|
Dernekkırı Kapatılmalı Bataklık Kurutulmalı |
|
Salı, 20 Mart 2012 |
|
Dernekkırı Prefabrik Yerleşim Alanının, depremzedeler için başlarını sokabilecekleri bir ev ve yaşayabilecekleri sosyal bir ortam olma özelliğini çoktan yitirdiğinin delili dün örneğini verdiğimiz haftalık asayiş raporudur.
Şurası muhakkak ki Dernekkırı Prefabrikleri, ilimizde fuhuş, hırsızlık, cinayet gibi asayiş olaylarının faillerinin barındığı ve potansiyel faillerinin özenle yetiştirildiği bir kamptan ibarettir.
Bunun böyle olduğunu emniyet ve jandarma da bilmekte ‘her olayın faalini elimizle koymuş gibi buluyoruz' itirafını yapmakta ve güvenliğimizi sağlayan her iki kurum, raporlarında, bu iğrenç bataklığın kurutulması resmi görüşünü her fırsatta bildirmektedirler.
Lakin bu ilin valisi ve siyasetçileri her nedense bu bataklığı kurutma ihtiyacı duymadılar.
Niye?
Biraz oy kaygısı malumunuz ve biraz da kapatılması gündeme geldiğinde birilerinin yaptığı küçük çapta taşkınlıklar.
Depremle hiç alakası olmayan, depremzede özelliğinden çok ‘depremzade' diye tanımlanabilecek bir avuç insana tercih ediliyoruz bir anlamda…
Basın basıyor yaygarayı; Amanın depremzedeleri kovuyorlar, atıyorlar, kesiyorlar…
Yahu ne alaka?
Bugün orada depremle gerçekten ilgisi olan kimse kalmadı.
He, muhtaçlıksa mesele evet 3- bilemediniz 4 aile var.
Ama o insanları burada oturtmak lütuf ve ihsan değil adeta işkencedir.
Siz isteseniz yaparsınız…
Artık ilgili herkese, depremin geçip gittiğini, depremle ilgili yaptırımların artık bittiğini anlatır, diğer prefabrikleri nasıl boşaltıysanız, bunları da kaldırırsınız.
Geriye kalanlar dediğim gibi, bırakın depremzede olmayı bunlar deprem sırasında ilimizde oturmayan, deprem sonrası yaşanan kargaşayı fırsat bilip yardımlardan istifade etmek amacıyla başımıza çöreklenen, örneğin İzmit ve İstanbul'da çalışıp fırsattan istifade göçünü biraz daha yakına taşıma arzusuyla hareket eden, bedava elektrik, bedava su ve bedava eve konan tatlı su kurnazlarıdır.
Ve bir kısmı hatta büyük bir kısmı da ilimizin hırsızlık ve fuhuş sektörüne katkıda bulunmak amacıyla gelen veya aramızda bulunup Dernekkırı'nı bu amaçla üs edinenlerdir.
Dernekkırı kayıt dışı genelevdir aynı zamanda…
Yine içimizden birilerinin, o hengamede veya daha sonra ‘ya deprem olursa başımızı sokacak bir çatı olsun' sözde gerekçesiyle bir prefabrik edindiğini, bazılarının kiraya verdiğini ve bazılarının da maalesef kim bilir hangi siyasetçi vasıtasıyla edindiği prefabrikeyi ‘garsoniyer' maksatlı kullandığını ben de biliyorum, bu ili yönetenler de…
Yine hepimiz biliyoruz ki bu prefabrikelerin artık insani ve sosyal bir amacı kalmamıştır.
Aksine insanlığın yüz karası bir şekle bürünmüştür bütün olup bitenleri ve bu şehre verdiği zararlarıyla…
Sadece asayiş yönüyle sınırlı değil çevreye verdiği zarar.
Çoktan ömrünü dolduran, alt yapısı biten ve çoğunlukla işgal altında bulunan prefabrikeler
Çevredeki onca köyün mera arazisi kurulu…
Bu yapıların kaldırılması ve hakkı olan köylerde yaşayan vatandaşlarımıza mera olarak yeniden tahsisinin sağlanması gerekiyor.
Yine ekonomik bir zararı da prefabriklerde yaşayanların yüzde 80'inin hiç de hakkı olmadığı halde kaymakamlığın yardımıyla geçimini sürdürüyor olmaları…
Yani her türlü melaneti yapıyor, üstüne de para alıyorlar ne yazık ki…
Ha, bir de çoğumuz farkında bile değiliz ama bu vatandaşların(!) elektrik paralarını da bizler ödüyoruz.
Malumunuz kaçak elektriğin faturası bizim faturalara paylaştırılıyor…
SEDAŞ ekipleri gidip elektriklerini kesiyorlar hem borcundan dolayı hem de kaçak kullanımı engellemek için…
Ama onlar işin tekniğini öğrenmişler, ekip gider gitmez açıyorlar elektriklerini, doya doya kullanıyorlar.
Dediğim gibi fatura bize yansıyor, yansıtılıyor.
Şimdi…
Sayın Valim…
Sayın yerel yöneticilerim…
Sayın siyasetçiler…
Artık anlamını, işlevini yitiren, yitirdiği gibi bu ile ekonomik, sosyal ve sosyolojik anlamda her türlü melanetin bataklığı durumundaki bu prefabrikeler artık tedavülden kaldırılmalıdır.
Lamı cimi yok derhal kapatılmalıdır, derhal…
Ben olayı takip edeceği, unutturmayacağım…
Lütfen bu şehirde insan gibi yaşamayı hak eden herkeste unutmasın ve unutturmasın.
Erol Afşar hakkındaki diğer yazılar
Gösterim: 1597 | E-posta
|
|
|
