Adýna þiirler yazýlan Geyveli Muazzez Akkaya (Giray) ile Röportaj... Son yýllarda adýndan söz ettiren, gizemli þiirlere konu olan Geyveli Muazzez Akkaya'yý bulduk. Ýstanbul Fenerbahçe'de yaþamýný sürdüren Akkaya, ilk defa kapýlarýný Geyve.com için açtý... Hakkýnda iddia edilen tüm konularý bizlerle paylaþtý. Türkiye'de ses getirecek bu röportajý geyve.com farkýyla sizlerle paylaþýyoruz...
Muazzez Akkaya'nýn aile dostu Geyveli þair Fahri Ersavaþ, 4 yýldýr konu üzerine araþtýrma yapan Eþme köyü web sitesi editörü ve yazarýmýz Þeref Elma öncülüðünde yaptýðýmýz ziyarette Akkaya çarpýcý açýklamalarda bulundu.
Ýþte Muzzez Akkaya (Giray) ile yaptýðýmýz söyleþi-röportaj...
Kendinizi kýsaca tanýtýr mýsýnýz?
-1930 yýlýnda Akhisar'da (Pamukova) doðdum. Babam memur, reji diyorlar sonra Tekel oldu. Türkiye'nin nüfusu az olduðu için, çocuklarý büyüdükçe ortaokullu bir þehre, mesela ablam liseye baþlayýnca lise olan bir þehre tayinini istedi. Hemen Eskiþehir'e yolladýlar, üniversiteye gelince Ankara'ya tayinini istedi ve oraya yolladýlar.
Ýlkokul 3'e kadar Sögütlü'de, 4 ve 5. sýnýfý Eskiþehir'de okudum. Ortaokulun ilk senesini yine Eskiþehir'de okudum, sonra babam Ankara'ya tayin oldu. Ortaokulu Ankara Anafartalar Ortaokulu'nda okudum oradan mezun oldum.
Bir arkadaþým bahsetmiþti leyli meccani (eski dilde: yatýlý okul) imtihanýna niye girmiyorsun diye... Ve oraya girdim, tesadüfen Ýstanbul Kandilli Kýz Lisesi'ni kazandým. Orada 3 sene en büyük zevk-i tahsilim, en güzel arkadaþlýklarým, tüm anýlarým hala devam ediyor, buluþuyoruz görüþüyoruz. Yatýlý okul olunca kardeþ gibiyiz. Sonra bir arkadaþým vasýtasýyla, abisi hariciyeci imiþ, Siyasal Bilgilerin imtihanýna girelim dedi. O kazanamadý, ben kazandým. Yýl 1950 ve 4 sene de orada okudum. 1954'te mezun oldum.
Sonra Maliye Bakanlýðý'nda, bir ara DSÝ'de, tekrar Maliye Bakanlýðý'nda çalýþýrken eþim Orhan Giray ile tanýþtým. O da Umum Müdür Muavini idi, orada tanýþtýk. Sonra ben onu ziyarete geldim ve arkadaþlýðýmýz devam etti. 1958 yýlýnda da evlendik. 4 çocuðum oldu, 2 kýz, 2 erkek... Ayþegül, Ela, Ýhsan, Özgür Sinan, ... Hepsinden memnunum, hepsi aklý baþýnda çocuklar, yüksek tahsillerini yaptý.
Eþimin esas görevi Maliye Müfettiþi iken evvela Kýbrýs'a Maliye Ateþe olarak tayin oldu, orda da 1963 olaylarý çýktý. Hemen yanýbaþýmýzda Rum komþularýmýz vardý, orada doktorun ailesini katlettiler... Oradan Ýsrail'e Telaviv'e tayin oldu. 2 sene orada kaldýk. Ve 1966 yýlýnda Türkiye'ye döndük.
Ben daha önce Hukuk imtihanýný da vermiþtim. O arada gizli gizli staj da yaptým. Ve hazinede, Hazine Avukatlýðý yapmaya baþladým. Ama Telaviv'e giderken dondurmuþtuk. Dönüþte tekrar Ankara Muhakematý'nda baþladým. Eþim de döndükten sonra Devlet Malzeme Ofisi'nde (DMO) Umum Müdürlüðü yaptý. 1967'den 1973'e kadar 5-6 yýl görev yaptý. Daha sonra Anadolu Bankasý Umum Müdürü olarak Ýstanbul'a geldik. 