Akil İnsanlar Heyetinin Sakarya ziyareti sırasınca birçok ilk yaşandı. Bu ilklerden biriside protesto gösterilerinde CHP’lilerin yer almasıydı. Daha önce farklı illerde yapılan protesto gösterilerinde İşçi Partili TGB’liler, MHP’liler ve HEPAR’lılar sahnedeyken Sakarya’da il başkanı Ecevit Keleş’in çağırıyla toplanan 40-50 kişilik CHP’li grup Akilleri protesto ettiler.
CHP’liler Akil insanlarla konuşmak ve fikirlerini anlatmak istediklerini öne sürerlerken İl Başkanı Keleş’in bayrağını al gel çağrısı CHP’nin niyetinin konuşmak yerine şova dönük bir gösteri yapmak olduğunu ortaya koyuyor. Türk milletinin ferdi, aydını olan insanlara karşı ortak değerimiz olan bayrağımızı sallamak, istiklal marşıyla protesto etmek onları vatan haini göstermek iyi niyet işareti değil.
Haber 10 ve Adatavır adlı haber sitelerinin haberlerine göre Akil İnsanlar Heyeti’ni protestoya giden CHP’li kadınların içerisinden bir grup otele giren başörtülü kadınlara tepki gösterdi. Bu CHP’li grup hep bir ağızdan “Yuhh! Dinciler vatanı sattınız!” diye bağırdılar. İddiaların doğrululuğu halinde 2009 yerel seçimlerinde Bağcılar’da yaşanan Kıymet Abla vakasının benzerinin Sakarya’da da yaşanmasına ramak kalmış. O dönem İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olan Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Bağcılar'daki gezisi sırasında seçim otobüsüne binen 1999 seçimlerinde CHP’den milletvekili adayı olan Kıymet Özgür isimli yaşlı kadın linç edilmek istenmişti. Çarşaflı yaşlı kadın partililerin hakaretleri ve tartaklamalarıyla otobüsten indirilmiş ve çarşafı yırtılmak istenmişti.
Çarşaf ve başörtü açılımına, Yeni ve Herkes İçin CHP söylemine rağmen bir grup CHP’li kadının başörtüsünü protesto etmeleri ve kendilerinden farklı düşünerek barış sürecine destek verenleri “dinciler vatanı sattınız” şeklinde itham etmesi bazı CHP’lilerin kafalarında halâ tek parti zihniyetinin güçlü bir şekilde yaşadığını gösterir.
Bu bir grup CHP’li kadının başörtülü ve muhafazakâr insanlara karşı çirkin hareketi bütün CHP’yi bağlamaz. Fakat bayrağını al tarzı düşman kovalama iması yüklü çağrıyla kontrolsüz kalabalığı toplayan İl Başkan’ı Ecevit Keleş bu durumdan mesuldür. Eski il başkanı Necdet Çakar döneminde başlayan Milletvekili Engin Özkoç’la devam eden CHP’nin Sakarya’da mütedeyyin, muhafazakar kesimlerle barışma ve onlar içinde politika üretme iddiasını, CHP Kadın Kolları Başkan’ı Füsün Çetin’in başarılı çalışmalarını İl Başkanı Keleş ile bir grup CHP’li kadın neredeyse çöpe atıyorlardı. Partilerine Sakarya’da telafisi zor bir duruma sokuyorlardı.
2011 Genel seçimlerinde öncesi Kent Meydanında düzenlenen mitingde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Milletvekili Engin Özkoç türbanlı bir bayana rozet takarken o gün bunu alkışlayan CHP’lilerin Akil İnsanlar heyeti ziyareti sırasında başörtülü bayanlara karşı saldırgan tutumlar ve “dinciler vatanı sattınız” hakaretleri CHP’lilerin oy kaygısıyla başörtüsü ve inançları istismar ettikleri manasına gelmez mi?
CHP DİREKTEN DÖNDÜ
Akillerin ilimizi ziyareti sırasında CHP İl Başkan’ı Ecevit Keleş iyi bir sınav veremedi. Yanılmıyorsam ilk kez CHP’liler örgüt olarak yolarla dökülüp Akiller heyetini protesto ettiler. Ulusalcı gazetecilerin gazına gelen Keleş, MHP İl Başkan’ı Muharrem Bülbül gibi dikkatli davranamadı.
1989 yılında Kürt Sorunu Raporunu yayınlayan ve yine 1989 yılında PKK’nın o dönemde ki siyasi uzantısı olan Halkın Emek Partisi (HEP) ile seçim ittifakı yaparak HEP’i meclise taşıyan, AK Parti’ye Kürt Sorununu çözelim çağrısı yapan, hassasiyetlerini ortaya koyarak barış süreci başladığında iktidara kredi veren sosyal demokrat bir parti olan CHP’nin Sakarya’da HEPAR, İşçi Partili TGB gibi marjinal grupların peşine takılması, el de bayrak protesto gösterisine koşması hiç hoş olmadı. Sosyal demokrat olduğunu en azından öne süren bir partiye yakışmadı. CHP yaşanabilecek olası bir provokasyonun aracı olsaydı bu sadece Sakarya’da değil Türkiye genelinde CHP’yi zor durumda bırakabilirdi.
CHP İl Başkan’ı Keleş toplantıya akredite edilmedikleri için böyle bir gösteri yaptıklarını söylerken CHP’nin toplantıya davet edilmediği bilgisi de gerçeği yansıtmıyor. Tertip kurulu CHP’ye üç kişilik kontenjan verirken CHP 60-70 kişilik kontenjanda diretti. CHP’nin bu talebi toplantıda düşünce açıklamak yerine siyasi şov yapma niyetini ortaya koyuyor. CHP İl Başkan’ı Keleş’in, MHP İl Başkan’ı Muharrem Bülbül gibi Akillerin STK toplantısına katılıp partisinin ve il örgütünün görüşünü aktarması daha doğru bir davranış olmaz mıydı?
CHP İl Başkan’ı Keleş ve CHP’liler protesto gösterilerine katılmak yerine en azından genel merkezleri ve Genel Başkanları Kemal Kılıçdaroğlu’nu takip etmeliydiler. Sakaryalı bazı ulusalcı gazetecileri/cambazları kılavuz seçen İl Başkan’ı Keleş siyasi kariyeri açısından da onarılması çok güç bir yara aldı. Olası bir provokasyona CHP’nin aracı olması Sakarya ve Türkiye’de CHP’nin başına büyük bir dert açabilirdi. CHP Sakarya direkten döndü. Biran önce Milletvekili Engin Özkoç ve CHP genel merkezi Sakarya’da yaşananları mercek altına alarak İl başkanlarını uyarmaları gerekir. Huseyin Ozcelik hakkındaki diğer yazılar Gösterim: 2082 | E-posta
|