|
Nazım Plan'la Sakarya marka olur mu? |
|
Pazartesi, 04 Şubat 2013 |
Sakarya'nın geleceğine yön vereceği söylenen Nazım Plan'la ilgili bir itirafım var.
Böylesine önemli bir konuyu çok geç kalarak gündeminize taşıdığımız için sizlerden özür diliyorum.
Hiç tartışılmadan Büyükşehir Belediye Meclisi'nde kabul edildiği gün, belki de daha önce Nazım Plan'ın ayrıntılarına ulaşıp size aktarmalıydık.
Nasıl oldu bilmiyorum, atladık.
Birkaç gündür Nazım Planla yatıp, kalkıyorum.
Sakarya için ne kadar önemli olduğunu bildiğim planın Sakarya'ya neler vereceğini ve alacağını irdeliyorum.
Cuma ve cumartesi günü bu konuda ulaştığımız ayrıntıları ve bilgileri haber sayfalarımızda sizlerle paylaştık.
Bu konudaki kendi düşüncelerimi ise bugüne yazabiliyorum.
1/25 binlik Nazım Plan ilk gündeme geldiğinde Ankaralı Doğukan İmar firmasıyla beraber gündeme geldi.
İlk ihale 2 milyon muhammen bedelle çıkılmıştı.
O dönem yapılan itirazlar sonucu ihale yenilendi.
Bu kez bedel çok aşağılara, 1 milyonun bile altına andı.
İhaleyi alan yine Doğukan İmar firması oldu.
İhale sonrası Nazım Plan'ın ortak akılla hazırlanacağı açıklandı.
Ancak kimseye görüş sorulmadı.
Ciddi anlamda ne şehir plancılarının, ne de başkasının görüşü soruldu.
Hatta ilçe belediyelerinden bile doğru dürüst görüş alınmadı.
Hazırlanan plan Meclis'e gelmeden birkaç hafta önce iş olsun diye bir toplantıda konuşuldu.
1/25 binlik plan Büyükşehir Belediye Meclisi'nde de hiç konuşulmadan, tartışılmadan oy birliğiyle kabul edildi.
Muhalefetteki MHP'li Meclis üyeleri " Sonra nasıl olsa değişir?" gibi komik bir gerekçeyle plana kabul oyu verdiler.
Nazım Planların, imar planlarının kentlerin namusu olduğunu unutup planın getirip götürecekleri hesaplanmadan verilen bu kabul oylarının ardından plan askıya çıktı.
İşte o zaman kıyamet koptu.
Plandaki abuk-sabukluklar vatandaşı isyan ettirdi.
Çok sayıda itiraz geldi Nazım Plan'a.
Biz yine uyumaya devam ettik.
Taa ki; Şehir Plancıları Odası ve İnşaat Mühendisleri Odası planla ilgili itiraz dilekçesi verene kadar.
Uyandık ama vatandaşı tam anlamıyla uyandırana kadar itiraz süresi doldu.
Bugün Nazım Plan'a itirazlar için son gün.
Şehir Plancıları Odası ve İnşaat Mühendisleri Odası haricinde bazı belediyeler de plana itirazda bulundular.
Burada planla ilgili planın sahibi Büyükşehir Belediyesi yönetimine sorulması gereken birçok soru var.
Ancak en temel soru şu;
Bu planla Sakarya marka şehir olur mu?
Veya plan Sakarya'nın hangi özelliğini markalaştırmak için öne çıkarmış?
İki soruya da verilecek bir cevap yok.
Sakarya'nın ne verimli tarım arazileri korunmuş, ne de turizm zenginlikleri öne çıkartılmış.
Sapanca bile bir konutlaşma alanı olarak işaretlenirken buranın bir turizm merkezi olarak öne çıkartılması öngörüleri kenara atılmış.
Planla tarım yapılamaz bir yapılanma öngörülmüş.
Uygulanması mümkün olmayan ve tam anlamıyla çılgınca bir kanal planlanmış…
En önemlisi plan hazırlanırken Sakarya'nın depremselliği plana hiç yansımamış.
Bu plan Büyükşehir Belediyesi yönetiminin "ben yaptım, oldu" anlayışıyla hayata geçirmeye çalıştığı uygulamalardan biri.
Aynı anlayışla ortaya konan diğer uygulamaları gelecekte revize edilebilecek çalışmalar.
Bu planın revize edilmesi çok kolay değil.
Şimdi yapılan itirazların çok ciddi bir şekilde değerlendirilerek bilimsel veriler ışığında yeni bir plan hazırlanmalıdır.
Ankaralı Doğukan İmar firması tarafından hazırlanan bu planın Sakarya'ya kazandıracağı hiçbir şey yok.
Başkan Zeki Toçoğlu bu gerçeği görmeli ve kendi siyasi geleceğini heba edecek bu planın gereğini yapmalıdır.
…
Tatangalar'la yürümek
Dün Tatangalar "Henüz Ölmedik" sloganıyla Çark Caddesi'nde yürüdüler.
Belediye önünde başlayıp Atatürk Stadı'nda son bulan yürüyüşe ben de eşlik ettim.
Sonrasında ise Sakaryapor-Ünyespor karşılaşmasını izledim.
Bir dönem hepimizin eleştirilerine hedef olan ancak son dönem duruşlarıyla dikkat çeken Tatangalar'la yürümek, onların içinde olmak heyecan vericiydi.
Yarın bu duygularımı yazacağım.
Sezai Matur hakkındaki diğer yazılar
Gösterim: 1307 | E-posta
|
|
|