2-3 sene de burada görev yaptý. Sonra baþka tayinler çýktý, O da Marmara Transport diye bir gemi tersaneciliði vardý, orada Murahhas üye olarak devam etti. Sonra da bir hevesle inþaat iþine kalkýþtý. Eskiden beri inþaata hevesi vardý. Kozyataðý'nda bir arsa almýþtýk orada biraz inþaata giriþti, diðer iþleri býraktý. Zaten yaþlanmýþtý, o inþaatý bitirdikten sonra oðlumuz Ýhsan'a devretti. Ýçerenköy'de inþaat yaptý. Ve sonrada böbrek yetmezliðinden hasta oldu. Diyalize girdi, gerçi çok fazla giremedi ama... 6 ay kadar ancak dayandý. 2006'da vefat etti.
Ben de kýzým Ela ve torunum Deniz'le birlikte üçümüz beraber yaþýyoruz. Ýyi ki varlar, 5 tane torunum var, 6'ncý da yolda. ... kardeþ geliyor. (Bu arada Ýdil'i kastederek kýskançlýk baþlar mý diye soruyoruz) Hayýr abla olacak, (Gülüþmeler) sanmam...
Pabucu dama atýlmayacak deðil mi?
-Yok yok, mesela en büyük torunum Deniz, Marmara Maliye Bölümü'nü bitirdi master yapmaya gidecek, O'nun pabucu dama atýlmadý. Arkalardan geldi hepsi mesela... Her yeni gelen seviliyor.
Geyve'de nerede oturdunuz, komþularýnýz ve hatýrladýðýnýz isimler kimlerdir?
Geyve'de Gazisüleymanpaþa Mahallesi'nde eski yazlýk sinemanýn olduðu yerde oturduk.
Yanýmýzda dava vekili Þefik Bey vardý, çocuklarý Dilaver, Sezai, Gülen, torunlarý Menderes Ýstanbul'a yerleþti. Diðer komþularýmýz Saatçi Fahri, Þaziye Haným ve kýzlarý Nuray, Ayþe, Fatma.
Sakibe Haným ve kýzý Keriman. Karþýmýzda Rüþtü Bey vardý. Diðer hatýrladýklarým Sadettin Eniþte, Mehmet Dinçer öðretmen. Asiye Karabaþ ve kýzý Sinem ve Serdar Geyve'de kalan akrabalarýmýz.
Bu arada biraz geriye dönerek, masa tenisi (ping pong) þampiyonluklarýnýz varmýþ, biraz bahseder misiniz?
-Mülkiyedeyken (Siyasal Bilgiler) Ülker Akçakoca (Köksal) diye bir arkadaþým vardý. Onunla beraber ping pong oynayalým dedik, 1-2 ping pong oynayan arkadaþlarla birlikte... derken ilerlettik bunu. Bu sefer fakülteler arasý ping pong müsabakalarý oldu. O zamanlar tabi bu kadar spor yapan ve ping pong oynayan yoktu. Fakülteler arasý Dil Tarih'te oynayan bir asistan vardý. Oraya çaðýrdýlar, benim daha önceden haberim yok, 'Haydi Muazzez maça' dediler. Gittik orada, iþte 5-6 kiþiydik sanýrým iþtirak eden, orada 1.'lik aldým. Tesadüfen yendim hepsini.
Arkadaþlarýnýzý not almýþým, onlarla sað olanlarla görüþür müsünüz hala?
-Cengiz Aren vefat etti sanýrým. Ülker ile görüþüyorum mesela. Neriman ile Burhaniye'de yazlýða gittiðimde görüþmüþtüm. Ülkü ile mezun olduktan sonra eþi çimento fabrikasýnda vazifeliydi, bir ara görüþmeler olmuþtu sonra daðýldýk. 2004'te 50'. yýl mezunlarý biraraya gelmiþtik. Ýlhan Evliyaoðlu... Suzanlar vardý 2 Suzan...
Mezuniyet fotoðrafýnda yoktu... Siz ne diyorsunuz o güne?
-Ýnek Bayramý, özel bir gündür.
Siyasal Bilgilerin özel Bayramý mýdýr?
-Evet, okulun en sonunda bir inek getirirler. O sýnýfýn da ineðini seçerler. O, ineði gezdirir böyle. Yani çok çalýþan, iyi notlar alan öðrenci, okulun etrafýnda böyle dolaþýr, iþte þarkýlar söylenir, marþlar söylenir. O arada salonda da toplantýlar yapýlýr, þiirler okunur, çok güzel geçer...
