Son Yorumlar
Son Şans, Tekrarı 105 Yıl Sonra
Bilgi
Yazım içeriği ve bilgi edinme yönünden güzel bir yazı olmuş. En çok di...
Yorumu Oku

Geyve'de köpekler etkisiz hale getiriliyor
Hayvanseverlik
Bu şekilde, canlıların hangi amaçla bayıltığını bilmeden ve sonrasında...
Yorumu Oku

Geyve'de köpekler etkisiz hale getiriliyor
BELLİ
ORADAKİ YURTTAN ŞİKAYET GELMİŞTİR BELEDİYEYE BELEDİYEDE GEREKENİ YAPMI...
Yorumu Oku

Ak Parti'de değişim başlıyor!
MÜTEAHHİT
GEYVE TEŞKİLATI TAMAMEN DEĞİŞMELİ MÜCAHİTLİKTEN MÜTEAHHİTLİĞE YÜKSELME...
Yorumu Oku

Murat Kaya, TCDD Genel Müdürü ile görüştü
dileğimizdir
sayın Murat Kaya; TCDD'nın genen müdürü ile görüşürken HIZLI TREN...
Yorumu Oku

 
Dört Artı Dört Sekiz Etmiyor!
Pazar, 26 Şubat 2012

Defalarca ağır cezalık olduğum için çok iyi hatırlıyorum; kesintisiz eğitim o post modern darbe dedikleri 28 Şubat sürecinde bile daha fazla tartışılmıştı.
Şimdi demokrasi paçamızdan akıyor ama böylesine hayati bir konu, bırakın halka sormayı ilgili/yetkili kuruluşların ve sivil toplum örgütlerine bile sorulmadan Bakanlar Kurulu'nun keyfiyetine bırakıldı?
Ne kadar faydası olur bilmiyorum ama en azından tarihe kayıt düşme bakımından ilgili/yetkili kuruluşların ve sivil toplum örgütlerinin görüşlerini aktarmaya çalışacağım;
İlk olarak ERG yani Eğitim Reformu Girişimi'nin görüşleri;
4+4<8 yani dört artı dört küçüktür sekizden?
Zorunlu örgün eğitimi 4 yıla indiriyor
Yasa teklifinde 12 yıllık zorunlu eğitim için bir başlangıç tarihi öngörülmüyor.
Teklife göre, 12 yıllık zorunlu eğitimin ne zaman başlayacağına Bakanlar Kurulu karar verecek.
Bu kararın nasıl verileceğine ya da karar olasılığının ne zaman gündeme geleceğine dair, yasa teklifinde herhangi bir düzenleme yok.
Yasa teklifinde ilköğretim ikiye bölünüyor.
Yasa teklifine göre ilköğretim birinci ve ikinci kademe olarak dörder yıllık iki kademeye bölünüyor.
Bir başka maddede yapılan değişiklikle ikinci kademenin zorunlu olup olmadığı muğlaklaştırılıyor.
İkinci kademede farklı okul türlerinin önü açılıyor.
Yasa teklifinde ilköğretim ikinci kademe için açıköğretim yolu açılıyor.
Yasa teklifine göre, ilk dört yıldan sonra programlar, açıköğretimle ilişkilendirilebilir. Bu durum zorunlu örgün eğitim süresinin fiilen 4 yıla düşeceği anlamına geliyor.
İlköğretimin kesintili hale gelmesi, tüm çocuklar için büyük riskler yaratacak.
Kesintili eğitim, özellikle kız çocukların okuldan alınabilmesinin önünü açacak, birçok kız çocuk ilk dört yıldan sonra okula gidemeyecek.
Kaynaştırma eğitiminin uygulanmasını riske atacak, engeli bulunan öğrenciler ilk dört yıldan sonra açıköğretime yönlendirilebilecek.
Çocuklar 10 yaşında mesleklere yönlendirilecek, erken yaşta yapılan bilinçsiz seçimlere ömür boyu mahkum edilecek.
Çıraklığa başlama yaşı uluslararası insan hakları sözleşmelerine aykırı olarak 11'e düşürüldüğü için, çocuk işçiliği yaygınlaşacak.
