|
Bu satırları okuyorsanız, Maya Takvimi fos çıkmış, kıyamet henüz kopmamış demektir.
Ama bu kopmayacağı manasına gelmez.
Dolayısıyla sanal kıyamet konusuna girmeden önce kıyamet kopacak diyenlere ‘hadi lan ordan’ diyen kamu ve tüzel kişi ve kuruluşlara dokundurmadan geçmeyelim;
Kopmayacağını nereden bildiniz?
Hadi o dangalaklar ellerindeki uyduruk maya takvimine göre hareket etti de inanan ve haliyle ahir zamanda yaşadığını, kıyametin belki bir saniye sonra kopacağını aklından çıkarmaması ve öyle davranması gerekenler, siz neye göre ‘hayır’ dediniz?
* * *
Millet sözüm ona kıyametin kopmayacağı yerleşim alanlarına yüklenince aklıma şu fıkra geldi;
Azrail, Temel”in yanına gelir ve “Kardeş vaktin tamam, hadi gidelim” der. Temel oldukça uyanıktır, Azrail”e yalvarır yakarır; “Bana bir 5 yıl ver, çok önemli işlerim var, 5 sene sonra gel, al canımı” diye Azrail”i ikna eder.
Uyanık Temel “Pilot olursam, Azrail beni havada yakalayamaz, ben de ölmekten kurtulurum” diye düşünür ve Pilot okuluna başvurur.
Başarılı bir eğitimden sonra Pilot olur ve çalışmaya başlar.
5 sene sonra Temel uçak kullanırken, omzuna biri dokunur; “Kardeş vakit tamam, gidiyoruz” der Azrail.
Şaşkına dönen Temel; “Tamam gidelim de, ben ölürsem uçak düşer, yazık değil mi 150 yolcuya, onların günahı ne?..” diye sorar.
Azrail; “Konuşma ulan, zaten 151″inizi bir araya getirinceye kadar anam ağladı, yürü”¦”
Yani Azrail, bu maya takvimi meselesini, o kadar dangalağı bir araya getirebilmek için icat etseydi, amma gülerdim ha!
* * *
Hadi, iman ve İslam dairesine girmemiş olanların kafası basmaz da yahu az çok Allah kitap bilenlerin, ol deyince olduranın, öl deyince öldüreceğine, yerin yedi kat dibine girsen de kurtulamayacağına iman etmemiş olmaları ne kadar acı!
Ölüm meleği peşine düştüğünde kaçtığını zannederken, Azrail’in kucağına gidersin farkında olmadan…
Şu kıssada olduğu gibi;
Ölüm meleği bir gün Süleyman peygamberin huzuruna geldi.
Yanında bir gencin oturmakta olduğunu gördü.
Ona dikkatli dikkatli baktı. Şaşırmıştı.
Kendisine Ölüm meleğinin tuhaf tuhaf baktığını gören delikanlı korkuya düştü.
Beti benzi attı, rengi sarardı soldu.
Yüreğindeki korku ateşiyle, Süleyman peygambere dönerek, ‘ey Allah’ın elçisi’ dedi, ‘sen ki hükmünü Allah’ın izniyle rüzgarlara geçiren bir peygambersin. N’olur bulutlara buyur da beni derhal uzak bir ülkeye atsınlar. Ölüm korkusundan ölmek üzereyim’ diye yalvardı.
Süleyman aleyhisselam baktı ki delikanlının korkudan ödü patlıyor, bulutlara dönerek, onu İran’dan Hindistan’a taşımalarını söyledi.
Delikanlı ortadan kayboldu.
Az sonra Azrail tekrar geldi.
Süleyman aleyhisselam, ‘ey kılıçsız kan döken’ dedi, ‘niçin o gence öyle baktın?’
Azrail, ‘ey Allahın elçisi’ diye konuştu, ‘tam o sırada bana Allah katından buyruk gelmişti. Onu üç günlük bir yerde, ta Hindistan’da bularak ruhunu kabzetmem emredilmişti.
Burada, sizin yanınızda görünce şaşırdım.
Buradan derhal üç günlük yola nasıl gidecek diye merak ettim.
Rüzgar oraya götürünce ben de gidip canını aldım!’
* * *
Kıyamet hep merak konusu oldu insanlarca…
Yüce Mevla mukaddes kitabında insanlığı merak etmektense hazırlıklı olmaları konusunda uyardı;
“Kıyamet Suresi 6-12; İnsan kıyamet günü ne zamanmış diye sorar. İşte göz kamaştığı, ay tutulduğu, güneşle ay bir araya getirildiği zaman! O gün insan ‘kaçacak yer neresi’ diyecektir. Hayır, hayır! (Kaçıp) sığınacak yer yoktur. O gün varıp durulacak yer, sadece Rabbinin huzurudur.”
Rabbim bu uyarıyı dikkate alanlardan eylesin!
Peygamberimiz de zaman belirtmedi ama işaretlerini verdi, anlayanlara;
“Emanet zayi edildiğinde kıyametin kopmasını bekleyin.
Ya Resulallah, emanetin zayi edilmesi nasıl olur denince, görev ehlinden başkasına verildiği zaman kıyameti bekleyin buyurdu. (Buhari)
Allah’a şükür, bizde emanet ehlinde…
AKP iktidarda, bütün kamu kurum ve kuruluşları işinin ehli, ehliyetli, liyakatli kişilerle dolduruldu…
Bu anlamda 2023 yılına kadar rahatız.
Yalnız bir başka alamet daha var ki, o da ‘dünya malının bollaşması, zekât verecek fakirin bulunmaması’ durumu, bu beni biraz tedirgin ediyor.
Dünyayı bilmem ama AKP’nin gayretiyle ve himmetiyle milli gelir kat be kat yükseldi ve adil paylaşılıyor, Türkiye bolluk içinde yüzüyor, sadaka verecek insan bulamıyor, dünyanın sair ülkelerine kampanyalar ve turlar düzenleyip zekât-fitre verecek insanlar arıyorsunuz.
Sizce?
Erol Afşar hakkındaki diğer yazılar
Gösterim: 1698 | E-posta
|