Eþinizle nasýl tanýþtýnýz?
-Maliyede çalýþtýðým dönemde tanýþtýk. Ben Maliyede çalýþýrken O'da Hazinede Genel Müdür Yardýmcýsý idi. Ve onun bürosunda çalýþmaya baþladým. O Ýstanbul'a döndü. Ýstanbul'a dönünce telefon ettim... koþarak geldi. Ondan sonra arkadaþlýðýmýz devam etti. Bir-bir buçuk sene arkadaþlýðýmýz oldu, sonra evlendik.
Sizin bir Avukatlýk süreciniz var ondan bahseder misiniz?
-Benim avukatlýða baþlamam 1960 yýlýnda oldu. Baþ Hukuk Müþavirliðinde avukat olarak baþladým, eþim Kýbrýs ve Telaviv'e atanýnca ücretsiz izin aldým. Dönüþte, baþ hukuk müþavirliðinde deðil de, Ankara Muhakemat'ta baþladým. Orada da çok iyi arkadaþlýklarýmýz oldu. 10 kadar avukat arkadaþýmla hala görüþürüm.
DSÝ'de de görev yaptýnýz...
Evet, avukatlýða baþlamadan önce Devlet Su Ýþleri'nde çalýþtým. Þakir'de (Eþmeli) orada çalýþýyordu. Sonra avukatlýða geçmek için ordan ayrýldým.
Þimdi en kritik sorularý baþlayacaðýz ancak sizi rahatsýz etmeden soracaðýz. Þimdi sýnýf arkadaþýnýz Sezai Bey'le (Karakoç) olan þiirle ilgili... Siz bu þiirin farkýna ne zaman vardýnýz?
-Ben o þiiri... Yazýlmýþ benim hiç haberim bile yoktu, hatta Altan Öymen'in eþi Aysel bir sýnýf aþaðýdaydý sanýrým. O söyledi 'Sýnýfýnýzda çok güzel þiirler yazan birisi var' diye. Ben de öyle þiirlerle falan aram yoktur, matematiðe daha ilgiliydim. Derken açýða çýktý. Çok fazla üzerime düþtü bilmiyorum, biraz tutku halini aldýðý, onunda bu þeye saplanmamasýný arzu ederdim. Saplantý haline gelmemesini isterdim... Kendisi bir hayat kursaydý daha mutlu, huzurlu olurdum.
Öðrencilik döneminde ilgisini size hissettirdi mi, yoksa siz bunu daha sonra mý öðrendiniz?
-Hissettirdi tabii... Çok þiirler verdi, ne bileyim yazýlar verdi, kitaplar verdi, ama yakýnlýk duyamadým.
Kýsaca elektrik alamadýnýz..
-O'nu diyorsanýz evet elektrik alamadým.
Bu þiir (Mona Roza) daha önceleri hiç bir yayýnevi tarafýndan yayýnlanmamýþ, o güne kadar (internet dönemi) teksirle fotokopiyle çoðaltýlarak okunmuþ ve belli kesimler tarafýndan bilinirdi. Ýnternetin ortaya çýkmasýyla 2002'de dikkat çekmiþ, gençler arasýnda paylaþýlarak daha bir önem kazanmýþ... Þiirin en önemli özelliði mýsralarýnýn baþ harflerini birleþtirdiðimizde (akrostiþ) sizin isminiz yazýyor. Kamuoyunda bilgi kirliliði var, bir sürü hikayeler, uydurmalar, þehir efsaneleri söz konusu. Bilinmeyenler ne kadar açýða çýkarsa, yalan yanlýþ bilenen herþey ortadan kaybolur. Sizin üzerinizden dedikodu üretilmektedir. Bu anlamda bizi ilgilendiren kýsmý Geyveli olmanýzdan ötürü Muazzez Akkaya'nýn kendisidir. Muazzez Akkaya ne düþünüyor, onun yaþamý nasýldýr, meslek hayatý iþ hayatý nasýldý, kimle evlendi, çoluk-çocuk durumu nedir vs... Bizi en fazla rahatsýz eden kýsmý sizin üzerinizden dedikodu üretilmesidir. Mesela, Cemal Süreya'dan bahsederler... Hiç size bu konuyla ilgili bir bilgi geldi mi?

