Akil heyeti nasıl buldum? |
Cumartesi, 04 Mayıs 2013 |
Dün Akil İnsanlar Heyeti’yle ilgili çok soru aldım.
Heyet üyeleriyle ilgili görüşlerimi öğrenmek isteyenleri görünce aşağıdaki değerlendirme yazısını yazma ihtiyacı duydum.
Deniz Ülke Arıboğan: Heyet Başkanı. Katıldığı televizyon programlarından tanıdığımız Ülke Hanım, gayet donanımlı bir akademisyen. Topluluk psikolojisini de iyi biliyor. Toplantıları çok iyi yönetti. Hem aynı masayı paylaştığı heyet üyesi arkadaşlarına, hem karşısındakilere değer veriyor. Oldukça alçak gönüllü. Ve sanki sinirleri de alınmış bir hali var. Heyet başkanlığı için doğru bir seçim yapılmış. Yakaladığı başarıların tesadüfen elde edilmiş başarılar olmadığı çok belli.
Yücel Sayman: Eskinin sosyalist ve insan hakları savunucusu Yücel Sayman bugün adeta iktidarın savunucusu olmuş. Heyet üyeleri içinde çözüm sürecinin en ateşli savunucusu. Bu yüzden İstanbul’da 1 Mayıs’ta uygulanan şiddeti ve iktidar zulmünü kınamak bile zor geliyor kendisine. O yaşta ve o saygınlıkta birinin iktidara yaranma gibi bir gayreti olacağını sanmıyorum. Ama kendisinde izlenen bu dönüşümü bir yere bağlamakta da zorlanıyorum. Heyetin en asabisi diyebilirim. Ama entelektüel birikimine şapka çıkartmak durumundayım.
Mustafa Armağan: O TV programlarına sıkça katılan bir tarihçi akademisyen. Ve o da heyetin iktidara en yakın isimlerinden. İktidara yönelik eleştirilerde sabırsızlanıyor. Toplantı yönetme yeteneği ve tecrübesi Deniz Ülke Arıboğan’a göre çok yetersiz. Ama süreçle ilgili kafasındaki soru işaretlerini gidermiş ve iktidar ne derse kabul edecek bir görünüm sergiliyor.
Hülya Koçyiğit: Akil İnsanlar Heyeti’ne seçilmekle ne kadar çok eleştiri alsa da o yine siyah beyaz Türk filmlerindeki iyi niyetli Hülya ablamız bizim. Gayet naif, gayet kibar ve gayet duygusal. Konuşulanlardan çabuk etkilenen ve sürece çıkarcı yaklaşmadığı her halinde belli. Yaşanılan sürece verdiği desteğin iyi niyetinden kaynaklandığı her halinden çok belli oluyor.
Sayın Üstün ne yapacak?
TBMM İnsan Hakları Komisyonu Başkanı ve AKP Sakarya Milletvekili Ayhan Sefer Üstün Akil İnsanlar Heyeti’nin Sakarya ziyareti öncesinde havayı geren isimdi.
Ancak Üstün’ün beklediği olaylar Sakarya’da yaşanmadı.
Sakaryalılar gayet ağırbaşlı bir şekilde heyeti ağırladı, düşüncelerini açıkladı.
Heyet, sadece önlerine getirilenlerle görüşse de Üstün’ün beklediği gibi bir taşkınlık yaşanmadı.
İşte bu noktada Üstün’ün Sakarya halkına bir özür borcu olduğunu düşünüyorum.
Yandaşlarına, “Bunlar kandan besleniyor”, “Bunlar barışı istemiyor” “Uyarmıştım, anlamadılar” manşetlerini arttıramayan Üstün Sakarya halkından özür diler mi?
Hiç sanmıyorum.
Kendisinin şimdilerde, “ Ben uyardım, korktular ondan sokağa çıkamadılar” diye hava atmakla meşgul olduğunu düşünüyorum. Sezai Matur hakkındaki diğer yazılar Gösterim: 1463 | E-posta
|
|
|