Cuma, 08 Şubat 2013 |
Rivayet odur ki, kurtlara ve sair hayvanlara gıpta eden köpekler toplanmışlar aralarında tartışmışlar;
Yahu inekler tek tek doğurur ama sürü olurlar.
Koyunlar tek tek doğururlar ama sürü olurlar.
Keçiler keza öyle sürü olurlar.
Hâlbuki biz bir batında 8-10 tane doğururuz ama bir türlü sürü olamıyoruz.
Sürü olamadığımız ve organize hareket edemediğimiz için güçlü olamıyoruz, güçlü olamadığımız için de sömürülüyoruz, başkalarının esareti altına giriyoruz, boğaz tokluğuna kölelik yapıyoruz.
Hadi diğerleri neyse de aynı soydan geldiğimiz kurtlar gibi neden olamıyoruz?
Ne yapsak, nasıl kurtulsak bu zilletten?
Büyüklerine danışmaya karar vermişler.
Epey yaşlı ve tecrübeli köpek, siz sürü olamazsınız, demiş. Neden mi?
Ve sebebini şöyle anlatmış;
Her biriniz böyle kuçu kuçu diyenin peşinden gittikçe, her biriniz böyle önünüze atılan bir parça kemiğe tamah edip karnınızı doyurana köle oldukça sürü olmanız mümkün değildir.
Ama bakın kurtlara;
Siz tok ama esir olarak yaşamayı seçerken onlar aç ama hür olmayı tercih eder ve asla esaret altına girmezler.
Bakın, hayatta bütün güçlü bilinen hayvanlar ehlileştirilir, sirklere ve hayvanat bahçelerine bakınız; ayılar, aslanlar, ejderhalar, filler, kaplanlar ve benzeri birçok yırtıcı veya güçlü hayvanları görürsünüz. Ama bir kurdu asla ehlileştiremezsiniz.
Topluluğun temeli ailedir, siz aile mevhumu nedir bilmezsiniz.
Ama kurt ailesine düşkündür, tek eşlidir ve eşine sadıktır. Eşi ölse bile başka eş bulmaz.
Yardımseverdirler. Sizin gibi aranıza atılan bir kemik parçası için birbirlerine girmezler.
Avlanamayacak derecede hasta, yaralı, yaşlı veya yardım edecek eşi olmayan kurtların ihtiyacı, grubun diğer kurtları tarafından sağlanır.
Temizdirler, asla artık yemez; temiz olmayan suyu içmezler.
Geleneklerine bağlıdırlar. Atalarından öğrendikleri kuralları uygular, geliştirir, kural dışı hareketleri asla affetmez ve davrananı toplumdan uzaklaştırırlar.
Bireysel düşünmedikleri, organize hareket ettikleri ve grup çıkarlarını kendi çıkarlarından üstün tuttukları için ve toplumları için ölmeyi bile göze aldıkları için savaşı kazanırlar.
Onların savaş taktikleri insanlara bile örnek olmuştur.
Örneğin insanların özellikle Türklerin Kurt oyunu dedikleri bir savaş taktiği vardır ki kurtlardan öğrenmişlerdir.
Nasıl biliyor musunuz?
Genelde kışın aç kalan kurtlar, geceleyin köy ve mahallelere sokulmadan önce, uygun bir yerde reis kurdun emri ile üç kola ayrılırlar.
İki kol o yerin sağında ve solunda pusuya yatarak saklanırken üçüncü yada fedai kol koşarak köy veya mahalleye dalar.
Salan ve saldıran köpekleri görünce kaçıyormuş gibi yaparak geri dönerler ve köpekleri dışarıdaki pusuya düşürerek imha ederler.
Hasılı, kurt gibi davranmadığınız müddetçe sürü olmanız ve toplu hareket etmedikçe de başarıya ulaşmanız mümkün değildir gençler…
Hani ben birilerine ‘siz sendika olamazsınız’ diyorum ya…
İşte sebebi!
Ha örnek mi istiyorsunuz?
En tazesi, şu an alt tarafı bir şube müdürlüğü görevlendirmeleri için birbirlerini adeta yemeleri…
Zaten ufacık çıkarlar için bir araya gelip minicik çıkarlar için de birbirlerine düşmeleri…
Ne diyor yaşlı köpek;
“Her biriniz böyle kuçu kuçu diyenin peşinden gittikçe, her biriniz böyle önünüze atılan bir parça kemiğe tamah edip karnınızı doyurana köle oldukça sürü olmanız mümkün değildir.
Ama bakın kurtlara;
Bireysel düşünmedikleri, organize hareket ettikleri ve grup çıkarlarını kendi çıkarlarından üstün tuttukları için ve toplumları için ölmeyi bile göze aldıkları için savaşı kazanırlar.”
Bilmem anlatabildim mi? Erol Afşar hakkındaki diğer yazılar Gösterim: 1691 | E-posta
|
|
|