Bizler demokrasi istiyoruz. İleri demokrasi sizin olsun. Bize demokrasimizi geri verin. Sizin ileri demokrasinizle yaşamak istemiyoruz. Demokraside bilinmeyen yoktur. Her şey apaçık ortadadır. Sizin ileri demokrasiniz bilinmeyene, bir meçhule doğru gidiyor.
“Bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete” Dünya üzerinde gündemi her gün değişen, hatta her saat başı neler olacağı tahmin dahi edilemeyen başka bir ülke olmasa gerek.
(MİT) açılımı; Milli İstihbarat Teşkilatı olan, gizli odakların kirli çamaşırlarını ortaya çıkaracak olan kurumumuz, terör örgütüyle işbirliği yapar duruma getirilmiş, yapılanları ortaya çıkaranlar da görevlerinden alınarak, haklarında soruşturma açılmıştır. Bağımsızlığımızın teminatı olan Türk Silahlı Kuvvetlerimizden sonra, Milli İstihbarat Teşkilatımız da tam alnından kurşunu yemiştir. Bu kurşunlar, Türk Milleti’nin kalbine sıkılan kurşunlardır. Bu yasa jet hızıyla “yangından mal kaçırır gibi” Meclisten geçmiş, Cumhurbaşkanı tarafından da aynı gün onaylanmıştır.
Terör örgütü yandaşlarına verilen sözler tek tek yerine getirilmektedir. Çünkü onlara “Size istediğiniz her şeyi vereceğiz.” diye verilmiş sözleri vardır.
Her gece başımızı yastığa koyuyor, fakat, “acaba yarın ne olacak” diye, huzurla uyuyamıyoruz.
Gençlik yıllarımızdan bu günlere kadar, kutsal değerlerimiz olan Yüce İslam Dinimizi, Cennet Vatanımızı, bağımsızlığımızın sembolü olan İstiklal Marşımızı ve Bayrağımızı, Cumhuriyetimizi bizlere emanet eden ULU ÖNDER ATATÜRK’ümüzü hep sevdik ve O’nun yolunda yürüdük, yürümeye de devam edeceğiz. Bunları hiçbir karşılık beklemeden yaptık. Yapmaya da devam edeceğiz. Ülkemize faşizmin ve komünizmin gelmemesi için mücadelemizi sürdürdük. Hedefimiz, amacımız tam bağımsız Türkiye’ydi. Bunları yaşarken de kafatasçı ve faşist damgalarını yedik. Allah’ın takdirine bakın ki; bugünkü faşizan baskıları uygulayanlar, bize bu damgaları layık görenlerin ta kendileri değil miydi? “Allah’ın sopası yok” derler. Yaşadıklarımız bu olsa gerek.
Yazımın başlığındaki MİT (Milleti İçinden Tırtıklama) Yasası, daima içimizin tırtıklandığı yasalardan sadece biridir. Bu tırtıklama yasalarının da devamının geleceği aşikardır. Yaptıkları, yapacaklarının teminatıdır.
Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi’nin ayet olmadığının, kaldırılabileceğinin söylenmesi de çok büyük talihsiz bir açıklamadır. Çünkü ATATÜRK, gençliği uyarmakta ve uyandırmaktadır. Hitabenin içindeki “Memleketin dahilinde iktidara sahip olanlar, gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler.” Sözcüğünden ve en sonunda söylediği: “NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYENE!” Cümlesinden rahatsızlık duymuş olabilirler.
Vatanını, Bayrağını, İstiklal Marşımızı, Cumhuriyetimizin Kurucusu ULU ÖNDER ATATÜRK’ümüzü seven Türkiye Sevdalıları adına : “NE MUTLU TÜRK’ÜM!!!” Diye haykırıyorum.
Cemalettin DİNÇER
Eğitimci Yazar Cemalettin Dincer hakkındaki diğer yazılar Gösterim: 1643 | E-posta
|