Yaşamda Kalite Kavramı
Kalite: Mümkün olan en iyi.
- Mümkün olandan kasıt; yapabileceğimizin en iyisini yapmaya çalıştığımız anlamındadır.
- En iyiden kasıt; Bu gün için en iyi olandır. Yarın ulaşılabilecek en iyinin seviyesi yükselecektir.
Kaliteli şeyler zevk verir, tatmin eder. Ne yaparsak yapalım, iyisini yapıyor olmayı tercih ederiz. Daha iyi olanı tercih etmek, soyunun devamı için insan genine kazınmış özelliklerden biridir.
Ancak kalite sübjektif bir olgudur; neyin iyi olduğu insandan insana değişir. Bununla beraber belirli bir gurup insan için, tartışarak ve paylaşarak neyin kaliteli olduğu konusunda ortak bir anlayış geliştirilebilir. Özellikle tüketim alışkanlıkları açısından baktığımızda, popüler kültür ile dayatılan ortak bir tüketim kalitesinin oluştuğunu iddia edebiliriz. Bahçeli bir ev, büyük bir araba ve 5 yıldızlı yaz tatilleri gibi.
Takip edebildiğim kadarıyla, kalite en çok bu dar anlamıyla, yani tüketim kalitesi anlamıyla kullanılmaktadır. Ve sürekli yükselmektedir bu tüketim kalitesi. Bu yükseliş yukarıda yaptığımız, “bu gün için en iyi” tanımıyla örtüşse bile pek çoğumuzun erişebileceğinden daha hızlı olduğundan “mümkün olan” tanımıyla örtüşmemektedir.
Gözlemim odur ki, pek çoğumuz yaşam kalitesini, tüketim kalitesiyle özdeştirmiş durumdayız. Örneğin “Doğan” marka bir arabadan inenle,”Mercedes” marka bir arabadan inene aynı muameleyi yapmıyoruz. Sonuç itibariyle, bu malları satın almış olanlar da kendilerini daha kaliteli hissediyorlar. Hissediyoruz.
Bu tarz bir kalite anlayışı toplum değerlerinin de değişmesine de neden olmaktadır. 15,20 yıl önce zenginliğini sergilemek ayıp sayılırdı. Bu gün medyayı davet edip, kamusal alanda gösteriş yapıyorlar. Hatta insanlar sırf birbirine gösteriş yapabilsin diye oluşturulmuş mekanlar var.
Buraya kadar özetlersek, kalite eşittir tüketim kalitesi anlayışı hakim. Halbuki biz gittiğimiz mekan, bindiğimiz araba, oturduğumuz ev, giydiğimiz elbise değiliz. Tüm bunların dışında bir şeyiz. Kullandığımız saatin, taktığımız gözlüğün, sıktığımız kokunun bizi oluşturmasına izin vermemeliyiz. Kaliteli olacaksak biz kaliteli olmalıyız, eşyalarımız değil.
Bu nedenle benim burada ele alacağım kalite kavramı, tüketim kalitesinin dışında bir kavram; Goethe’nin “Yaşamak, kendini adam etmektir. Zekanı ve bilgiyi kullanarak, etinden ve kemiğinden kendi heykelini yapmaktır” sözündeki yapma fiilinin kalitesi.
Kalite kavramı, Toplam Kalite Yönetimi (TKY) felsefesiyle girdi iş yaşantısına; çağa ayak uydurma zorunda kalan şirketlerimiz, uluslararası arenada başarılı olmak için kaliteli işler üretmeye başladılar. Bu gelişim süreci “kalite”nin daha iyi tarif edilmesinin sağladı, hatta ISO 9001 gibi kalite belgeleri üretildi, kalite standardını bilimsel bir hale getiren.
TKY çalışmaları kapsamında ele alınan kalite, ürünün kalitesi değil, üretim sürecinin kalitesidir. Çünkü, fark edildi ki ürünün kalitesini gözlemlemek tatmin edici sonucu oluşturmuyor. Ürün hatalı üretildiğinde oluşan maliyet çok yüksek ve geri dönüşü yok. Onun yerine üretim süreçlerinin mükemmelleştirilmesiyle elde edilen kalite daha yüksek. İşte TKY’nin önemli yeniliklerden birisi buydu; ürün yerine sürecin iyileştirilmesi.
TKY’yi benimsemeyen kaliteyi hedef almayan şirketler ise kaybetmeye mahkumlar. Çünkü bu çağda duran, düşüyor. Bekleyen yok oluyor.
Biz de, adam etmek istiyorsak kendimizi, kalitemizi artırmalıyız. Maalesef ISO 9001’de insan kalitesinin standardı henüz belirlenmedi. Belki üzerinde tartışırsak biz bazı standartlar belirleyebiliriz. Ve bu işi yaparken TKY tecrübelerini kullanabiliriz.
Aynı TKY’de olduğu gibi, ürünün kalitesi yerine sürecin kalitesine odaklanmalıyız. Bu bağlamda ürün “biz”sek, süreç bizim yaşantımızdır. Yaşantımız ise pek çok alt süreçten oluşmaktadır.
- 24 saatin planlanması(uyku, yeme-içme, spor, ulaşım bağlamında)
- İşimiz
- İlişkilerimiz (iletişim kalitesi anlamında)
- Eğitimimiz
- Hobilerimiz
Listeyi çoğaltabiliriz. Alt süreçlerinin kalitesini artıran, yaşam kalitesini artırmış olur. Bu yazı dizisinin tamamı alt süreçlerin (iletişim, beslenme, spor vb.) iyileştirilmesine yönelik olduğundan, aynı zaman da yaşam kalitesinin yükseltilmesine de yöneliktir.
Kaliteye yönelik bazı noktaları aşağıda topladık, yaşam kalitenize katkı sağlaması amacıyla sunuyorum;
· Kalite standardını koyan ve talep eden sizsiniz. Bu standardı aşağıya çekmeyin, aksine yükseltin. Örneğin kendinizi bir kral/kraliçe gibi davranın.
· En kolay yükseltilebilecek kalite “söz” kalitesidir. Konuşmadan önce düşünmek, sözlük çalışması yapmak, hazır kalıplar kullanmak, deyimler ve güzel alıntılar ile süslemek ve iyi bir vurgu söz kalitenizi yükseltecektir.
· Kalite üzerine düşünün; günlük fikir üretme miktarı da iyi bir kalite göstergesidir.
· Her gün en az bir saatinizi, kişisel gelişime ayırın.
· Planlama yapın, zamanı kaliteli paylaştırmak, süreçlere işlevsellik kazandırır.
· Nazik olun, hem çok basittir; hem de pek çok kapıyı açar.
· Temiz giyinin, temiz olun; önemli bir kalite göstergesidir.
· Dik durun ve gülümseyin; enerjinin ve kendine güvenin simgeleridir.
· Kaliteli insanlarla arkadaş olun; onların beğendiğiniz yönlerini aynalayın.
· Okuyacağınız kitapları iyi seçin; çünkü kitaplar düşünce kalitesini oluşturmaktadır.
· Kendi tarihinizi yazın; yazı insanı olgunlaştırır ve geri besleme sağlar.
· Alt süreçler konusunda hedefler koyun ve o hedeflere ulaşmak için plan yapın.
· An’ın değerini bilin; ölümlü olduğunun farkında olanın An’ı, farkında olmayanın anından daha değerlidir.
· Müzik kalitenizi artırın, duygu kalitenizi artırır.
· Ve son olarak; televizyonu seçim yaparak seyredin.
Kaliteli bir yaşam dilerim.
Umut Ahmet TARAKCI
Değişim Yönetimi Danışmanı