Salı, 03 Temmuz 2012 |
Pazar günü 15'incisi düzenlenen Uluslararası Parlayan Kent Akçakoca Festivali'nin son gün etkinliklerine katılmak üzere katılmak üzere Akçakoca'daydık.
Akşamüzeri bir çok ülkeden gelen folklor guruplarının gösterisi vardı.
Akşam gerçekleştirilen Ottoman Dans Grubu'nun gösterisi ile Hadise konseriyle festival sona erdi.
Cuma günü Mustafa Ceceli, Cumartesi gecesi Bengü konserleriyle Akçakoca ve festival konukları coşmuşlar.
Festival nedeniyle Akçakoca inanılmaz kalabalıktı.
Sahilde Belediye yeni düzenlemeler yapıyor.
Yaz bitmeden tamamlanması planlanan çalışmalar ilçenin sahil bandına modern bir görünüm kazandıracak.
Başkan Fikret Albayrak ile sohbetimizde belediye çalışmalarını dinledik.
Sahilde esen şiddetli poyraza rağmen iğne atsanız yere düşmeyecek bir kalabalık var.
Akçakoca'da doğal bir kentsel dönüşüm yaşanıyor.
Eski binaların yerlerine yeni binalar yapılmış.
Yılların sorunlu otel inşaatı Başkan Albayrak'ın girişimleriyle tamamlanmış.
Çok yakında ilçe 5 yıldızlı ilk oteline kavuşacak.
Düzce Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Erol Tayhan ve Akçakoca Yenihaber Gazetesi'nin sahibi Aytekin Seçkin ilçeyi adım adım gezdirdiler.
Akçakoca bizim Kocaali ve Karasu'ya göre turizmde çok mesafe kat etmiş.
Bizim Karası ve Kocaali yerinde sayarken Akçakoca adeta uçmuş gitmiş.
Ancak Akçakocalılar gelinen noktayı yeterli bulmuyorlar.
Ne Başkan Albayrak, ne de Akçakoca halkı ilçenin bugünkü halinden memnunlar.
Mevcut potansiyelinin yeterince değerlendirilmediğini düşünüyorlar.
Gece Ottoman ve Hadise'yi izlemeye gelen 20 bini aşkın insanın heyecanı 25 bin nüfusa sahip ilçede her alanda hissediliyor.
Oteller, pansiyonlar dolmuş.
Lokantalarda yer bulmak zor.
Sabah olup Adapazarı'na dönerken Kocaali sahilinde denize girmek istiyoruz.
Ancak sahille ilgili hafızamızdaki eski görüntüler tereddüt etmemize neden oluyor.
Kızım ısrar edince Kocaali sahilinde konaklıyoruz.
Kocaali sahili ben görmeyeli çok değişmiş.
Sahildeki tüm çirkin binalar yıkılmış.
Bir tek Jandarma'nın, orada güvenlikle ilgili hiçbir sorun olmamasına rağmen işgal ettiği alan kalmış.
Kumsal tertemiz.
Belediye tuvalet, duş ve soyunma kabinlerinin tertemiz bir bina yapmış.
Sahilde güzel duşlar var.
Her biri tertemiz ve bakımlı.
Deniz biraz dalgalı da olsa inanılmaz güzel görünüyor.
Yolun güney tarafında sıra sıra son derece şık görünümlü kafeteryalar ve restoranlar açılmış.
Eskinin gözü rahatsız eden o derme çatma barakalardan eser yok.
1 saate yakın süren deniz keyfinin ardından Adapazarı yoluna dönerken bir kez daha Jandarma'nın prefabriklerine gözümüz takıldı.
Keşke onları da oradan kaldırabilecek bir güç olsa.
…
Sakarya nerede başlıyor?
Daha önce de yazdım.
Dün Adapazarı'na gelirken bir kez daha gördüm.
Karasu-Adapazarı yolunda birkaç yerde var.
En sonuncusu "Sakarya 5 km".
Tabelanın bulunduğu yer Söğütlü, Adapazarı arasında.
Söğütlü de, Adapazarı da Sakarya'nın ilçesi.
Benzer yanlışlık tüm Adapazarı kent girişlerinde var.
Karayolları Bölge Müdürlüğü yanlışta ısrarını sürdürüyor.
Şehirden de ne Vali, ne Büyükşehir Belediye Başkanı bu yanlışı görmüyor.
Vali Mustafa Büyük'ün sorumluluk alanı sadece bu tabelalarda belirtilen bölümle sınırlıysa benim söyleyecek sözüm yok.
…
Uzunçarşı ne olacak?
SATSO İstanbullu bir araştırma şirketine Uzunçarşı ile ilgili bir anket yaptırtmış.
Bununla ilgili yaklaşık 500 civarında Uzunçarşı esnafının davetli olduğu bir toplantı düzenlenmiş.
Bu toplantıya ne yazık ki esnafı 10'da biri bile katılmamış.
SATSO yönetimi bu duruma çok bozulmuş.
25 civarında esnaf anket sonuçlarını dinlemişler.
Bazıları kendi görüşlerini dile getirmişler.
Anketin en çarpıcı yanı ise şu olmuş.
Cevap verenlerden yüzde 80 kadarı çarşıda bir düzenleme yapılmasını istemiş.
Ancak kendi dükkanında düzenlemeye gerek olduğunu düşünenlerin sayısı yüzde 20 civarındaymış.
Buradan anlaşıyor ki; Uzunçarşı'yı yenileme projesine başlamak bir hayli zor. Sezai Matur hakkındaki diğer yazılar Gösterim: 1855 | E-posta
|
|
|