Pazar, 11 Eylül 2011 |
Ormanın birinde, sürekli, diğer hayvanlara musallat olan bir fare vardır.
Fareden çok çeken hayvanlar, günün birinde toplanır ve fareden kurtulma görevini
ezeli düşmanı kediye verir. Kedi görevi üstlenir ve fareyi bir ağacın altında
otururken bulur. Tam üzerine atlayacakken, fare kedinin gölgesini görür ve
kaçmaya başlar. Hızlı bir kovalamacının sonunda düz bir ovaya gelirler. Sağına
soluna bakan fare, kaçacak yer olmadığını görür. Tek çare, ovanın ortasında, tek
başına otlayan inektir. Soluk soluğa ineğin yanına koşar ve başlar yalvarmaya.
Fareden az çekmeyen inek önce yardım etmek istemez ama yalvarmalarına da fazla
dayanamaz: "Peki, peki. Geç şöyle arkama".
Fare arkasına geçer geçmez de inek, pisliğini üzerine boşaltır. Fare pisliğin
içinde kaybolur, ancak dik kuyruğu dışarıda kalmıştır. Kuyruğu gören kedi, hemen
ineğin arkasına dolanır, kuyruğundan tuttuğu gibi fareyi yer bitirir!
1. Üzerinize her pislik atan düşmanınız değildir.
2. Sizi pislikten çıkaran herkes, dostunuz değildir.
3. Eğer boğazınıza kadar pisliğe gömülmüşseniz, kuyruğunuzu fazla dik tutmayın.
SİMERENYA OKUYUCU KÖŞESİ hakkındaki diğer yazılar Gösterim: 2909 | E-posta
|
|
|