İlköğretim ikinci kademede farklı okul türleri bulunduğunda merkezi sınav sistemi kaçınılmaz olacak, çocuklar 2. sınıftan itibaren dershaneye gidecek, 10 yaşında SBS?ye girecek. Bu durum toplumsal eşitsizlikleri şiddetle artıracak.
Uluslararası testler, sekiz yıllık zorunlu temel eğitimle bile 15 yaşındaki çocuklarımızın % 60?ının basit bir bölme işlemini gerçekleştiremediğini gösteriyor ki zorunlu örgün eğitim dört yıla indiğinde bu oran artacak.
Yedinci ve Sekizinci Milli Eğitim Şuraları?nın önerileri üzerine 1973 tarihli Temel Eğitim
Kanunu'nda yasalaşan ancak 1997'de Temel Eğitim Reformu'yla uygulamaya geçebilen zorunlu sekiz yıllık temel eğitim, Türkiye'nin gelişimine çok büyük katkıda bulundu.
6-13 yaş grubu için okullulaşma oranı, 1997-98'de % 85 iken 2010-2011'de % 99'a çıktı. AKP iktidarında Milli Eğitim Bakanlığı, başta öğretim programları reformu olmak üzere sekiz yıllık temel eğitimin başarıyla hayata geçmesine dönük önemli adımlar attı.
Söz konusu yasa teklifi, hem bu kazanımları riske atıyor hem de eğitim sisteminde katılımcı ve bilimsel bulgulara dayalı karar alma süreçlerinin önünü kesiyor.
Eğitim sisteminin en büyük önceliği olan okulöncesi eğitimin zorunlu hale getirilmesi, yasa teklifinden çıkarıldı.
Yasa gerekçesinde ortaöğretim içinde mesleki eğitimin payının AB ülkelerinde % 60 olduğu söyleniyor, aslında bu oran % 48.
Yasa teklifi, apar topar ve kamuoyunda tartışılmadan Meclis?ten geçirilmeye çalışılıyor, bütçeye maliyeti ve eğitim sisteminde yaratacağı tahribat hesaplanmıyor.
İlköğretimde farklı yaş gruplarından çocukların aynı okulda okumasının yarattığı sorunlar zorunlu eğitimi kesintiye uğratmadan uygulamada iyileştirmeler yapılarak çözülebilir.
Demokratikleşme sürecimizi güçlendirmek, dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girmek ve çocuklarımıza uluslararası standartlarda eğitim fırsatları sunmak için,
Türkiye'de herkesin hak ettiği kaliteli eğitime ulaşması amacına inanan tüm TBMM üyelerini bu yasa teklifinin geri çekilmesi yönünde irade beyan etmeye davet ediyoruz.
ERG yani Eğitim Reformu Girişimi'nin görüşleri böyle, yorum sizlerin


Erol Afşar hakkındaki diğer yazılar
Gösterim: 1542 | E-posta

İlk Yorumu Siz Yazın
RSS Yorumlar

Yorum Yaz
  • Lütfen Yorumlarınız Haberin Konusuna Uygun Olsun.
  • Kişisel Sözlü Kelimeler Silinecektir.
Adınız:
Başlık:
BBCode:Web AddressEmail AddressBold TextItalic TextUnderlined TextQuoteCodeOpen ListList ItemClose List
Yorum:



Güvenlik Kodu:* Code
Bu Habere Yazılan Yorumlar Hakkında E-Posta Aracılığıyla Bilgilendirilmek İstiyorum

Yazdır E-posta
 
 
 
© 2000-2019 Geyve.com Sitedeki içeriğin tarafımızca oluşturulan kısmı kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede kullanılan grafiklerin ikinci şahıslarca kullanılması yasaktır. Yer alan yorumlar ve haberlerden yazarları sorumludur.