Son Yorumlar
Son Şans, Tekrarı 105 Yıl Sonra
Bilgi
Yazım içeriği ve bilgi edinme yönünden güzel bir yazı olmuş. En çok di...
Yorumu Oku

Geyve'de köpekler etkisiz hale getiriliyor
Hayvanseverlik
Bu şekilde, canlıların hangi amaçla bayıltığını bilmeden ve sonrasında...
Yorumu Oku

Geyve'de köpekler etkisiz hale getiriliyor
BELLİ
ORADAKİ YURTTAN ŞİKAYET GELMİŞTİR BELEDİYEYE BELEDİYEDE GEREKENİ YAPMI...
Yorumu Oku

Ak Parti'de değişim başlıyor!
MÜTEAHHİT
GEYVE TEŞKİLATI TAMAMEN DEĞİŞMELİ MÜCAHİTLİKTEN MÜTEAHHİTLİĞE YÜKSELME...
Yorumu Oku

Murat Kaya, TCDD Genel Müdürü ile görüştü
dileğimizdir
sayın Murat Kaya; TCDD'nın genen müdürü ile görüşürken HIZLI TREN...
Yorumu Oku

 
Öğretmene kıymayın efendiler!
Perşembe, 14 Şubat 2013


‘Eyvah! Okullar Açıldı’ başlıklı yazımıza istinaden gelen bir mesaj;
“Evet, ben de ayakları geri geri giden öğretmenlerden biriyim. Çünkü öğrenci yakınları tarafından okulun bahçesinde darp edildim de bir yetkili sahip çıkmadı. Herkes karşımda durdu.
Bizim nesil çok talihsiz başkanım; Öğretmenin kral olduğu dönemde öğrenciydik. Öğrencinin kral olduğu dönemde öğretmen olduk!”
Estağfurullah, arkadaşımızın da bizim de kral olmak gibi bir derdimiz yok tabi de burada kast edilen o eski öğretmen-öğrenci ilişkisi yani öğretmene saygı…
Bırakın saygıyı öğretmen görevinin başında tartaklanıyor da biz istediğimiz kadar ‘öğretmene kalkan el onmaz’ deyip duralım; bunu, başta öğrenci velilerine ve onları şımartan başta bu ili yönetenler olmak üzere valisinden kaymakamına, belediye başkanından muhtarına, milli eğitim müdüründen şube müdürüne anlatamıyoruz.
Hatırlarsınız; Bir öğretmen daha darp edildi, bir ilçemizde...
Ama ne darp? Resmen öldürmeye kast edercesine, bıçaklı ve sopalı bir saldırı…
Öğretmenin yüzü 7-8 yerinden bıçaklandı, sair vücudu sopa ve bıçak darbelerinden geçilmiyordu.
İşin ilginç ve daha korkunç tarafı da bu olayın dağ başında değil, adeta eğitim kampusu haline gelen bir alanda ve sabah 8 buçuk civarında yaşanmasına rağmen müdahale edenin olmamasıydı…
Bir düşünün kaymakamlık, ilçe milli eğitim müdürlüğü, Anadolu Lisesi, Anadolu Öğretmen Lisesi, ÇPL’nin bir kısmı aynı bahçede, mesai çoktan başlamış, üç tane gözü dönmüş şahıs bir öğretmeni aralarına almışlar öldüresiye vurmuşlar ama hiç kimsenin ruhu duymamıştı.
İşte kamusal ve sosyal vicdanın sustuğu andı o an…
Öğretmene saldıranı çok görmüştük ama böyle öldüresiye olanına ilk kez şahit olmuştum.
Peki, sebep neydi?
Öğretmen öğrencinin ırzınıza mı kast etti?
Öğrencisini darp mı etti?
Öğrencisine işkence mi yaptı?
Onuruyla mı oynadı?
Son moda tabirle psikolojisini mi bozdu?
Yok…
Mutat bir öğretmen/disiplinsiz öğrenci gerilimi o kadar…
Bu dışarıya nasıl yansıdıysa artık veya öğrenci yakınları öğretmeni ne sandıysalar ertesi gün sabah yolu kesildi ve olan oldu.
Keşke olmasaydı deme konumunda değiliz ve hiçbir yetkili de değildi.
O gün; Keşkeleri çıkarın hayatınızdan, olayın üstüne gidin ve hesabını sorun dedik.
Olmadı…
Her öğretmen dövülme ve darp olayında olduğu gibi önce bütün yetkililer ara buluculuğa soyunuyorlar.
Hal böyle olunca dövülen öğretmenlerin çoğu ‘her ne kadar haklı da olsam arkamda kimse yok, kimse olmadığına göre bunlarla uğraşırsam can güvenliğimi kim sağlayacak' endişesi yaşıyor ve biz bir türlü öğretmeni darp edenlere ‘öğretmene kalkan el onmaz’ pişmanlığını yaşatamıyor ve yapanın yanına kar kalmasını engelleyemiyoruz.
Geriye kalıyor sahipsiz, ezik ve karizması çizilmiş bir öğretmen, o öğretmenle yaptığı meydan muharebesini kazanan komutan edasıyla okulda hava atan bir öğrenci ve öğretmeni gördüklerinde bıyık altından gülen sair öğrenciler…
Bu anlattıklarımızı, şımarta şımarta toplumun bir kesimini adeta öğretmenlerin sırtına çıkaranlar anlayamazlar.
Anlayamazsınız…
Yaşamanız gerekiyor…
En azından bir kere, 40 dakikalığına her hangi bir sınıfa girip, boş vermişliğiniz yüzünden zıvanadan çıkmış öğrencilere, bırakın ders vermeyi onları zapt etmenin bile mümkün olamadığını bizzat yaşayarak öğrenmeniz gerekiyor.
Var mısınız?
Sayın valim, yardımcıları, il-ilçe milli eğitim müdürleri, siyasi erk ve mensupları, öğretmenlik yapmakta ne var ya diyenler, var mısınız?
Bırakın bir günü, bir saati de geçin, hepi topu bir kırk dakikalığına, o bir çoğunuzun alelade meslekten saydığı öğretmenin yerini almaya, öğretmenin yerine geçmeye ve kendinizi onun yerine koymaya var mısınız?
Yapamazsınız.
Yapmayın da…
Ama hiç değilse size öğretmenini şikâyet eden başta çocuklarınız olmak üzere her kimselere “orda dur bakalım, öğretmenlik dünyanın en onurlu, en saygın, en kutsal ve en zor mesleğidir, öğretmenlerinize karşı saygılı ve anlayışlı olun” diyemez misiniz?
Bu kadar zor mu?


Erol Afşar hakkındaki diğer yazılar
Gösterim: 1773 | E-posta

İlk Yorumu Siz Yazın
RSS Yorumlar

Yorum Yaz
  • Lütfen Yorumlarınız Haberin Konusuna Uygun Olsun.
  • Kişisel Sözlü Kelimeler Silinecektir.
Adınız:
Başlık:
BBCode:Web AddressEmail AddressBold TextItalic TextUnderlined TextQuoteCodeOpen ListList ItemClose List
Yorum:



Güvenlik Kodu:* Code
Bu Habere Yazılan Yorumlar Hakkında E-Posta Aracılığıyla Bilgilendirilmek İstiyorum

Yazdır E-posta
 
 
 
© 2000-2019 Geyve.com Sitedeki içeriğin tarafımızca oluşturulan kısmı kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede kullanılan grafiklerin ikinci şahıslarca kullanılması yasaktır. Yer alan yorumlar ve haberlerden yazarları sorumludur.