|
Cumartesi, 03 Kasım 2012 |
|
Ey iman edenler! Allah'a karşı gelmekten sakının ve doğrularla beraber olun. ﴾tövbe 119﴿diye bizleri doğru insanlarla olmaya sevk eden Rabbimize hamd İnsanların hayırlısı insanlara faydalı olandır diyen O Resule salat ve siz gönül dostlarına selam olsun.
Ömrünü insanlara eziyetle geçirmiş; halk içinde şerli birisiydi. Sağlığında insanlar bu dünyada çok çekmişlerdi.
Ölümünü duyan köylüler; “bu bizim dirilerimize rahat vermedi şimdi mezarda kilerimize de rahat vermez. En iyisi biz bunu mezarlığımıza defin edilmesine karşı çıkalım” derler ve mezarlığın kapısına dikilirler.
Köylüler tarafından defin işlemi yapılmayan kadın; Kocasını kendisi defnetmek ister Fakat bakar ki buna mezarlıkta yer yok. Cenazeyi kendim alayım bari kıra (bayıra) götüreyim orada bir yere gömerim der.
Ve bir çuvala koyduğu kocasını sırtlanır köyün merasının yolunu tutar. Yolda piri fani yaşlı bir çobana rast gelir.
Çoban “sırtındaki nedir ?” deyince;
Kadın olayları baştan sona anlatır.
Çoban “Tamam teyze sen onu bana bırak ben Onu defnederim. Sen evine dön” der.
Ertesi günü köyün imamı köy meydanına geldiğinde halkın şaşkın şaşkın birbirlerine baktıklarını görür. Köylüler imamın etrafını sararlar.
“Hocam bizim mezarlığa koymadığımız komşu var ya; Bizim her birimiz onu cennette gördük bu nasıl olur” derler.
Hoca efendi ; “Vallahi komşular bende anlamadım onu cennette çok güzel bir yerde bende gördüm”.
Köylüler “hocam buna bir yorum yap. Bildiğin bir şey var mı?”
Hoca ; “Bende bir şey yok siz hanımına sorun” der.
Köylüler hanımını bulur ve “senin kocan da ne gibi güzel haslet vardı” derler.
Kadın “bir şey yok siz kırda gördüğüm çobana gidin” köylü çobanı bulur.
Köylüler; “Çoban kardeş bu adama sen ne yaptın. Biz bu şerli adamı cennette gördük”.
Çoban; “Ben defnettikten sonra şöyle bir dua yaptım. Allahım bu güne kadar bana misafirler gönderdin. Bende onları yedirdim, içirdim ikram ettim gönderdim. Bu gün ise ben sana bir misafir gönderiyorum sen ona ikram eyle dedim ve başka da bir şey demedim”…der.
Kıssadan alınacak ders; Kişilerin hal ve hareketlerine bakıp nasıl öldükleri değil Rabbimizin katında ne gibi bir muameleye tabi olacağını kimse kestiremez. Bize düşen insanların kötü hallerini değil her insanda iyi olabilecek iyi hasletleri ile anmaktır.
Uzun yıllar Sakarya-bahçeli evler camiinde görev yaptıktan sonra her yerde fahri imam ve müezzinliğe devam etmiş hocamız vefat etti. Cenazesinde bulundum. Hocanın yani âlimin cenazesinde âlim ve hocalar bol olur.
(Aynen Rahmetli Hamit hocamızın olduğu gibi. Bu arada 2 nesil yüzlerce talebeyi yetiştiren Hamit hocamızı ve tüm ölmüşlerimiz Rahmet ve minnetle anarım.)
Hocamızın defin esnasında (duada) söylediği konumuzla alakalı olan hadisi şerifi sizlerle paylaşmak istiyorum.
Peygamberimiz (sav) “Bir kimsenin arkasından 40 kişi iyi olduğuna şahitlik ederse o cennet ehlinden olur” deyince sahabe şöyle der “YaResülallah cenazeye katılanlara bir şey yok mu” Peygamberimiz (sav) “onlarda onunla beraberdirler”
Konuşmasını sürdüren hocamız “hey hoca cemaati nerden buldun bunu derseniz gelin kitapta yerini gösteririm” demiştir.
Kıssadan alınacak ders; Cenazelere katılmayı özellikle iyi olduğuna şahit olduğumuz kimselerin cenazelerine mutlaka katılmamız lazımdır. Tabiki farz namazları da edaya devam etmeliyiz. İstanbul da bir cenazede; imam “aziz cemaat her zaman kılınmadığı için cenaze namazını bir kez daha tarif ediyorum”derken arkalardan biri el kaldırır. İtiraz eder. “Hocam biz en çok cenaze namazı kılıyoruz anlatacağını biliyoruz” sen ötekileri anlat der.
Sakarya Serdivan'da bir cenaze namazındayız. Cenazeyi kıldıracak Hoca efendi çok açık sözlü biri. “aziz cemaat cenaze namazını sizlere tarif etmekten haya duyduğumdan hemen namaza geçiyorum.” Dedi ve namazı kıldırdı. Tarif etmemesine rağmen kimse yanlış yapmadı. Bence de gereksiz bir soru olduğundan bundan sonra tüm imamlarımız böyle saçma soru sormasalar iyi olur. Tarif yapmak; oradakileri bilgisiz yerine koymak anlamını taşıyor.
Konu namaza rastladığından bir kıssada yakınımdan vermek istiyorum. Beraber çalıştığımız 2 genç arkadaştan biri genç yaşta vefat eder. Genç yaşta vefat eden yüzlerce yakınlarımız gibi. Her gün birlikte çalıştığı diğer arkadaşı rüyasında görür. Ve şöyle der.”Arkadaşım aman kardeşim namaza devam edin burada en çok namazdan sorgu sual olunuyoruz Namazın hesabını verenler diğer soruları kolay veriyorlar” diyor.
Ölünün vaizi böyle oluyor. Ölü vaiz eder mi? cevap; eder. Nasıl eder? diye sorana;Yasin süresi 2. sayfanın sonuna bir baksınlar. ﴾Yasin 26-27 sf 441﴿ (Kavmi onu öldürdüğünde kendisine): "Cennete gir!" denildi. O da, "Keşke kavmim, Rabbimin beni bağışladığını ve beni ikram edilenlerden kıldığını bilseydi!" dedi.
Cennetlikler ile cehennemliklerin nasıl konuşacağını Rabbimiz Müddesir süresinde(39..43)de şöyle haber vermektedir.
“Ancak ahi ret mutluluğuna eren kimseler başka. ﴾ 39﴿ Onlar cennetlerdedirler. Birbirlerine suçlular hakkında sorular sorarlar ve dönüp onlara şöyle derler: "Sizi Sekar'a (cehenneme) ne soktu?" ﴾40-42﴿ Onlar şöyle derler: "Biz namaz kılanlardan değildik." ﴾43﴿
Rabbim böyle olmaktan cümlemizi muhafaza buyursun.
Cennet yolcuları -2- başlıklı yazımda sizlere cennete giden birisi hakkında (meşhur) uzun olan bir hadisi kısaca anlatmaya çalışacaktım. Olmadı. Takdir de bunları söylemek-yazmak varmış. İnşeallah sonraki yazılarımda..
Cennet yolcuları-3-yazımda buluşmak üzere.. Rabbim cenneti kazandıracak ameller işlemeyi cümlemize nasip etsin.Yazımın tesirini başta kendimde sonra tüm okuyucularımda görmeyi nasip etsin (Amin)
Sadi KARAKAYA
Sadi Karakaya hakkındaki diğer yazılar
Gösterim: 2111 | E-posta
|
|
|
