülkemizde tüm hazırlıklar yapılmış hatta yurt dışındaki vatandaşlarımız oylarını kullanarak tercihlerini yapmışlar/yapmaya devam etmektedirler.
Yönetimde görev almak isteyen her partiden kişi / kişiler kararlarını vermiş kolları sıvamış önce aday adayı olmuşlar, sıralamaya girmişler tabi ki bazıları da sıralamaya girememişlerdir.
Niyetler amellerden üstündür. Bu kardeşlerimizin seçilmemesi bence hiç önemli değil, onların iyi niyetle taşın altına elini koymasıydı önemli olan. Gidişatı daha iyi yapma arzusu Rabbimiz katında çok önemlidir.
Kişi ölür amel defteri eline verilir. Kul itiraz eder “Ya rabbi bu kitap benim değil der. O kitapta insanların istifadesine sunulmuş her tür iyi ameller var. Yollar, köprüler, camiler ve birçok fakir-fukara-garip insanlara hizmet etmiş sevabı.
Rabbimiz bu kula der ki: “Ey kulum sen filanca zaman misal; 12 Haziran 2011 seçimlerinde ( X ) partiden insanlara hizmet etmek için aday oldun ama seni sıralamaya dahi sokmadılar. Seçilemedin. Ben o gün tüm bu işleri yapmış gibi senin amel defterine (+) olarak yazdım. Bu ameller ondandır” der.(Bu görüş inananlar için geçerlidir)
Şimdi sıralamaya girenler mi, yoksa giremeyenler mi karlı, Dünyadan bakarsan milletvekili seçilenler. Ama Ahiretten bakarsan seçilemeyenler kazanmadan mutlaka kazananlardır.
Seçilenler/seçilecek olanlar tarafından baktığımızda ise iki farklı durumla karşılaşırız. Şöyle ki; 1 ay sonra seçim bitmiş yeminler edilmiş olacak. Bu yeminler unutulur. Vaat ettiklerini yapmazsan Allah korusun münafık olursun. Münafıklığın alametleri; Söz verir sözünde durmaz. Konuştu mu yalan konuşur bir de emanete ihanet ederler. Bunlar cehennemliktir. Yerleri de kâfirlerden aşağıdadır.
Bir de gecesini gündüzüne katıp hizmet edenlere gelince; Onlar şehitler sıddıklar ve peygamberlerle beraber olurlar. Yaptıkları ameller sebep oldukları hayırlı ve adeletli işleri sebebiyle en az 1’e 10 misliden 70 lere hatta 700 lere kadar sevap kazanırlar ve hiçbir gölgenin olmadığı o günde kendini kurtarıp gölgelenecek 7 sınıf insandan biri olabilirler.
Seçimler yaklaşıyor!
200 Km hızla giden bir araçta saniyeler çok önemlidir. Yani dalgınlığa gelmez. Kaza yapma riski fazladır. Yukarılara talip olanların uçuruma gitmesi de an meselesidir. Orası hata kabul etmez. Allah (CC) kimseyi bozmasın özellikle tepedekileri, onun için Peygamberimizin duasını avamdan, havasa herkesin her gün yapması lazım. Nedir o? “Ya rabbi bir an olsun beni nefsimle baş başa bırakma”. Peki, bir anlık dalgınlık işi hafife alma insana kaça patlıyor. İşte memleketi yönetmeye aday olanların başına gelenler: Tam da seçim atmosferinde. Allah kimseyi o duruma düşürmesin Hiçte hoşa gitmeyen durumlar: Bu söylenenler gerçekse dedikodu olur. Gerçek değilse o zamanda iftira olur. Gerçek olması için dinimize göre 4 tane şahit getirmen lazımdır. 3 tane olmaz. Hem de temas halinde bulacaksın. Yok, bunları 4 şahitle ispat edemezsen bu kez 80 sopayı hak etmiş olursun. Bu 80 sopada da insan ölebilir bile. Sopayı vuran kimse şöyle dese ben sana zaten çok gıcıktım buda benden 81 olsun dese bu fazlalıktan dolayı bu kimsede cehenneme biletini almıştır. E ne demişler şeriatın kestiği parmak acımaz. Peki, neden oluyor bu hadiseler Rabbimizin emir ve yasaklarını hafife aldığımızdan… Oysa bu duruma düşmemek için Rabbimiz kitabında “Zinaya yaklaşmayın” diyor. Çünkü ona yaklaşırsan hata yapma riskin çok yüksektir. Ülkemin geldiği durum bir tarafta zinayı suç olmaktan çıkaranlar diğer taraftan bu suçla itham edilenlerin düştüğü durumdan rant elde etmek isteyenler. Bu yanlışlar yapılacak yeni anayasada düzeltilmelidir.
