|
Tasada ve sevinçte ortak paydalarımız olan sevgili halkım! Bu sorum hepimize. Elimizi cüzdanımıza değil, vicdanımıza koyarak, başımızı iki elimizin arasına alıp cevaplar mısınız? Tabii, vicdanı kalanlaradır sözüm.
-Leşlerin Türkiye’ye Türk Hava Yolları uçağıyla getirilmesi sizleri rahatsız etmedi mi?
-Diyarbakır’daki hastane morgunda yatan leşleri temsilen, göndere çekilen pkk paçavralarına ne dersiniz?
-Terör örgütüne cenaze töreni düzenlettiren başka bir ülke biliyor musunuz?
-Terör örgütü mensuplarına övgüler yağdırıp ,taziyelerini bildiren, gözyaşları döken, fakat aynı gün defnedilen Şehit Polisimiz Cengiz Emgizek’in adını dahi anmayan başka ülke yöneticileri var mıdır?
-Olmayan Türklüğü ve Türkçe’siyle haberleri sunan, her halükarda Türklüğe saldıran ,pkk’nın “ Türkiye halkına ve bir dostunu kaybettiği için tüm Kürdistan halkına başsağlığı diliyoruz.” Sözleriyle kimliğini açıkça ortaya konan Türk düşmanına verilen değere ne dersiniz?
-Aydın olanların tukaka edilip, aydıncıkların aydın diye sunulmasını anlayamayacak mıyız?
-Diyarbakır’daki leşlerin cenaze töreninde yaşananlardan mutluluk duyanları biliyor muyuz?
-Yine Diyarbakır’daki törende, Türkiye Cumhuriyeti’nin güvenlik güçlerine ait bir tek polisin dahi olmayışı, güvenliği pkk’nın sağlaması neyi çağrıştırıyor.? Bağımsız Kürdistan’ın göstergesi değil midir bunlar?
-Polise taşlar yağdıran, yakıp yıkan,Bayrağımızı çiğneyip onurumuzla oynayan terör örgütü mensuplarına gösterilen hoşgörü ile bir lokma ekmek için hakkını arayan işçilerimize yapılanları, Cumhuriyet Bayramı kutlamalarında maruz kaldıklarımızı ayırt edebiliyor musunuz?
-Terör örgütü mensuplarının birinci sınıf insan, mişlı, muşlu ve mışlı senaryolarla suçlanarak Silivri’de yatanların çektikleri zulümle ,İmralı’da yatanın konforu ve rahatı için yapılanları görebiliyor musunuz?
-Terör örgütüyle görüşenlerin şerefsiz olduğunu söyleyip ,bunu diyenleri müfterilikle suçlayıp, daha sonra devletin başında kendisi değilmiş gibi, görüşüldüğünü ve görüşüleceğini ifade ederek, aklımızla alay edildiğimizin farkında mısınız?
-Türklük kavramının kitaplardan çıkarılması, Atatürk’ün unutturulmaya çalışılmasının yanında O’nun yerine geçmek isteyen Başbakan’ın ders kitaplarının arasına resmini koymasına ne anlam veriyorsunuz?
-Sadece Türk olmanın gurur ve şuuruyla yaşarken, alt kimlik, üst kimlik diye parçalanmaya çalışıldığının farkında mısınız?
-Eğitimi, eğitici kadrosuna saldırarak, “Eğ-İtim” haline getirmediler mi?
Nasıl uyuttular bizleri???
Hala uyumaya devam mı???
Tamam mı???
Ağır uyku, bir hastalıktır. Hastalıkta, önce hastalığa etken olan faktörler tespit edilmeli. Sonra tedavi yollarına başvurulmalıdır.
Hastalık;
Üç beş torba kömür veya bir gecede dağıtılan azıklar mıdır?
Boy, pos ve salınan endamıyla atılan hamaset nutukları mıdır?
Duygusallığımızı fırsat bilip, dökülen timsah gözyaşları mıdır?
Televizyonlarda boy gösteren, ahlak dışı diziler midir?
Tedavisi gerçekten zor. Ama mümkün değildir, diyemeyiz. Uyuşturucu, alkol ve hap müptelası olanların kliniklerde tedavisi mümkündür.
Beyinlerimizin uyuşturulması hastalığından kurtulmamız için, işte reçete:
Atatürk’ümüzün, Gençliğe Hitabe’sindeki öğütlerine sahip çıkmak…
Reçetedeki ilaçlar bazılarına çok acı gelebilir. Kırım Kongo Kanamalı Ateşi gibi tedavisi mümkün olmayanlar, varsın uyumaya devam etsinler.
Sözüm, içinde fırtınalar kopan, fakat sesini çıkartamayan Asil Türk Milleti’nedir. Şöyle bir silkinelim. Önümüzde hiçbir engel kalmayacak. Türklüğe vurulan prangalar paramparça olacaktır.
Türklük, Atatürk ve Cumhuriyet düşmanları rahatsız olsalar bile, verdiğimiz rahatsızlıktan gurur duyarak, hep birlikte var mısınız haykırmaya?
NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYENE!!!
Cemalettin DİNÇER
Eğitimci-Yazar
Cemalettin Dincer hakkındaki diğer yazılar
Gösterim: 1898 | E-posta
|
)))bravoo devlete hükümete alkış ömer bey alkış devlet yapıyor yaa.ne hükümetmiş maşaallah.harikayız.
