Son Yorumlar
Son Şans, Tekrarı 105 Yıl Sonra
Bilgi
Yazım içeriği ve bilgi edinme yönünden güzel bir yazı olmuş. En çok di...
Yorumu Oku

Geyve'de köpekler etkisiz hale getiriliyor
Hayvanseverlik
Bu şekilde, canlıların hangi amaçla bayıltığını bilmeden ve sonrasında...
Yorumu Oku

Geyve'de köpekler etkisiz hale getiriliyor
BELLİ
ORADAKİ YURTTAN ŞİKAYET GELMİŞTİR BELEDİYEYE BELEDİYEDE GEREKENİ YAPMI...
Yorumu Oku

Ak Parti'de değişim başlıyor!
MÜTEAHHİT
GEYVE TEŞKİLATI TAMAMEN DEĞİŞMELİ MÜCAHİTLİKTEN MÜTEAHHİTLİĞE YÜKSELME...
Yorumu Oku

Murat Kaya, TCDD Genel Müdürü ile görüştü
dileğimizdir
sayın Murat Kaya; TCDD'nın genen müdürü ile görüşürken HIZLI TREN...
Yorumu Oku

 
Siloları yıkmak ve belediyecilik
Pazartesi, 27 Şubat 2012

Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu partisinin yerel yönetimler toplantısında sözü Ofis'in yıkılan silolarına getirmiş.
"Sakarya'da muhalefet görevini üstlenmiş bazı isimler zihinsel olarak
geçmişte kaldı.
Bu şehirde ofisin silolarını şehrin sembolü olarak kabul eden insanlarla mücadele ediyoruz böyle bir şey olabilir mi?
Biz hafif raylı sistemden bahsediyoruz onlar silodan bahsediyor."
Ofis'in silolarının şehrin olmasa da Ofis semtinin bir sembolü olduğunu belirterek korunması gerektiğini ilk gündeme getirenlerden biri de benim.
Aslında neredeyse her gün birkaç kez görmeme rağmen siloların korunması gerektiğini düşünmemiştim.
Bir gün gazeteci Şaban Mergül hatırlatmıştı.
Sonra birkaç kez yazma gafletinde(!) bulundum.
'Gafletinde' diyorum, çünkü benim yazılarımın hemen ertesinde silolar yıkıldı.
Tam 10 aydır enkazı öylece duruyor.
Daha önce de Kent Park binası içindeki, Almanlar'ın inşa ettiği Santral binasının korunması gerektiğini yazmıştım.
Sonra binayı Sakaryaspor yönetimi istemişti.
Bugün Toçoğlu'nun danışmanı olan bir zatı muhteremin devreye girmesiyle o bina da yerle bir edilmişti.
O gün oturup ağlamıştım.
Hep söylüyorum.
Bu kentle gönül bağı olmayan belediyeciler için ne silolar, ne santral binası bir anlam ifade eder.
Donatım'dan ekmek yiyen biri için o yıkılan santral ne anlam taşıyorsa, Sakarya'da buğday tarımı yapan biri için de silolar o anlamı taşır.
Adapazarı'yla gönül bağı kuramayanlar bizim için sembol olan santralle, siloyla dalga geçerler.
Onlar için ikindi vakti Atatürk Bulvarı'nda atılan bir turun hiçbir önemi yoktur.
Onlar için Adapazarı- Haydarpaşa arasında çalışan ekspres trenle seyahat etmenin, dolayısıyla Adapazarı Garı'nın hiçbir değeri yoktur.
Onlar için Sait Faik'in, Faik Baysal'ın bir anlamı yoktur.
Onlar için Atatürk Ortaokulu'nun da sembol değeri yoktur.
Onlar için ne Poyrazlar, ne İl Ormanı önemlidir.
Onlar için dün yoktur.
Onlar için bugün vardır.
Tek dertleri de bugünü kurtarmaktır.
….

İzmit minibüsleri ve denetim

Tren seferleri durdurulduktan sonra Büyükşehir Belediyesi'nin Kocaelili Genel Sekreteri İbrahim Pehlivan, trene alternatif için dahiyane bir çözüm bulmuştu;
"Kocaelili firmaların minibüsleriyle yolcuların taşınması."
Ve sonuç;
Yolcular minibüste ayakta gidiyor.
Yol 5 dakikalık bir yol değil ki, daracık minibüste ayakta gidesin.
Her gün yarım saat-45 dakikalık yolu ayakta gitmek zorunda kalan yolculardan biri sorunu şöyle dile getirmiş;
"Merhaba;
Şehir içi otobüslerde mesafenin kısa olmasından dolayı şoförlerin minibüslerinin kapasitesinden fazla yolcu almalarını anlayabilirim…
Fakat ; İzmit-Adapazarı arabalarında neden böyle bir şeye izin verilir ki?
20 kişi oturuyorsa bir o kadar da ayakta insan 45 dakika boyunca yolculuk (tabii buna yolculuk denirse) ediyor.
İnsanları gözlerini bu kadar mı para bürüdü anlamıyorum,anlayamıyorum..
Saygılarımla…"
E-mailini özetlediğim okurum böyle diyor.
Bir başka okurum ise bu minibüslerin hızların yakınıyor.
Sabah-akşam bu minibüsleri kullanmak zorunda kaldığını belirten okurum " Her sabah ve her akşam korkuyla minibüse biniyorum. Sanki rallide yarışıyorlar. Uyarmaya kalktığınızda dayak yemediğiniz kalıyor. Trenlerden sonra huzurum kalmadı. İzmit yolu benim için tam bir kabus oldu" diyor.
İki okurumdan gelen tepkilerden sonra "Ben de acaba bu minibüsleri bir denetleyen yok mu?" diyorum.
Acaba Bölge Trafik ekipleri, hiç mi denetlemez bu minibüsleri?
Umarım ayakta yolcu taşıyan, hız sınırlarını aşan minibüs şoförlerine dur diyecek bir yetkili çıkacaktır.


Sezai Matur hakkındaki diğer yazılar
Gösterim: 1510 | E-posta

İlk Yorumu Siz Yazın
RSS Yorumlar

Yorum Yaz
  • Lütfen Yorumlarınız Haberin Konusuna Uygun Olsun.
  • Kişisel Sözlü Kelimeler Silinecektir.
Adınız:
Başlık:
BBCode:Web AddressEmail AddressBold TextItalic TextUnderlined TextQuoteCodeOpen ListList ItemClose List
Yorum:



Güvenlik Kodu:* Code
Bu Habere Yazılan Yorumlar Hakkında E-Posta Aracılığıyla Bilgilendirilmek İstiyorum

Yazdır E-posta
 
 
 
© 2000-2019 Geyve.com Sitedeki içeriğin tarafımızca oluşturulan kısmı kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede kullanılan grafiklerin ikinci şahıslarca kullanılması yasaktır. Yer alan yorumlar ve haberlerden yazarları sorumludur.