-Cemal Süreya'dan nasýl bahsediyorlar?
Ýnternette dolaþan bahse göre, çok enteresandýr Cemal Süreya, Sezai Karakoç ve siz Siyasal Bilgiler'de sýnýf arkadaþýsýnýz... Cemal Süreya ve Sezai Karakoç size ilgi duymakta, kendi aralarýnda sizin gönlünüzü kazanmak için farkýnýzda olmadan iddiaya girerler. Size yakýnlýk kurmaya çalýþýrlar...
-Cemal Süreya'dan... Þimdi açýnca... Ben de konuyu açayým. Kendisi hiç belli etmedi hakikaten. Ama ne zaman sýnýfa girsem, tahtaya þiir yazardý. Bir de mantomu aþaðýda hocalarýn olduðu yere asardýk ve orada cebime hep þiirler gelirdi. Ama kim olduðunu bilmezdim. Ve ayný yazý tahtada da görünce onlarý Perihan diye bir arkadaþ vardý, hatta ona da 'Bak ayný çocuk' falan diye... Sonradan kafama jeton düþtü... Çünkü 1-2 defa Todori'de karþýlaþtýk, ilk zamanlar maliyenindi orasý. Orada evliliðimi sorardý, ben de 'Gayet iyi gidiyor' falan deyince, 'Benim de iyi gidiyor neden iyi gitmesin' diye... O yazdýklarýný biraz hissetmiþtim ama þimdi daha iyi anlamýþ oldum. Bak ben bunu bilmiyordum. Kimden duydunuz?
Ýnternette okumuþtuk veya bir dost meclisinde konusu geçmiþ olabilir tam hatýrlamýyorum. Ama çok öne çýkan bir bilgi bu... Ýnternette buna benzer pekçok iddia var. Bir tanesinde sizin intihar ettiðinizden bahsediyor.
-Evet onlarý yazdý Ahmet Hakan...
Bizim esas amacýmýz, sizin bir kiþiliðiniz var, siz bir Muazzez Akkaya olarak, sizin hakkýnýzda bir sürü dedikodular üretiliyor ve bu dedikodular karþýsýnda biz de bir Geyveli olarak ister istemez sorumluluk duyuyoruz. Amerika'daki kýzýnýzýn Ahmet Hakan'la yaptýðý görüþme çok yararlý oldu.
Bir iddiada konferans salonunda size karþý þiir okuduðu, sizin aðlayarak salonu terk ettiðiniz söyleniyor...
-Þiir gününde çýktý okudu gerçekten...
Bu þiiri mi okudu? Mona Roza'yý mý okudu?
-Vallahi þu an onu bile hatýrlamýyorum, hangisini okuduðunu... Ben de okul gecesi olduðu için gitmiþtim, ama ne kaçtým ne de bir þey yaptým, sakin sakin oturdum.
Sizin için Grace Kelly gibiydi diyorlar...
-Yok kadýncaðýz mezarýnda ters dönecek (gülüþmeler)... Sanýrým bir-iki kiþi iltifat olsun diye söyledi ama alakasý yok tabii.
Cemal Süreya konusuna dönecek olursak eksik olan kýsmýný tamamlayayým. Cemal Süreya ve Sezai Karakoç sizin kalbinizi kazanmak için iddiaya giriyor. Ýddia sonunda kaybeden hayatýnýn sonraki aþamasýnda bir iz taþýyacaktý. Anlatýlana göre Cemal Süreya iddiayý kaybeder ve 'Süreyya' olan soy isminden bir tane 'y' harfini nüfustan sildiriyor.
-Hýmmm o sebeple sildiriyor öyle mi?
Evet
-Allah Allah (ben neymiþim dercesine gülüþmeler)
Böyle bir silinme olayý var mý?
-Var. Tabi Süreyya idi bizim zamanýmýzda
Silinme hikayesini biliyormuydunuz?
-Yok hiç bilmiyordum, ama Cemal Süreyya idi, 'y' harfini sonradan kaldýrdýðýný biliyorum.
Ne olarak kaldýrmýþ olabilir?
-Hiç bilmiyorum.
Bakýn burasý çok enteresan, ben 'y' harfini kaldýrdýðýný bilmiyordum. Ancak siz bu olayý onaylýyorsunuz...
-Evet evet Süreyya idi 'y'yi kaldýrdý.
Çünkü orada iddiayý kaybettiði için...
-Ama ikiside kaybetmiþ oluyor o zaman...
