Gerçi bazılarını dürtseniz ne yazar ama biz yine de uyarma ve uyandırma babından ufak ufak dokunalım;
* * *
Türkler, demokrasi ve insan hakları çerçevesinde, kendilerini ifade etmek istiyorlar netice itibarıyla...
İzmir’de Türk bayrağı açtılar, polisin müdahalesi ile ara sokaklara dağıldılar, on beş kadar Türkçü gözaltına alındı...
Ankara’da Atatürk posterleri ile eylem yaptılar, tazyikli su ile dağıtıldılar...
İstanbul’da yüzü maskeli kişilerce “Türkiye Türklerindir” pankartı açıldı...
Toplatıldı...
Yamaca “Ne mutlu Türküm diyene” yazılıydı...
Cumhurbaşkanı kızdıydı... Sildiler...
Acun’un programında dahi Türk bayrağını bantladılar, bölücülük olmasın maksat...
Türkçülerin karargâhı basıldı...
“Silahlı terör örgütünün” elebaşısı tutuklandı...
Hapiste: Orgeneral İlker Başbuğ...
Dün Silivri’de “Türkçe savunma hakkı” istedi...
Dinlemediler...
(Bekir Coşkun)
* * *
Özel Paşam,
Siz, Türk Milletinin “Peygamber Ocağı” dediği Türk Ordusunun mu komutanısınız, yoksa Savcının iddia ettiği, Mahkemenin de bu iddiayı kabul ederek dava açtığı “Terör Örgütünün” mü komutanısınız?
Lütfen bir karar verin ona göre konuşalım ve birbirimizi boşuna üzmeyelim. Tamam mı sevecen- tonton Paşam?
Sizin Komutanınız, önünde esas duruşta beklediğiniz Genelkurmay eski Başkanı Sayın İlker Başbuğ, T.C Mahkemeleri tarafından “Terör Örgütü kurmak ve lideri olmak” iddiasıyla tutuklu değil mi?
Sizin bu konuda “Olamaz, ne TSK terör örgütüdür, ne de Genelkurmay Başkanı örgüt lideridir. Böyle saçmalık olur mu? Ben de onun emrinde çalıştım” diyen bir açıklamanızı maalesef görmedik.
Cumhuriyetimizin değerleri, Atatürk İlke ve Devrimleri her gün teker-teker kopartılırken, çağdaş Türkiye’den adım-adım uzaklaşılırken de sizden ne bir ses, ne de bir nefes duyamadık!
Allah aşkına siz nesiniz, kimsiniz!
Hiç olmazsa şu kadarını yapmak aklınıza gelmedi mi;
“Aziz Türk Milleti, bugün tarihimizin en kara günlerinden birini yaşıyoruz. Kuruluşu Büyük Hun İmparatoru Mete Han’a dayanan ve 2222 yıllık bir geçmişe sahip şanlı Türk Ordusu, tarihinde ilk kez “Terör Örgütü” olarak suçlandı. Bu iftira ve ihanet sadece TSK’nın değil, Türk Milletinin yüzüne sürülmüş bir lekedir. Cumhurbaşkanı, TBMM Başkanı ve Başbakan’dan bu konuda bir açıklama ve özür bekliyoruz. Böyle bir densizlik yapan cemaat-tarikat beslemeleri derhal görevlerinden alınmalı ve Bağımsız Türk Yargısına teslim edilmelidirler.
Bu konuda sonuç alınıncaya kadar, acil durumlar haricinde, Türk Silahlı Kuvvetlerinin tüm mensupları kışlalarından çıkmayacaktır.
Allah, Türk Tarihi ve Türk Milleti huzurunda yemin ederim ki, her zaman milletinin emrinde ve demokrasiye bağlı olan TSK, asla ve asla bir terör örgütü değildir. Ya bu leke temizlenecek, ya da bizler görevlerimizi bırakacağız.”
Böyle bir açıklama yapmak aklınıza mı gelmedi, yoksa yüreğiniz mi yetmedi? Eğer siz böyle bir açıklama yapabilseydiniz, Türk Ordusu bugün böyle zafiyet içinde olmazdı!
Tombul- Özel Paşam;
Türk Milletinin size emanet ettiği kınalı kuzularını acımadan şehit eden, tırnağına bin tane Öcalan’ı değişmeyeceğim vatan evlâtlarını sakat bırakan
PKK Terör örgütü ile görüştüler, sustunuz!
Habur’da, Türk Askerini öldüren PKK’lıları davul-zurna ile karşıladılar, sustunuz!
PKK’lılar sinirlenmesin, asapları bozulmasın diye Türk Askerine, Türk Bayrağını indirttiler, sustunuz!
İlker Başbuğ’u “Terörist” , İmralı canisini “Barış Güvercini” yaptılar, sustunuz!
Dilinizi mi yuttunuz be Paşam? Erol Afşar hakkındaki diğer yazılar Gösterim: 1793 | E-posta
|