Spordan anlamadığımızdan değil, sporda ve özellikle Sakaryaspor'da söz sahibi olanlar nasılsa anlayamayacakları için pek müdahil olmuyoruz.
Arşivime bakıyorum da; onca yılda bir kere girmişim konuya, o da yine Şaban Yıldırım'la ilgili…
"Dokunmayın Şabanıma" demişim…
Bizim ki yine bir Şaban yıldırım yazısı olacak ama kısa ve öz tarafından;
Şaban Yıldırım, zor günlerin adamıydı.
Bir nevi kara gün dostu…
Bu takıma katkıları bellidir.
Ne zaman, hangi şartlarda takımı sırtladığı, nerelerden alıp nerelere getirdiği bellidir.
Karşılığında ne aldığı da bellidir ki onu gönderenler -eğer sıkıyorsa- bugüne kadar aldıklarını ve sildiklerini yanına da başkalarına verdikleri paraları koymak şartıyla ifşa etsinler.
Yapamazlar… Yaparlarsa bir daha insan içine çıkamazlar…
Sakaryaspor sevdalıları tükürükleriyle boğar onları…
Malum şarkıdır; Ne Duruyorsun, Helva Yapsana!!!
Adamın önüne yağını, şekerini, ununu koyar, helva yapmasını bekler, yapamazsa kızarsınız haklı olarak…
Peki, siz bu ustanın önüne koydunuz mu unu, yağı şekeri?
Transfer yaptınız mı?
Hadi alamadınız, mevcutların karnını doyurdunuz mu?
Çoğu boğaz tokluğuna oynayan bu çocukları motive ettiniz mi?
Hayır…
Peki kimin göreviydi bunları temin etmek? Sizin…
Peki fatura neden ustaya çıkıyor o zaman?
Hedef saptırmak için…
Yazıklar olsun…
Kişiliğiyle işim olmaz, sever sayarım ama bir de getirdiğiniz hocaya bakın;
Adam tam bir istikrar abidesi(!); 26 yılda 26 takım!!!
Evet, istikrar abidesi!!!
Ve aynı zaman da sizin bu işten ne kadar anladığınızın da göstergesi…
Süngü Nerenize Battı?!!!
12 Eylül ve 28 Şubat sürecini yaşayan bizim neslin silahlı kuvvetlere ilişkin pek de iç açıcı hatıraları yoktur.
Peki, bu yaşadıklarımız hangimizi silahlı kuvvetler düşmanı yaptı?
Hiçbir Ülkücünün silahlı kuvvetlerimize düşman kesildiğini görmedik, duymadık.
Peki, Milli Görüş çizgisinde olanlar?
Oğuzhan Asiltürk; Milli Görüş'ün önemli isimlerinden…
Askeri müdahalelerden siyasi ve kişisel anlamda en fazla zarar görenlerin de başında geliyor.
Peki, askerde çavuşundan tokat yinenin başımıza demokrasi kahramanı ve ordu düşmanı kesildiği şu dönemi nasıl değerlendiriyordur sizce?
Bakalım…
Oğuzhan Asiltürk "Ergenekon ile Türk Ordusunda anti-Amerikancı milliyetçi subaylar tasfiye ediliyor" açıklaması sebebiyle davet edildiği Habertürk televizyonu, Balçiçek İlter'in programında konuşuyor;
"AKP hükümetine karşı darbe yapmakla suçlanarak tutuklanan subaylar vatansever ve milliyetçi oldukları ve ABD'nin önümüzdeki günlerde İran'ı işgaline karşı çıkacakları için Ergenekon operasyonlarıyla Türk Silahlı Kuvvetleri içinde vatansever askerlere karşı komplo kurulmuştur.
Ergenekon, altını çizerek söylüyorum Türk ordusunda TSK içinde Amerikan karşıtlarının tasfiyesidir.
Nokta ve bir de ünlem koyuyorum. Başka bir şey değildir.
Çünkü aynı olaylar içinde şu anda Silahlı Kuvvetlerin içerisinde bir kısım insanlar var. Ama Amerikan karşıtlarını alıp ortadan kaldırmak isteniyor.
Sebebi de Amerika'nın İran'a olası müdahalesinde orduyu kendi istedikleri hale getirmektir.
Ama şerefli Türk Ordusu oyuna gelmez diye düşünüyorum."
Şimdi gel de sorma;
Silahlı kuvvetlere düşmanlık modasına kapılanlara sormak lazım; süngü nerenize battı da bu savaşta düşman safını tutacak kadar şerefsizleştiniz?!!! Erol Afşar hakkındaki diğer yazılar Gösterim: 1360 | E-posta
|