Hayýr kendi aralarýndaki iddianýn farkýnda deðilsiniz... Ýddiayý kaybeden Cemal Süreyya soy isminden bir tane 'y' harfini kaldýrýyor. Bakýn o dönemdeki anlayýþa Eðer doðru ise bugün böyle bir iddiayý günümüzde kim yerine getirir ki...
Tabi bu iddia olayý kulaktan dolma bir bilgi de olabilir... Olay þöyle devam ediyor, Sezai Bey'in size olan sevgisini aþkýný iddiaya kurban etmesinden dolayý onunla olan iliþkinizi kesmiþsiniz, hiç konuþmamaya baþlamýþsýnýz...
-Bilemiyorum, Allah Allah (gülüþme)
Bu olaydan sonra Sezai Bey içine kapanmýþ, hiç evlenmemiþ vs...
Halbuki siz bu yaþanan olaylarýn hiç farkýnda deðilsiniz
-Evet hiç farkýnda deðilim..
Hatta sizin ping pong'a olan ilginizden dolayý bir þiiri var
Evet öyleymiþ, onu da Ahmet Hakan'dan öðrendim.
O dönemde okul yaþantýsý, arkadaþlýklar nasýldý?
-O dönemde erkek arkadaþlar çoktu. O yüzden biz kýz arkadaþlar daha fazla birbirimizle kaynaþýyorduk. Ama ben daha çok Ülker Akçakoca ile takýlýrdým. Beraber Suriye'ye Lübnan'a, Kýbrýs'a seyahatlerimiz olurdu. Sömestr Þubat tatilinde okulca sýnýfta da 8 kýzdýk. Sýnýfýmýzda güzel güzel kýzlar vardý ama neden bana yazýlmýþlar bilmiyorum. Üniversiteye baþlayan genç delikanlýlar, onun için yakýnlarýnda kim varsa veyahut hoþlarýna gidin baþka bir yerde olsaydý baþkasýna ilgi olacaktý. Çok þükür fakülte hayatýmýz çok güzel geçti. Ping pong oynamamýz da devam etti bizim, 4 sene boyunca... Güzeldi bilmiyorum... Hocalarýmýzda gayet iyiydi... Coþkun Bey vardý, Bülent Bey vardý, Fadýl Bey vardý...
New York'ta kýzýnýzda ne kadar kaldýnýz? Gelip gitme mi oldu?
Evet gelip gitme oldu. Devamlý kaldýðým olmadý. En çok 3 hafta kalmýþýmdýr. Ama torun doðduðunda bir 25 gün olabilir.
Üniversite döneminde öne çýkan arkadaþlarýnýz var mýydý?
Atilla Karaosmanoðlu vardý, Planlama Teþkilatýnýn baþýna geçmiþti, Ýlhan Evliyaoðlu milletvekili olmuþtu, Ümit Özkan vardý... Erkek arkadaþlarla fazla da baðlantýmýz olmadý. Ülker ile birkaç toplantýlara gittik, sonra baktýk onlar da rahat konuþamýyor bir daha katýlmadýk.
Eþinizden bahsedecek olursak, O'nu da rahmetle analým, ona olan ilginiz, kýsaca onu nasýl anlatýrsýnýz? Herkesin peþinde olduðu Muazzez Akkaya'nýn gönül verdiði insan nasýl biriydi?
-Orhan Giray çok efendi, saygýlý birisiydi. Hani eskiden söylerlerdi ya Ýstanbul Beyfendisi, þimdi bilmiyorum, sanýrým onun devreleri de öyleydi. Sýnýf arakaþlarýnýn arkadaþlýklarý da seviyeli saygýlý kiþilerdi. Belki o devrin yetiþtirdiði insanlar, Atatürk devrinin insanlarý olduklarý için hem kadýnlara saygýlý, hem etraflarýna saygýlý... Tabi aramýzdaki sevgi çok kuvvetliydi, zaman geçtikçe yerleþti. Tabi çocuklarýmýz olunca onu perçinlediler... Çok güzel, huzurlu bir 48 sene geçirdik beraber. Güzel bir evlilikti bizim için.
Bize kapýnýzý açýp, vermiþ olduðunuz bilgiler için çok teþekkür ederiz. Umuyoruz, bilinmeyen merak edilen pekçok konu sizin açýnýzdan aydýnlýða kavuþsa da bazý yaþanmýþlýklar gizemini korumaya devam edecektir. Size ve çocuklarýnýza, torunlarýnýzla birlikte saðlýklý bir ömür dileriz.
(NOT: Yazý ve fotoðraflar geyve.com kaynak gösterilmek suretiyle alýntý yapýlabilir)