Seçimler yaklaşıyor!
Seçim günü yaklaştıkça asıl büyük bombalar o zaman patlayacak havai fişek gösterilerinde en son patlayanlar gibi.
Seçimler yaklaşıyor!
Devletin malı canı namusu yanında dinimizi örf ve adetlerimizi koruma kollama noktasında sorumlulukları vardır. Çünkü bir toplumu ayakta tutan ortak paydadır. Bunlar İnsan sağlığını korumada etkili olan sigara yasağı yavaş yavaş ülkemizde de oturmuştur. Avrupa da yıllar önce bu yasak vardı. Küçük çocuklara sigara içki verilmemesi ve bunun bir kanunla imza altına alınması son derece önemlidir. Gençlerin gelişme çağı olan 0–21 yaşlarında bu kötü alışkanlıklardan korunması devletin işidir. Yönetime talip olanlar halkın beklentilerini ve verdikleri vaatleri unutmamalıdır. Yada yapamayacağı şeyleri söylememelidir. Bunun seçimle ne alakası var? Çok alakası var. Eğer siz tüm olumsuzlukları görmezden gelir ayağınıza kadar gelen yönetime talip kişilere derdinizi anlatamazsınız bir daha 4–5 yıl anlatamayabilirsiniz.
Seçimler yaklaşıyor!
Yaklaşık 4 milyon İşsiz 4 milyon asgari ücretli 8 milyonda (eski) emekli memur-işçi. Toplam 16 milyon aile; 3 de eş ve çocuklar desek 48 milyon 629 TL ile geçinmeye çalışıyor. Bu para bize yetmiyor bakanım biraz arttırılamaz mı diyene de bunu bulamayanlarda var. Haline şükret deniyor. Bakan doğru söylüyor. Doğru söyleyeni 9 köyden kovarlar sayın bakanım aman dikkat. Önceleri 3 sınıf insan vardı fakir (ihtiyaç sahibi), ikincisi orta direk işçi-memur, üçüncüsü zengin tabaka. O’da %10 u geçmezdi. Orta direk kalmamıştır. Oy istemeğe giden adaylar bunu dikkate almalıdırlar. 2 grupla karşı karşıyasınız fakirler-zenginler. Seçilince ne yapmak istiyorsan bu sessiz çoğunluğa şimdi söylemelisiniz.
Seçimler yaklaşıyor!
Emekli olan amcam da 30 yıl hizmet verdim 10 yıldır emekliyim 10 yıldır aynı parayı alıyorum diyor. Bu durumu gören çalışanlarda aynı duruma düşmemek için emekliliği hak ettiği halde gücüm yettiğince çalışayım diyor oysa atalarımız “bir at 40 sene koşmaz/koşulmaz” diyor. Bir at 40 sene koşmazsa bir insan 40 sene nasıl dayanır? Peki, kim düzeltecek bu maaşları. Mevcut yönetim benden bu kadar Dünyada kriz var siz bilirsiniz. Muhalefet “629 TL çok az 825 olsun”. Peki, 825 TL maaşla geçinilebilir mi?
Kimisi “fakir olana 600 TL” diyor. Kulağa güzel geliyor böyle şeyler.
