Boğulmalar ve belediyeler |
Cuma, 31 Mayıs 2013 |
Havalar ısındı.
Karasu’dan daha sezon açılmadan 2-3 boğulma vakası haberi geldi.
Karasu Belediye Başkanı Mehmet İspiroğlu kendini kurtarma derdinden cankurtaranları göreve başlatamadı.
Evet Sakarya’nın dört bir tarafı sularla çevrili.
Ama çocuklarımız yüzme bilmedikleri için, derede, denizde, gölette, gölde boğuluyorlar.
Bu çok acı bir şey.
Çocuklarımıza yüzme öğretmiyoruz, öğretemiyoruz.
Ben çocukken yüzme öğrenemedim.
Denizle tanıştığımda yaşım bir hayli ilerlemişti ve halen de doğru dürüst yüzme bilmiyorum.
Bu yüzden de çocukların yüzme öğrenmesini çok önemsiyorum.
İzmit Belediyesi geçtiğimiz yıllarda yaz aylarında mahallelerde portatif havuzlar kurarak çocuklara yüzme öğretmişti.
Ben bizimkilerin de benzer uygulamalar yapmasını önermiştim ama kimsenin umurunda olmadı.
Şimdi yaz gelirken bir kez daha belediye başkanlarını çocuklara yüzme öğretecek formüller geliştirmelerini öneriyorum.
Sakaryalı çocuklar bu kadar suyun içinde yüzme öğrenememenin ezikliğini hayatları boyunca yaşamasınlar.
Kapalı Yüzme havuzu bir avantaj.
Belki kışın yakındaki devlet okulları beden eğitimi derslerinde yüzme dersleri verebilirler burada.
Bursa Büyükşehir Belediyesi 4 yılda 9 dokuz semt havuzu yapmış.
Bizimki de birkaç tane ilçeye kapalı yüzme havuzu yapabilir.
Hendek Belediyesi’nin yaptığı şahane yüzme havuzu örnek alınabilir.
Sonuç olarak bir kez daha belirteyim.
Belediye Başkanları çocuklarımızı yüzme öğreterek hayatlarının baharında boğulmaktan kurtarabilirler.
….
Arslanla küçük sinek
Arslan bir gün ormanda keyiflenirken başına bir sinek konmuş…
Hemen kükremiş ormanlar kralı;
— Çekil git, miskin yaratık, pis ufaklık!
Sinek cüssesine bakmadan karşılık vermiş;
— Ne sandın kendini? Sana kral dediler diye ben de mi korkacağım senden?
Öküzden güçlü müsün sen? Onu bile yıldırdım ben?
Ve hemen saldırıya geçmiş.
Arslanın ense köküne basmış iğnesini.
Aslan öfkeden delirecek;
Ağzı köpük saçmaya başlamış.
Gözleri şimşek şimşek olmuş.
Bir kükremiş.
Ormandaki bütün hayvanlar yuvalarına saklanmış.
Ufacık bir sinek ormanlar kralını ne hale getirmiş?
Bir küçücük sinek ısırmadık yer bırakmamış kralda.
Kıçından tut burnuna…
Haşmetli ha kudurdu, ha kuduracak...
Küçük sinekse çok memnun bu durumdan.
Kan revan içinde zavallı bir hale düşmüş kral.
Kendi öfkesi tüketmiş aslanı…
Soluk soluğa yıkılmış yere.
Sinek kavga bitti diyerek zafer boruları çalmaya başlamış…
Böbürlenmiş, böbürlenmiş…
Dört bir yana haber vereyim derken o da düşmüş örümceğin ağına…
Tabii örümcek de onun icabına bakmış…
İnternetten Sezai Matur hakkındaki diğer yazılar Gösterim: 1446 | E-posta
|
|
|