Ayaktakiler(Soldan saða): Þeref Elma, Özlem Elma, Yusuf Kýlýç, Elif Giray (Gelini), Ýdil Giray (Torunu), Ýhsan Giray (Oðlu)... Oturanlar: Þair Fahri Ersavaþ, Muazzez Akkaya (Giray), Ela Giray (Kýzý)











Akkaya Ailesi, Muazzez Giray'ýn (Akkaya) annesi, babasý ve kardeþleri...

Yýl 1971... Muazzez Akkaya, Geyve'de babasýnýn bahçesinde... Annesi, babasý, kardeþi Mualla Akkaya ve kýzý Oya...

Soldan saða: kardeþi Mukadder Aksoy (Akkaya) ve eþi Kadir Aksoy, erkek kardeþi Doðan Akkaya ve eþi Güler Akkaya, kýz kardeþinin eþi Turgut Þiþli ve kýz kardeþi Muzaffer Þiþli (Akkaya), Muazzez Giray (Akkaya) ve eþi Orhan Giray



Solda önde torunu Ýdil, arkasýnda torunu Selin, onun arkasýnda torunu Deniz
Yanýnda soldan saða oðlu Ýhsan, gelini Elif, gelini Ayfer, oðlu Özgür
önde Muazzez Giray (Akkaya), yanýnda kýzý Ayþe, yanýnda torunu Lara, kýzý Ela ve en saðda torunu Can

Torunu idil, kardeþi Mualla'nýn torunu Sinem, torunlarý Deniz, Selin ve Can

Önde Orhan Giray, arkasýnda büyük oðlu Ýhsan Giray, yanýnda kýzý Ela Giray, yanýnda gelini Ayfer Giray, yanýnda gelini Elif Giray, yanýnda küçük oðlu Özgür Giray
Önde soldan saða torunu Selin Giray, ortada Muazzez Giray (Akkaya) ve saðda torunu Ýdil Giray

Muazzez Giray (Akkaya) ve kardeþleri Muzaffer, Mualla, Mukadder

Muazzez Giray (Akkaya) torunu Selin ile...

3 kýz kardeþ ve çocuklarý...


Soldan saða: kýzý Ela Giray, torunu Deniz, Muazzez Giray (Akkaya), torunu Ýdil Giray, gelini Elif Giray, oðlu Ýhsan Giray.

81 yaþýndaki Muazzez Giray (Akkaya) zarafetini ve yaþýnýn getirdiði tüm güzelliði hala üzerinde taþýyor.
(Özel teþekkür: Gösterdikleri ilgi ve katkýlardan dolayý Muazzez Giray'a (Akkaya), Ela Giray'a, Ýhsan Giray'a ve Giray Ailesi'nin tüm bireylerine teþekkür ederiz ) Geyve.com
Geyve Haberleri hakkýndaki diðer yazýlar Gsterim: 108937 | E-posta
|