Bir diğeri “Asgari ücret 42 mutfak tüpü değerinde olması lazım bizim zamanımızda bir asgari ücretli maaşı ile 42 büyük mutfak tüpü karşılığı maaş verdik gene veririz” diyor. Bir tüp yaklaşık 60 TL’den 42 tüp ne yapar? Yaklaşık 2500 TL eder Siz bilirsiniz diyor.
Sen ne dersin diye sorarsanız Türkiye şartlarında asgari ücret en az 1.500,00TL olması lazım derim.
Seçimler yaklaşıyor!
Seçmen olarak elimizde bir fırsat var. Bu fırsatı iyi değerlendirmek lazımdır. Ve mutlaka sandığa gitmek gereklidir. Ben bu konuda yurt dışından sırf benim ülkem daha iyi yönetilsin diye yurda oy kullanmaya gelenleri tebrik ediyorum. Oy kullanmamak en kötüsüne vermek demektir. Daha önceki yazımda da belirttiğim gibi. Benim 1 oyumdan ne çıkar dememeli geçen seçimde 1 oyla 2 oyla 5 oyla gerek belediye başkanlıkları ve gerekse milletvekili sayısında etkileşim oldu/olmaktadır.
Seçimler yaklaşıyor!
Halkın bir çoğunluğu kararsızım diyor ve herkes bu kararsızlara oynuyor. Bu kaset- maset işleri hep birilerinin rant sağlama için takip ettiği kötü metotlar sen olma ben olayım. Dün; Fadime Şahinler Ali Kalkancıların tam da seçim atmosferinde yapılanların bu kez ferdi bazda yapılan bir diğer versiyonu. Adın çıkmasın 9 ‘a inmez sonra 8’e…
Seçimler yaklaşıyor!
Seçilecekler ve onları takip eden basın yayın tarafsız olmak zorundadır. Ama maalesef çoğunun bir tarafı vardır. Beslendiği yerin söz sahibi olması için her türlü yalan dolan ve entrikaları kendilerine mübah görmektedirler. Allah CC bir liderin bir önderin iyiliğini murad ederse ona yanlış yaptığında doğrusunu gösterecek yardımcılar halk eder. Fakat onun iyiliğini murad etmediği zamanda ona yalaka yardakçı yaverler halk eder. Ki onlar her yapılanı iyi olsun kötü olsun alkışlarlar. Çünkü onların görevi sadece alkışlamaktır. Rabbim kimseye böyle ikiyüzlü münafık (yardımcı) basın yayın ekibi vermesin.
Seçimler yaklaşıyor!
2011 milletvekili seçimleri başta ülkemiz ve tüm İslam âlemi için son derece önemlidir. Rabbim hakkımızda hayırlı olanları seçme basiretini tüm halkımıza nasip etsin. Birde şöyle bir şey daha var nasılsanız öyle yönetilirsiniz. O zaman bize düşen adam gibi adamları seçebilmek için adam gibi adam olmamız lazımdır. Oda Allahın ipine (Kuran-ı Kerim’e) emir ve yasaklarını dikkate almaktan ve sımsıkı sarılmaktan geçer. Yoksa bir fesat kapladığı zaman şu millet- bu millet, şu parti- bu parti, şu tarikat-bu tarikat, şu cemaat- bu cemaat tanımaz ateş bir kez düşmesin bu ateş herkesi istisnasız yakar.
Geyve fay hattı 1785 senesinden beri hareketsizmiş bu fay hattı kırılırsa kimseyi ayırmaz haberiniz olsun.
Doğru bildiklerini anlatmayan dilsiz şeytandır. Her zaman söylüyorum yinede söylemeye devam edeceğim dışarıdan düşman aramaya gerek yok. En büyük düşman nefis ve şeytandır. Bir de bildiklerini söylemeyen gizleyen kimseler en büyük zalimlerdir. Allah şerlerinden bizleri ve ülkemizi muhafaza eylesin.
Bir başka yazımda buluşmak üzere kalın sağlıcakla…
Sadi KARAKAYA
Sadi Karakaya hakkındaki diğer yazılar
Gösterim: 2551 | E-posta
|
